Köşe Yazarlarımız

Başlatan Kadir ÇELEBİ, 16 Ocak 2009, 23:59:25

« önceki - sonraki »

Kadir ÇELEBİ

16 Ocak 2009, 23:59:25 Son düzenlenme: 17 Ocak 2009, 00:22:58 SamsunSpor_34
Özür
Bir özür borcum var okuyucuya. "Spor Şehri" başlıklı yazımda; "All-Star ganizasyonu için Samsun'a gelenlerin inkarı bu; sadece benim değil" cümlesinde; "ifadesi" yerine, kabul etmeme anlamını içeren "inkar" kelimesini kullandığım için... 

Bir anlık dalgınlığımın mazereti yok, biliyorum. Dikkatli okuyucularımın olmadığı gibi, benim de dalgınlığa hakkımın olmadığını bir kez daha görmüş oldum.

Hakkı Yeşilyurt

Bu Alıntıyı yapmamın sebebi ortak platformumuzda Köşe yazarlarına yeteri kadar yer vermeyişimizi daha iyi anlamış olmamdır aynı zamanda biliyorsunuz sitemizin sadece bizler tarafından değil spor dünyasından, basından hatta siyasetciler tarafından takip ediliyor olması bu başlık altında bizler açısından yorum ve eleştirilerin daha verim katacağı kanısındayım. ve bu konuda Yazarlarımızda daha olumlu ve verimli olacaklardır.

Not: Alıntı yaptığımız yazıların kaynağını ve yazarını mutlaka yazalım arkadaşlar.. site yönetimi tarafından gerek görülürse yazarlarımız başlığına taşına bilir

Coşkundere'nin tavrı    


Kraldan çok kralcı kesilenler fena halde faka bastı, Ercüment Coşkundere'nin açıklamalarının ardından.

Yok devenin nalı, demiştim; "Coşkundere'nin Takımı" başlıklı yazımda hatırlarsanız.

"...Ligin ikinci yarısında her rakibe karşı oyun tarzımız değişecektir. Bazen baskılı oynayacağız, bazen sonuca göre oynayacağız. Göze hoş gelmeyecek ama oyun sonuca yansıyacak. En önemlisi oyunun kontrolü bizde olacak. Şunu da uzatmadan söyleyeyim. Çok pas yapan takım olma yolunda hızla ilerliyoruz..." şeklinde medyaya yansıyan sözlerin ardından.

"Futbolda böyle bir şey varmış da, haberimiz yokmuş" cümlesiyle de tamamlamıştım eleştirimi.

Eleştirmenleri eleştirmek moda ya; "Sen kaç yıl profesyonel futbol oynadın" şeklinde, sığ yaklaşımlar ile karşı duranlar oldu yazıma.

Azınlık da olsa...
Ben değil, Ercüment Coşkundere verdi cevabı, son değerlendirmesinde.

Bakın ne dedi:

- Bu yönde daha önceki sözlerim yanlış anlaşıldı. Gazeteye yansıyış şekli ile sözlerime eleştiri getiren Hakkı Yeşilyurt'a hak vermemek elde değil. Eleştirisi doğruydu ve saygıyla karşılıyorum. Sözlerim yanlış anlaşıldı. Basına yansıyan şekli ile değildi.

Neymiş?
Etten önce kazana atlamamak gerekirmiş!
İnanın hiç merak etmiyorum, şimdi ne diyeceklerini.

Merakım sadece, sevgili hocamızın bize ikinci yarıda nasıl bir Samsunspor izlettireceği.

İletişimden kaynaklanan bir hata imiş, Coşkundere böyle söylüyor.

O halde, bize de başka söz düşmez!

Ama Coşkundere'nin alınganlık göstermeden sergilediği bu tavır, onu küçültecek değil, taktir görmesine neden olacak bir tavırdır.   

Hiç şüphesi olmasın.


Hakkı YESİLYURT
hakkiyesilyurt@halkgazetesi.com.tr


Kadir ÇELEBİ

Samsunspor kazaya yenileli 20 sene olmuş!  

