Düştüğümüz sene futboldan iğrenir olmuştum. İleride tek forvet Rafael, ona şişirilen yüksek ve uzun toplar. Her şey Rafael'in öncelikle rakip stoperlere üstünlük kurmasına ve bunu sağladıktan sonra indireceği topların isabetli olmasına bağlıydı. Aslında bu 10 toptan 2 topun etkili alana yönlenmesi demekti. Tabii ki bir de bunun gol yönü var onu hiç hesaba katmıyorum gol olma ihtimalini %100 kabul ediyorum.
Caner ve Gökhan Kaba da aynı mevkide oynadılar. Rakibe sırtını yaslayan, en önemli görevi direkt gelen uzun topları kontrol altına almak veya yakınındakilere indirmek olan ya da futbol anlayışı sebebiyle sırtı rakibe dönük oynayan. Ama bunun diğer bir yönü ise rakibin kucağında olmaktı.
Bir süre sonra Burhan takıma katıldı ve aynı görevle oynadı. İyi boğuşuyordu. Zaman zaman takdir ettik bunu. Defansı yıpratıyor dedik. Bu yönden baktığımızda doğruydu. Görevi oydu çünkü. Bu görev sebebiyle yine rakibin kucağındaydı.Evet rakibi yoruyor bu şekilde oynayan oyuncular bu doğru ama peki ya rakipten kurtulmak ya da rakibi oyundan düşürmek. Bunu ne Caner yapabildi,ne Gökhan Kaba ne de Burhan. Belki yapabilecek tek isim farklı şekilde faydalanılsa Rafael'di o da o noktada oynatıldığı için bunu beceremedi.
Şimdi bakıyorum takıma o noktada oynayan bir oyuncu yok. Hücum hattı orta saha özellikli oyunculardan kurulu. Murat, Oktay, Savaş, Abdulaziz, Turgut... Hangisinin ne yapacağı belli değil.Oyun anlayışımız orta sahadan getirilen toplara diğerlerinin yapacağı koşulara bağlı ve bu oyuncuların hepsi hareketli. Yani rakibin kucağında değiller.Böyle olunca rakip defans kimin ne yapacağını kestiremiyor.Bu büyük avantaj.Diğer türlü her şey belli.Stoperin önünde oynayana top bir şekilde nasıl olsa gelecek.O önce kontrol edecek,sonra iyi yere oynayacak.Tabiki rakip defans buna müsade ederse.Ama şimdiyse herkes oyunun içinde,buna bir de Adem eklenince fazladan ne olduğunu hepimiz görüyoruz.
Denilebilir ki o noktada etkili bir ismi aramıyor muyuz?Aranıyor tabiki Serkan AYKUT gibi bir usta.Ama aranılan takımın getirdiği topları vuruş hüneriyle gol yapabilecek birisi.Yoksa her atakta topu uzun topla ileride buluşturacağın ve takımın kaderini bu oyuncunun o günkü performansına bağladığın biri değil.
Dün hep beraber gördük.Bir ara atakların nereden nasıl geliştiğini anlayamayacak hale geldik.Rize ve Kocaeli maçlarında da aynı görüntülerle karşılaştık.Murat-Oktay-Savaş-Abdulaziz-Turgut'tan 3 tanesi gününde olursa çok can yakarız.Bence böylesi çok daha iyi.Yukarıda bahsettiğim anlayış ise bana göre elinizdeki kadronun top oynayamadığının bir belirtisidir çoğu zaman.
Tespit çok doğru; ben de bir türlü adını koyamadıım bir hücum zenginliği hissediyordum ama kendisi de etkili bir forvet olan Engin abi, şifreyi çözüvermiş. Pivot santrafor tarzı sistemde senaryo aşağı yukarı belliydi. Ama şimdi alternatif planları olan, sışıkıtığı anda yeni etkinlikler deneyen ve gol dağılımının geniş olduğu ( Kocaeli'de 2 gol ortasaha ve defanstan geldi, dün ise 4 gol de hücum hattından...) salırı planlarımız var. Hem böylece Turgut da herşeyi aynı anda yapma çabasından vaz geçip, sadece işini yapmaya başlamış oldu.
