Başımız Sağolsun; Şemdinli'de 17 şehit verdik

Başlatan yönetici, 04 Ekim 2008, 10:33:48

« önceki - sonraki »

samsunmania

Alıntı yapılan: HoliganSamSunLu - 04 Ekim 2008, 13:19:59
şuan türkiyede yüzbaşı rütbesinden altta ilçe komutanıyoktur karakol komutanları astsubay üst çavuştan başllar üst teğmene kadar gider yerinegöre

Yanlışın var. Vekaleten de olsa çoğu astsubaydır. Jandarmadan bahsediyoruz.

FaT1h

arkadaşlar bizim ordumuzun terör örügütüyle savaşıp gün yüzüne cıkmayan nice olayları var nice kahramanlıkalrımız var şu anda medya üstüne cok duruyoda ondan şehitlerimizi acıklıyolar önceden böyle şehit rakamları pek duyulamzdı hep üstünü kapatırlardı amerika hem bizi hemde törerizstleri idare etmeye calışıyo kendince

HoliganSamSunLu

zaten bu ülkede herkez herşeyisöylüyoramahiç kimsenin TSK ya itham etmeye hakkıyoktur ... oralarınşartlarını istanmbuldaki sıcak koltuklarında tv başında yorumlayanalar bilgialmakistiyorsa ömrünün 15 ayını ama aslında ruhunun yarısını orada bütürmiş olan insanlara sorabilirler

harbisamsunsporlu5517

04 Ekim 2008, 13:30:51 #33 Son düzenlenme: 04 Ekim 2008, 13:34:36 harbisamsunsporlu5517
birlik olup s..... şu itoğlu itleri bıtırelım birbirimizle tartısmak sehıtlerımızı gerı getırmeyecek bundan sonra içimizin yanmaması için elele vermelıyız yeter artık koku kazınsın artık şu ib.....lerin

kuzey55

biz herşeyin farkındayız ama her doğruyu her yerde söylememek gerekir...içimizde hainlerin olduğunu hepimiz biliyoruz...

HoliganSamSunLu

tamamkardeşim bu konu şehitlerimiz için açılmış uzatmaya gerek yok şehitlerimize saygı gösterelim

HoliganSamSunLu

04 Ekim 2008, 13:42:11 #36 Son düzenlenme: 04 Ekim 2008, 14:11:02 berusa55
aslında doğru bildiğimiz herşeyi heryerde söylemeliyizki Kurt Çakal belli olsun kardeş ama söylerken biraz hassas olmalıyız senin doğruluk payın yokmu var ama bunun ne yeri ne zamanı nede senin bahsettiğin gibi

samsunmania

Alıntı yapılan: kuzey55 - 04 Ekim 2008, 13:40:12
biz herşeyin farkındayız ama her doğruyu her yerde söylememek gerekir...içimizde hainlerin olduğunu hepimiz biliyoruz...

Atatürk gençliğe hitabede içten ve dıştan hainlerin olacağını zaten söylemiş. Sen her doğruyu her zaman yine söyle. Ama bilmeden konuşma. Bir işinin yaptığı yüzbinlere mal edilemez. İçerdeki hainlere bakarsan asker kimliği ile dolaşanların sayısı çok çok azdır.
Acımız büyük. Lütfe yöneticinin de dediği gibi taziyelerimizi ve bu konudaki yapabileceklerimizi yazalım.

Recep



Şehitlerin Durumlarından Memnuniyeti ve Şefaat Hakkı

Şehitler, şehitlik mertebesinden ve ödüllerinden o kadar memnundurlar ki, dünyaya yeniden dönüp tekrar şehit olmayı arzu ederler. Bu durumlarını, Hz.Peygamber (s.a.), kendi temennisiyle birlikte şöyle açıklar: "Hiç kimse, Cennet'e girdikten sonra, bütün dünyaya sahip olması karşılığında bile, tekrar dünyaya dönmeyi arzu etmez. Yalnız şehitler, gördükleri hürmet ve kerametten dolayı, dünyaya dönüp on defa şehit olmayı arzu ederler." (Buharî, cihad, 6; Müslim, imâret, 29); "Vallahi ben, Allah yolunda cihad ederken öldürülmeyi, sonra diriltilip Allah yolunda yeniden öldürülmeyi, sonra tekrar dünyaya gelip yine Allah yolunda öldürülmeyi isterim." (Buharî, cihad, 7; Müslim, imâret, 103; Tirmizî, fedâilü'l-cihâd, 21)