Ünlü şair Ümit Yaşar Oğuzcan: 'Bir gün gelir de unuturmuş insan, en sevdiği hatıraları bile' der, unutulmaz 'Beni Unutma' şiirinde. Yalnız sevdiği hatıraları değil galiba sevmediği anıları da çok kolay unutuyor insanoğlu.
Tam 20 sene önce bugün o zamanların en renkli takımı Samsunspor gazete sayfalarına göre 'Trafik Canavarı'na karşı oynadığı maçı kaybetmişti! Hava pusluydu, yer karlıydı, kamyon şoförü dalgındı, otobüs eskiydi demenin artık bir anlamı yok; çünkü hiçbir sebep futbol dünyasının gördüğü en büyük centilmenlerden, Samsunspor'u hayatından fazla seven belki de tek insan Nuri hocayı geri getirmeyecek. Aynen 'Mete'yi, Muzaffer'i, Tomiç'i, Asım ağbiyi' de geri getiremeyeceği, Kaptan Emin'i yeniden yürütemeyeceği, Erol'a kolunu geri veremeyeceği gibi.

Galiba gerçek manada kaybedenler yalnızca ölenler ve kazanın izlerini taşımayı sürdürenler. Takım iyi-kötü maçlara çıkmayı sürdürürken çetin yaşam meşgalesi kader birliği etmiş insanların arasına çoktan setlerini çekmiş, ayrılık duvarlarını örmüş durumda. Şimdi düşününce hatırlıyoruz ki o gün otobüsün içinde oturan arkadaşlarımızdan hayatta olanlarla görüşmeyeli hayli zaman geçmiş. Gidenleri dualarımızda unutmamaya çalışırken yaşayanları aramayı ihmal edişimizin nedenini izah etmek kolay değil. Emin değiliz ama muhtemelen sevimsiz anıları hatırlamama, kazanın ızdıraplarını yeniden yaşamama-yaşatmama adına birbirimizden saklanıyor olabiliriz.

Kaza sonrası yeşil sahalara dönüp dönemeyeceğimiz, eski formumuzu bulup bulamayacağımız hususunda şüpheler belirdiğinde ise dostlarımızın sayısında hatırı sayılır bir azalma olduğunu net hatırlıyoruz! Bunun için ağlayıp sızlamaya, karalar bağlamaya gerek duymamıştık, çünkü hayatın acımasız, yalın gerçeklerinden birisi de 'İyi olduğunda güçlü olduğunda insanların seni daha çok sevdiği'ydi! Ancak burada bir parantez hatta köşeli parantez açmazsak ayıp olur; sokaktaki vatandaş yani Samsun halkı bağrını bize ve arkadaşlarımıza sonuna kadar açıp bizleri çocukları gibi, kardeşleri gibi kabul edip ihtimam göstermişti. Hastane odasına tencere tencere yemek, çorba taşıyan, dualarında adımızı zikreden insanları nasıl unutabiliriz ki? Çok şükür aç değildik açıkta değildik ama ilgiye muhtaçtık, sevgiye muhtaçtık; Samsun halkı da bunu sonuna kadar, hak edip etmediğimize bakmaksızın verdi.

Samsunspor'u baz alarak konuşmuyoruz ama profesyonelliğe adım atmadan 'kaprisli oyuncuların daima baş tacı edildiğini, haklarının hiç yenmediğini görünce' hiç tarzımız olmadığı halde ara sıra biz de kapris yaptık galiba! Bundan şu anlamı kolaylıkla çıkarabilirsiniz; günümüz futbolunun olduğu gibi geçmişin de en büyük sorunu idarecilermiş! Rahmetli Hasbi Menteşoğlu'nu ve perde arkasındaki başkan rahmetli Rahmi Bey'i elbette ayrı bir yere koymak gerek. Kepçe kepçe para dağıttığı halde başarıya hasret onca başkanı göz önüne getirince onları saygıyla yâd etmemek ne mümkün.