Evet bende sizin gibi düşünüyorum. Biraz abartı olacak (şimdilik) ama barcelona da böyle oynuyor. 4-6-0. İstediğin zaman 4-4-2, 4-3-3 veya 4-5-1 e dönebiliyorsun. Bu da her anlamda zenginlik katıyor. İnşallah hep böyle devam ederler. Gol yemeden gol attığımızda başarılı olduk 4 maçtır. Ama ilk golü biz yediğimizde neler yapabileceğimizi görmedik. Aslında bunu da görmek bu seneki gelişimimizi, daha da önemlisi gelecek seneki hedefimizi belirlememiz açısından son derece önemli olacak. Çünkü geride üstümüzdeki atkımlarla oynayacağımız maçlarımız var. Takımımız umarım geriye düştüğünde de aynı disiplinle oynayıp maçı çevirmeyi başarır. Eğer bunu da yapabilirsek yenemeyeceğimiz takım yok diyebilirim.
eskiler bilir, çok severim taktik diziliş ve oyun sistemleri hakkında konuşmayı. O yüzden bu topic tam bana göre olmuş. Eline sağlık Engin Abi'nin de çok güzel açıklamış konuyu.
Futbolda hızın ve fiziksel direncin öneminin her geçen gün arttığı yadsınamaz bir gerçek. Takımın ne kadar hızlı olursa ve ne kadar fazla mücadele gücü ortaya koyarsa, kazanma şansın da o kadar fazla oluyor. Savunmanın göbeğindeki iki adam dışında son derece hızlı halk ağzıyla "pıtı pıtı" bir takımımız var.
Orta sahadaki fiziki gücümüz ve hızımız, savunma gücümüzü ziyadesiyle arttırıyor; rakibe pozisyon vermediğimiz gibi rakip kaleye de çok hızlı inebiliyoruz. usarenin de dediği gibi 4-6-0 düzeni takım savunmasında müthiş işe yararken hücum yaparken de 4-2-4 yada 4-1-4-1 gibi açılabiliyoruz. Adem ve Orhan'ın(Adem kadar olmasada) bindirmeleri ile de atak varyasyonlarımız çoğaldıkça çoğalıyor. Ortada kalan iki adamımızın (Turgay dahil) oyunun her iki tarafını da oynayabiliyor olması da çok önemli tabiki.
Tabi benim şahsi fikrim bu sistemi kusursuz bir sisteme döndürecek olayın savunma yaparken 4-5-1 hücum yaparken 4-1-4-1 düzeninde oynamak ve sondaki 1'in Hakan Şükür stilinde bir adam ile tamamlamak olduğunu düşünüyorum. Fizik güç olarak hem orta sahaya yakın oynama becerisi olan rakibi ilk presle bozan hem de hücum esnasında aralara çok seri gidebilen kenarlardan gelen ortalara da kafa uzatabilen bir tip bu sistemi tamamlar ve takım yenilmez armada olur. Barcelona bu bağlamda Eto'yu kesinlikle arıyor. Galatasaray'ın Hakan Şükür'ü aradığı gibi.
Piyasada bu tipte oyuncu benim bildiğim kadarıyla yok. Onun için alt yapılardan bu tipte oyuncu yetiştirmek ve daha genç yaştan topçuları gözümüze kestirip istediğimiz özellikleri adamlara genç yaştan aşılamamız lazım bence.
Alıntı yapılan: salihcakir - 22 February 2010, 17:34:11
Piyasada bu tipte oyuncu benim bildiğim kadarıyla yok. Onun için alt yapılardan bu tipte oyuncu yetiştirmek ve daha genç yaştan topçuları gözümüze kestirip istediğimiz özellikleri adamlara genç yaştan aşılamamız lazım bence.
O tipte oyuncu yine bizim alt yaımızdan geliyoır Allahın izniyle...Caner Çolak bu cevhere sahip diye düşünüyorum..Taktik ve kondisyon hocaları bu çocucğu iyi yetiştirirlerse ve tabiki kendiside çok çalışırsa bence çok büyük işler yapabilir..
diğer dediklerinizin altına bende imzamı atarım...
Alıntı yapılan: salihcakir - 22 February 2010, 17:34:11
Piyasada bu tipte oyuncu benim bildiğim kadarıyla yok. Onun için alt yapılardan bu tipte oyuncu yetiştirmek ve daha genç yaştan topçuları gözümüze kestirip istediğimiz özellikleri adamlara genç yaştan aşılamamız lazım bence.
belki caner çolak bu tip bır futbolcu olabılır gercı tam ızleyemedık ama fızık olarak bu soyledıklerıne uygun inş kendını gelıstırebılır
Hücum çeşitliliğimiz o kadar fazla ki dünkü maçta topu kaptığımız vakit,nereye atsa diye karar veremiyoruz.Turgut fırlıyo Turgut'a at diyoruz,aynı anda bi bakıyoruz Adem koşu yapmış,Oktay duvar pası için bekliyor,Savaş savunmanın arkasına sızmanın peşinde,top ayağında olan arkadaşın işi çok zor.Hangisine pas vereceğini şaşırıyor.Bize ise gırtlağımız acıyana kadar bağırmak,ellerimiz şişene kadar alkışlamak kalıyor.