Bir savaş sırasında, peygamberimizin yanına, henüz müslüman olmamış, tepeden tırnağa silahlı biri geldi. "Önce savaşayım mı, yoksa müslüman mı olayım?" diye sordu. Hz.Peygamber (s.a.), önce müslüman olmasını tavsiye etti. Adam müslüman oldu. Kısa bir süre sonra da şehit oldu. Hz.Peygamber (s.a.), onun durumunu, şöyle değerlendirdi: "Az çalıştı, çok kazandı." (Buharî, cihad, 13; Müslim, imâret, 44)

Şehidin âhirette yüksek derecelere erişmesi, ölüm sırasındaki acısından dolayı değildir: "Bir insan karıncanın ısırmasından ne kadar acı duyarsa, şehit olan kimse de ölümden ancak o kadar acı duyar." (Tirmizî, fedâilü'l-cihad, 26; Nesâî, cihad, 135)

Hz.Peygamber (s.a.), âhirette yüksek mertebelere erişecek olan şehitlerin şefaat hakkı konusunda şöyle buyurur: "Şehit, ailesinden yetmiş kişiye şefaat eder." (Ebu Davud, cihad, 26)

Yüce Allah rahmetine, bağışlamasına ve Cennet'ine eriştirdiği şehitlerimizi, bizlere şefaatçi kılsın.

yıllardan beri bize bu acıyı yaşatmış pisliklerin ele başına koskoca bir ada tahsis ettik ve ona bizden alınan vergilerle krallar gibi bakılıyor benden alınmış ve ona harcanan vergiler haram zıkım olsun buna çanak tutan yöneticilerlede ahirette hesabımı paylaşacağım
bizim yapmamız gereken ise bunların destekçisi olan kişileri çok iyi süzüp onlara karşı tavrımızı çok net koymalıyız
yok sanatı çok iyi o yüzden dinliyorum beni görüşü ilgilendirmez yok şusu çok iyi beni görüşü ilgilendirmez gibi saçma laflarla kendimizi boşuna kandırmayalım onlara destek olan sanatçıyı dinlemeyelim onlara destek olanların ürünlerini almayalım çünkü bizim paramız direk o örgüte gidiyor
son zamanlarda samsundada doğulular çok fazla dükkan açmaya başladılar hangisi bu örgütü destekliyor hangisi desteklemiyor bilmiyorum ama kurunun yanında yaşta yansın arkadaş onlar kendi bölgelerinde bu pisliklere destek verip barındırdıkları sürece ben kendi namıma  onlardan alış veriş yapmayacam ve birini işe alacaksam kimliğine göre alacam ben artık iyice bu konulardan tiksinmeye başladım

HoliganSamSunLu

Ah anam ah;
Yine sana yazıyorum, yine sana döküyorum içimi. Senden başka kim anlar ki beni!

Dün o fırtınalı gecede eve giderken, karanlık kuytu bir köşede, bir adam çıktı karşıma "Beyim, beyim" dedi, elindeki yarım sigarayı göstererek ateş istedi. Tam sigarasını yakıyordum ki, parmağındaki yüzüğü görünce, o buz gibi elleri ta ciğerimi yaktı. "Bu yüzük" dedim, kafasını kaldırdı, yüzüme baktı dokunma dedi. Hey Allah'ım bu o, Amirim. Sarıldım boynuna, tanıyamadı, hatırlayamadı beni. Yalvara yalvara zor razı ettim eve gitmeye. Soğuktu. Bir Allah'ın kulu yoktu ortalıkta, bizden ve peşimizden ayrılmayan siyah kediden başka.

Eve varıncaya kadar o günleri anlattım. Beni nasıl çatışmadan kurtardığını, yüzüğü de o günün hatırası olarak parmağına taktığımı, daha başka Aydınlı plakacı 09 Osman'ı, Trabzonlu Laz Dursun'u, Maraşlı Ede Ökkeş'i, Erzurum'lu Yanık Ömer'i, ama nerede, beni dinlemiyordu bile hep bir şeyler mırıldanıyordu ağırdan ve sessiz. Gidenler gelmeyecek, gidenler gelmeyecek. Amirim başka dünyalardaydı.