Şahsen bizim Samsunspor'la ilgili kafamızda yer etmiş tek bir pişmanlık vardır, o da 'Çok sevdiğimiz, çok saydığımız, bir kere dahi kırmadığımız, bir kerecik olsun kırılmadığımız, 20 senedir dualarımızda asla unutmadığımız' sevgili Nuri Asan hocaya sağlığında kendisini 'Ne kadar çok sevdiğimizi yüzüne karşı' söylemeyi ihmal edişimizdir. Zamanı geri döndürmek eğer mümkün olsaydı inanın bu kez fırsatı kaçırmaz sürekli söyler söyler dururduk.

Aşılmaz müdafaa Muzaffer'i, sahaların en asil oyuncularından, aylar önce rüyasında öleceğini görecek kadar temiz kalpli Mete'yi, Hıristiyan olduğu halde hasta annesine cami hocalarından dua isteyecek kadar bizlerle özdeşleşmiş Tomiç'i ve güleç yüzlü Asım ağabeyi ve elbette ki Samsunspor sevdalısı Nuri hocayı hiç değilse bugün lütfen hatırlayın, onlar için Yaratan'dan rahmet dileyin.

Fatih Uraz

20 Ocak 2009, Salı

http://www.zaman.com.tr/yazar.do?yazino=805728&title=samsunspor-kazaya-yenileli-20-sene-olmus

Kadir ÇELEBİ

Gültekin KULLUKÇU
g.kullukcu@halkgazetesi.com.tr

Sizleri unutmayacağız  

Bugün futbol şehitlerimizin 20. yıl dönümü. Vefa hissi taşıyan insanlar sevdiklerini anarken anıları ve güzel duyguları birlikte yaşarlar.

Evet, bugün 20 Ocak...1989 yılında kaybettiğimiz Nuri Asan' ın, Muzaffer Badaloğlu, Zoran Tomiç, Mete Adanır ve Asım Özkan' ın ölüm yıldönümü.


Bugün Asri Mezarlık da, Kıbrıs' da Zonguldak' da, Yugoslavya' da ve Kıran Köyde kabirleri başında bir kez daha anılacaklar.

Ve yine bir trafik faciası, 24 Ocak 2008 günü aramızdan ayrılan Samsunspor sevdalısı Teoman Taş, onu da rahmetle anıyoruz.

Aylardan yine Ocak, yıl ise 1995 elim trafik kazası sonucu kaybettiğimiz futbol hakemleri Halil Küp, Köksal Torun, Sadık Keskin... Ve dağ gibi adam futbol İl Ajanı Çetin Gümüşkaptan...

Ve dün aramızdan ayrılan Haluk Aygün' ü toprağa verdik.
Hepiniz nur içinde yatın

Ligin Heyecanı hangi boyutta...

Gazi ve Çarşamba kazandı. İki takım da 13. haftada yollarına devam ediyor. Bugün Gazi, Kutlukent' de, Çarşamba da Atakum deplasmanında mücadele edecek ama... Şu bir gerçek ki, böyle maçlar hem kolaydır hem de çok zordur. Çünkü futbolcuyu bu tür maçlara yoğunlaştırmak, bir teknik adam için önemli sorundur.

Süper Amatör Lig' in ilk iki takım ile diğer ekipler arasındaki puan farkının açılmış olması, heyecanın hangi boyutta olduğunu açık göstergesi.

Sözü fazla uzatmadan haftanın maçlarına geçelim;

Canik-Özel İdare
Normal şartlarda böyle sonucu kimse beklemiyordu. Son 3 haftadır kaybetmeyen Canik, Özel İdare karşısında adeta döküldü. 

Telekom-Atakum

Atakum bu defa üzülmedi. Terme karşısında alınan 3-0' lık yenilginin ardından Telekom karşısında sonuca ilk yarıda gitti.

Ondokuzmayıs-Yakakent Denizspor

Amatör Süper Lig' in ikinci yarıya en başarılı giren ekibi Ondokuzmayıs bu hafta da Yakakent' i çarptı. Yakakent' in düşüşü Ondokuzmayıs önünde de sürdü. Yakakent için kalan 9 hafta, gerçekten çok zor.
Gazi-Dikbıyık

Lig' in yenilgisiz tek takımı Gazi, içeride kazanmaya devam ediyor. Dikbıyık Belediyespor, Gazi önünde beraberliğe bile üzüleceği bir 90 dakikadan, mağlup ayrıldı. Dikbıyık' ın çok iyi bir futbol ortaya koyduğunu söylemeliyiz.