Engin abi her zaman ki gibi güzel bir noktaya değinmiş,Hızlı oynamamız gerçekten çok etkili oluyor.Hele ki BankAsya gibi tamamen fiziğe dayalı mücadelenin olduğu bir lig için bu oyun çeşitliliğimiz fark yaratıyor...Adem Gezicinin takıma yerleşmesiyle birlikte yeni bir silah daha kazanarak gol yollarında daha da etkili olacağımızı düşünüyorum...
Oooo.... Tam Salih'in konusu valla! :)
Bir de Murat Yıldırım unsuru var tabii; ofansif anlamda muhteşem işler yapmaya başladı. Dün en zor pozisyonlarda bile ezebere, savruk top çıkmadı. Barca üzerinde gidiliyor ya hani, İniesta gibi rol icabı...
Takım tıkır tıkır işliyor. Boyle tam gaz devam.Oynanan futboldan zevk aliyoruz . En azından o staddan mutlu yuzumuz gulerek ayrılıyoruz. Senelerdir şişirme toplarla bir yere gidemedik. Bu sene şişirme top oynayanlarda bir yere gidemediler. Ornegin konyaspor evet bizden yukardalar ama oynanan futbol ne etkili ne de zevkli. Biz sene basından itibaren boyle ayaga top oynasaydık kanatlarımızı bu kadar etkili kullansaydık bucanın veya adananın yerinde biz olurduk. Turhan hoca ingiliz futbolu yerine ayaga pas oynatsaydı en azından 4-5 puan fazla alırdık.
çok pozisyona girdiğimiz doğru ancak beni en çok endişelendiren acaba 4 maç üstüste oynayıp kazandığımız rakiplerimize karşın önümüzdeki oynayacağımız takımların defansif yönleri daha sağlam takımlarla oynayacağız aman dikkat....
Hücum yönümüz gerçekten çok iyi ve rakip hocalarn çözemeyeceği bir oyun şeklimiz var yalnız kesinlikle aldığımız galibiyetlere kanıp kendimizi çok yüksekte görmemekte fayda var çünkü ben halen defans oyuncularımızdan çok korkuyorum çünkü heran bir hata yapacaklarmış gibi bana güven vermiyorlar...
Çok yerinde bir tespit, tebrik ediyorum.Burhan'a haksızlık etmek istemem ama aklında kalan tek golü çaprazdan kocaeline attığı goldür.
Takımın dün oynadığı şekli ile çok can yakacağımız aşikar,hele de Turgut ve Savaş gününde olurlarsa her maç en az 2-3 gol atar bu takım.
Abdülaziz,Oktay zaman zaman geriden bindiren Adem ve orta saha da maestro Murat zengin bir hucum etkinliği sağlayacaklar takıma.
Hülasa takım dün istediğini yapabilen,teknik ve taktik açıdan 1.Ligin üstünde top oynayan bir hüviyet koydu ortaya.
Burhan'a Göztepe ile 2.Ligde başarılar...
bu arada burhan göztepe'nin tek golünü attı,1-0 yendiler
Engin kardeşim güzel bir noktaya temas etmişken ;
samsuni ve salih çakır ve diğerleri aynı konuda çok güzel yorumları paylaşmışken bu bloğun nünde adem gezici nin performansını çook merak ediyorum , ayağında top tutan murat ve oktay hızların ve driplink leri ile turgut ve abdülaziz zaten defansı yeterince zorluyor hata yapan defans bloğunun içinde 1 gol mutlaka çıkıyoe ve en güzeli bazen 4 tane çıkıyor , bazılarıda bize parasal yada bazı konularda tahammülü olmayan topçularıda bir alt liglerde izlemek bana keyif veriyor birdeeee
formasının kıymaetin, bilmeyen her kim topçu ayağını artık dahada denk almalı çünkü artk bu takım göz alıyor ... bu takım da forma giymekse artık gö.. istiyor
anlayana.......
Saha içinde gezmeyen, yüzü hep kaleye dönük,en önemlisi bana ne demeyip pres yapabilen hucum oyuncularıyla oynamak çok zevkli teşekkürler engin abi hislerimizi paylaşmışsın.
Bir şeye daha değinmeden edemeyeceğim. Turgut bu maçta gerçekten çok iyiydi. Ama ben Turgut'un hırsının yeterli olmadığını düşünüyorum. Savaş daha devre arası gelmesine rağmen her an basıyo, pres yapıyo, boş koşu yapıyo, canını dişine takıyo top kazanıyo. Ama Turgut sadece izliyo. Topsuz oyunu da oynaması gerektiğini düşünüyorum. Eğer zaten topsuz oyunu da topla oynadığı kadar hırslı olsa, takımda tutmakta zorlanacağımız isimlerden biri olacaktır.
burhan buhranmış bize gittide rahatladık