Eve vardık. Kediyi kucağına aldı, kediyi ısıtıyordu, halbuki kendi titriyordu. Sobanın farkında bile değildi garibim. Beraber çektiğimiz fotoğrafları, bana hediye ettiği cevşeni gösterdim, oralı bile olmadı. Tedirgindi, bir şeyler arıyordu. Cebinden eski bir kağıt parçası çıkardı, baktı, baktı kül tablasına bıraktı. Fark ettirmeden aldım bir telefon numarası yazılıydı aradım. Telefona çıkan karısıydı. Amirimin yanımda olduğunu söyleyince kadın öyle bir çığlık attı ki, kalp atışını yüreğimde hissettim. Nasıl bu hale düştüğünü sorunca, kadın bir ah çekip anlatmaya başladı;

"Teskeresi 12 gün geçen fakat çatışmada olduğu için alayına dönemeyen evli, 27 günlük yeni bebeği olan, bir evin bir oğlu, Sivaslı Ali adında bir asker kucağında şehit olmuş, o anda şuurunu kaybetmiş, velhasıl kafayı yemiş" vay be...

Amirim ki eksi 25 derecede Hakkari'nin dağlarında kara kışa ve haydutlara karşı meydan okurdu. Vatan dedi mi bir vatan daha çıkardı ağzından, zoru sevdirmişti, çileyi sevdirmişti. Ay yıldızlı bayrak için ölümü, ölümü sevdirmişti Amirim.

Lafın kısası güzel anam, biraz sonra kadıncağız iki çocuğunu da alıp geldiler. O karşılaşma anı var ya; vicdansızı merhamete getirecek bir an. Karısını ve çocukları karşısında görünce, o umursamaz adam, doğruldu, kanatlanacak kuş gibi öyle bir atıldı ki çocuklarının üstüne, anlatamam.

Ne kadar ısrar ettimse de kalmak istemediler, vedalaştık. Kapının önünde arkalarından bakakaldım. Kavuşmak ne güzel şey, ah bir de ben sana kavuşabilsem ey güzel anam.

Amirim sanki bir şey unutmuş gibi birden geri döndü. Elini omzuma koydu, gözlerini gözlerime dikti, yutkundu yutkundu ve şu okkalı sözler döküldü dudaklarından:

"Bir ağaçtan bir milyon kibrit çıkar, bir kibrit bir milyon ağacı yakar."

harbisamsunsporlu5517

nasıl engel olamıyoruz çıldırmamak elde degıl bır degıl on degıl bıtsın artık bu acı

kuzey55

benim kuzenim,yarı kardeşim şırnak'ta sınır karakolunda ve onun ne zaman şehit haberini alacağımız belli değil...sadece o değil bütün şehtiler oradaki mehmetçikler kardeşimiz..bu da acımızın katlanmasına neden oluyo.sorumlu kimse lanet okuyorumm...birilerinin çıkarlarının ve hatalarının bedelini askerlermizi ödüyo maleseff...

bezgınbekır

En yüksek mertebeye ulasan aziz sehitlerimize Allahtan rahmet yakınlarına yaradandan sabır diliyorum  :'(

Sercan

04 Ekim 2008, 13:59:00 #43 Son düzenlenme: 04 Ekim 2008, 14:11:37 berusa55
aziz şehitlerimiz Allah katında ne değerde iseler onların şehit olması için uğraşan herkes o denli kötü durumdalar hala anlayamadılar en son kişi kalana kadar bu yoldan dönmeyeceğimizi.Yarabbim sen kazayla bu pkknın yolunu karadenize düşürde haşat edelm bu şerefsizleri...

berusa55

******* pkk... 15 değil 150bin sehit versek yine de size bu ülke haram! Çok üzgünüm kelimesi acımı tarifte o kadar yetersiz ki. Başımız sağolsun. Şehitlerimize Allahtan rahmet ailelerine sabırlar dilerim...