Termespor-Selanikspor

Terme kümede kalma hesapları yapan Selanikspor' a şans tanımadı. Sarı- Siyahlılar Gazi ve Çarşambaspor' un en yakın takipçisi.

Çarşambaspor-Kutlukent

Haftanın maçı şüphesiz Yeşilırmak'taydı. Ancak Çarşambaspor, zor görünen bir takımı 7 golle çözdü.

Dost ve Vefalı Kalın...

http://www.halkgazetesi.com.tr/author_article_detail.php?id=3872

Kadir ÇELEBİ

20 OCAK 20 YIL OLDU
19 Ocak 2009

1989'dan bugüne geçen süreç içerisinde sevenlerinin yüreklerinden hiç çıkmadılar...

Nuri Asan, Muzaffer Badaloğlu, Mete Adanır, Asım Özkan ve Zoran Tomiç...

Samsunspor'un başarısı için çalışan, forması için canlarını verenler...
Bir anma gününü daha yaşayacağız...

Mezarlarını ziyaret edip, dualar okuyacağız...
Ruhları şad mekanları cennet olsun...
Adet haline getirmiş, mükellefi olmuşum...

20 yıldır ne zaman Havza çıkışından geçip gitsem ruhlarına fatiha okur, yadederim..
Benim gibi yapanlar da vardır...

Önceki gün Kayseri Erciyesspor maçından dönerken ön koltukta oturan Ercüment Hoca otobüs sürücüsünden üç kez kornaya basmasını istedi, kaptan da yaptı, hoca teşekkür etti koltuğuna yaslanıp gözlerini kapatıp daldı...

20 yıl öncesine geri döndü... Yaşadığına sevinirken, kaybettiği arkadaşları için  büyük üzüntü duyuyordu şüphesiz...

Yanımda oturan Bünyamin hoca kulağıma eğilip sessizce, "Resul abi ben de buradan geçsem bir kez korna çalar arkadaşlarımı hocamı selamlarım" dedi...
Herkes geleneğini bulmuş...

Geride kalanlar olarak elimizden fazlası gelmiyorki zaten...


BİR PUAN İYİ PUAN

Kayseri deplasmanından alınan bir puan, çok, ama çok önemli...
Bataklıktan çıkarılan bu puanın değerini ilerleyen haftalarda daha net görebileceğiz...

Değil spor yapmanın ayakta durmanın bile imkansız olduğu bir zeminde futbol oynatan bir zihniyetin, spordan anladığını söylemek mümkün değil...
Allah yardım etti, hiç kimse sakatlanmadan maçı tamamladı...
Bu ayıp ta federasyona yeter...

Şurası bir gerçek ki, fizik olarak rakibine karşı zayıf kalan bir takımın güç, kondisyon ve oyun disiplini olarak üst seviyede olmasının karşılığı alınmıştır...
Demek ki takım Antalya'da tatile gitmemiş, iyi bir çalışma dönemi geçirip kuvvetlenmiştir...

Başta Kenan, Turgay ve Veysel olmak üzere görev alan her futbolcunun ortaya koyduğu mücadele göz kamartmış, övgüye değer görülmüştür...
Emeği geçenlere teşekkürler...

Sezon başında oluşturulan kadro, çeşitli nedenlerden ötürü azalmış, yerine yeni transfer yapılamamasından dolayı da ancak genç oyuncular takviye edilmek zorunda kalınmıştır...

"Giden gider, kalan sağlar bizimdir" felsefesiyle "Durmak yok, yola devam" denilemiştir...

Futbolcuya bağlı bir düzen artık geride kalmıştır...
Yönetimin bu konuda ki, dik duruşuna şapka çıkartmak gerek...

KISKANDIM

Kayseri Büyükşehir Belediyesi şehir içerisindeki spor tesislerini başta stad olmak üzere tek tek yıkıyor...

Yerine ise örneğine Avrupa'da bile rastlanmayacaklarını yapıyor...
Maliyet yuvarlak rakam 150 trilyon lira...

Modern bir stad tüm görkemiyle kentin kartpostalını değiştirircesine poz veriyor...Hemen yanı başında iki adet kapalı salon, bir yüzme havuzu, atletizm stadı, tenis kortları, futbol, basketbol, voleybol açık sahaları ve yanında da değişik mimarisiyle spor il müdürlüğü binası...

Al Olimpiyatları İstanbul'dan, ver Kayseri'ye...

Tüm bunları düşünen, planlayan ve kısa zamanda hayata geçiren zihniyetin eli öpülür eli

Kıskanmamak elde değil...

Bir belediye düşünün ki zengin işadamlarının desteğini de arkasına alarak bunları gerçekleştirsin...

"En büyük reklamım" dediği Kayserispor'un arkasında durmuş...
Orası büyükşehir, burası büyük köy...

Arada ki fark bu...

Resul AKÇAY
http://www.haberexen.com/author_article_detail.php?id=536

Kadir ÇELEBİ

Hakkı YEŞİLYURT
hakkiyesilyurt@samsun.net

Takım Gibi Durdu

25 Ocak 2009 Pazar 13:27

Bir futbol kültürü vardır Kartalspor'un. Geçmişten beri... Hatırı sayılır derecede oyuncu kazandırmışlardır Türk futboluna. Gidenler olsa da, yerine koymasını bilmişlerdir her daim.

Ama görüldü ki, ligin devre arasında aldıkları darbe,derin iz bırakmış. Tarumar etmiş onları.

İskender, Zafer, Mehmet Öncan ve Süleyman aklıma bir çırpıda gelen isimler. Yoklar artık. Kartalspor'da yok!

Ama daha geçen hafta Altay'a kaybetmediklerini unutacak değiliz. Hafifsenmemeli o nedenle, Samsunspor'un bariz galibiyeti.

Topa sahip olma yüzdesi yüksek bir takım amaçlamış Ercüment Coşkundere. "Rakibe göre değişebilir" demişti kendisi. Ama rakip, standartın altında ise... Bir olmazsa olmaz bu belli ki.

Samsunspor'da son yıllarda görmeye hiç alışık olmadığımız bir durumdur. Bolca hazırlık pası yapmak...

Oyunun nerede ise tamamında gördük bunu.
Sabırla ve büyük keyifle.

Sadece oyuncular değil. Tribünlerde eşlik etti bu keyfe. Yılların hasreti ile...

Skor bir yana güzel tarafı şuydu Samsunspor için...

Rakibe hafife almadılar. Öyle ciddi, öyle konsantreydiler ki, daha kimse ne olduğunu anlamadan ilk 5 dakikada bitirdiler işi.

Taktir gösterilmesi gereken bir durum sözünü ettiğim. Rakibin içerisinde bulunduğu ortam ne kadar kötü olursa olsun...

Eksikte yok değildi.

Özellikle defanstan çıkışlarda...

Birbirleri ile uyum içinde olmayan Kenan ve Turgay, takımın yumuşak karnı olarak gözlendi.

Bu bölgedeki yürekleri ağızlara getiren basit top kayıplarına bir bedel ödenmedi ise bunun nedeni Kartalsporlu oyuncuların beceriksizliğiydi.

Herşey bir yana...

Takım gibi durdu Samsunspor sahada.

Ne istediklerini ve bunu nasıl yapacaklarını bilen bir görüntüdeydiler.   

Ama Turgut bir adım öndeydi.
Doğru koşu ve oyuncu eksiltmeler ile günün ismiydi.

http://www.samsun.net/yazi/takim-gibi-durdu-203.htm

Kadir ÇELEBİ

Hakkı YESİLYURT
hakkiyesilyurt@halkgazetesi.com.tr

Tutmayan Maya 

Dakika 60'da Hakan Koçaslan atıldığında Murat'ı çekti Hakan'dan boşalan bölgeye Ercüment Coşkundere. Ama aynı hamleyi Murat'tan boşalan bölge için yapmadı. Yol geçen hanına döndü o bölge.

Sorun o noktada başladı işte.
Bir meydan okumaydı hocamızın yaptığı.

Volkan'ı da oyuna alarak, Burhan ve Turgut ile sayısal eksikliğe rağmen galibiyeti aradı.

Abartılı kaçtı kanımca. Pek fantastikti.
İlk 6 hedefi ve haddi yokken; oyunu tutmaya çalışmak, daha doğru ve daha akılcı bir anlayış olmaz mıydı?

İsmail oyuna girdiğinde atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmiş, yorgunluğun getirdiği konsantrasyon hataları da rakibe pozisyonlar vermeye başlamıştı.

Yine de tutabilirdi bu maya.
Turgut, Oktay ve Volkan biraz kımıldasa... Olaya ruhunu koysa.

Doğrusu yanlışı bir yana...
Kartal maçından sonra Giresun'da da gördük.
Daha takım duruyor Samsunspor artık.

Spontane gelişmeyen, bazı ezberleri tekrar yapan bir görüntüsü var. İmkanlarından mümkün olduğunca faydalanmaya yönelik...

Karşıyaka Üzerine
Sezona 2.8 milyonluk bütçe ile giren, oyuncu haklarının önemli miktarlarını ve prim alacaklarını halen ödeyemeyen bir kulüp Karşıyaka.

Ligin en ucuz maliyetli takımı yani.

Ama bugün gerek ürettikleri futbol değeri, gereksede puantajdaki yeri ile ligin en çarpıcı takımlarından biri.

Farkı yaratan Reha Kapsal.

Karşıyaka'nın, Ümit Milli Takımı'ndan da tanıdığımız teknik direktörü.

"Benim oyuncularım peynir ekmek yer, yine de sesini çıkarmaz" demiş, Hürriyet'in Spor ekinde.

"Tek amaçları giydikleri formanın hakkını vermek" diye de eklemiş.

Paradan çok geleceğin konuşulduğunu öğrendik, Kapsal ile yapılan bu çarpıcı röportajda.

Samsunspor'un bu haftaki rakibi Karşıyaka'nın, neden başarılı olduğunu teknik adamlarının ağzından öğrenin istedim.

Bir de Cihan...
Alıcı gözle seyredin bu oyuncuyu.


Ölmedi Ya Bu Şehir

Bir Samsunlu olarak utandım, ağrıma gitti. Giresun maçı öncesi önümüzden geçen Samsunspor otobüsünün o pejmürde halini görüp benzer duygular yaşayan başta Cevat Öncü olmak üzere diğer Samsunlular gibi.

Bir şehrin imajına yapılabilecek en büyük kötülüklerden biridir bu.

Bakın bir Giresunlu ne dedi, bu görüntünün ardından.

"Vah Samsun vah."
Samsunspor son saniyelerde yediği golle yenilmedi Giresunspor'a. İşte o zaman yenildi.   

Reva mıdır bu Samsun'a?

Hadi imajdan vazgeçtik, "insan hayatı" söz konusu olan. Canlar taşınıyor o emektar ile... Profesyonel kadro sadece yakın deplasmanlara gitse de, altyapının çocukları Türkiye'nin bir ucundan diğer ucuna taşınıyor onla.

Futbol tarihinin en dramatik kabuslarından birini yaşadı bu şehir, bir yenisine davetiye çıkarmak niye?

Yanılmıyorsam Büyükşehir Belediyesi zamanında kullanım hakkını vermişti Samsunspor'a o otobüsün.

Ama miadı doldu.

Hem görüntüsü hem de aksamları emekli edilmesi gerektiğini söylüyor!

Hadi imajdan vazgeçtik, en azından insan hayatı için...

Büyükşehir Belediyesi'ne yakışan, benzer bir uygulama ile yeni bir otobüsün Samsunspor'un kullanımına kazandırılması.

Yasal bir sıkıntının olmadığını, Sayın Yusuf Ziya Yılmaz ve ekibi bizden de iyi biliyor!

Niyet varsa, sonuçta olacaktır.
Bir başka seçenek mi?
Fikir Cevat Öncü'den...

Sivas Ticaret ve Sanayi Odası'nın, Sivasspor'a kampanya sonrası bağışladığı otobüste olduğu gibi...

Yakında Samsun'da da odanın seçimi var.
Yeni başkan ve yönetimi böyle bir jest yapabilir.
Neden olmasın?
Ölmedi ya bu şehir.




Sadece Samsunspor

çok güzel bi yazı yazmış hakkı yeşilyurt, şu ticaret odası seçimlerinden bir hayli umutluyum 15 yıldır bu görevi yapan adnan bey den samsuna 1 gıdım yardım göremedik habire yurt dışına çıkıp 2 foto çekinip ticaret sanayi odası gazetesine koymaktan başka işleri yok, eğer iyi biri gelirse samsunda samsunsporda ayağa kalkar

34_55

arkadaşlar hakkı yeşilyurt çok güzel sözler söylemiş ve kaleme dökmüş düşüncelerini aslında bu bütün samsunspor taraftarının düşüncesi evet haklısınız samsunspor gibi bir takımın otobüsü hala  PRENSES modeli çok eski bir araba eyy,,STSO,, sayın valim,  YUSUF ZİYA YILMAZ, SAMSUNUN gururu METRO ŞİRKETLER yönetim kurulu başkanı sayın GALİP ÖZTÜRK NE OLURSUNUZ, görün artık lütfen bu çirkin görüntüyü çünkü biz 89 yılındada geçirdiğimiz o feci kazadan sonrada   demişlerdiki otobüs eski olmasa bu kadar ölü ve yaralı olmazdı ee peki yinemi yaşıyalım aynı şeyleri lütfen bu acıları tekrar yaşamamk dileğiyle allaha emanet olun aslan yürekli samsunsporlular..55 :(

samsunmania

Alıntı yapılan: SADECE SAMSUNSPOR - 05 Şubat 2009, 13:43:26
çok güzel bi yazı yazmış hakkı yeşilyurt, şu ticaret odası seçimlerinden bir hayli umutluyum 15 yıldır bu görevi yapan adnan bey den samsuna 1 gıdım yardım göremedik habire yurt dışına çıkıp 2 foto çekinip ticaret sanayi odası gazetesine koymaktan başka işleri yok, eğer iyi biri gelirse samsunda samsunsporda ayağa kalkar


Samsunspor dergisine üye oldular ya. Adamın hakkını yeme sen de >:( >:(

Yazık vallaha ya. Koca STO sadece dergiye üye oldu. Sivas'ta otobüs kampanysı burada dergi. Vay halimize. Adnan Bey'i tebrik etmek lazım.

Yalnızca BİZ

Herşey cep için... Herşey cep için...

Kadir ÇELEBİ

SAMSUNSPOR DÜŞMANLIĞI

Geçtiğimiz hafta sonu kenti yönetenler, kentin vekilliğini yapanlar, kentin medyada sesi olanlar ile tanınmış işadamları bir balıkçı restoranında toplandılar...

Kent yönetimine 5 yıl daha aday olan zat-ı muhterem yaptıklarını ve yapacaklarını katılımcılara uzun uzun anlattı...

Yaptıklarıyla Samsunlu olduğunu her zaman ortaya koyan ve tüm taktirleri üzerinde toplayan değerli işadamımız kentin yönetimine talip olan kişiye Samsunspor ile ilgili tasarruflarının neler olabileceği konusunda yönelttiği soru o kişide adeta soğuk duş etkisi yaratmış olacak ki, hal ve davranışlarıda aynı ölçüde oldu.

Bu kez donma sırası O'nu dinleyenlere gelmişti.

Samsunspor adının yarattığı rahatsızlık sıcak ortamı bozmaya yetti.
İşin en ilginç yanı ise Samsunspor'a karşı gösterilen bu acımasız, sert tutum karşısında boğazlarına yenen balık kılçığı kaçmış olacak ki hiç kimsenin söyleyecek bir söz dahi bulamamış olmasıydı.

Yemekli toplantı bu ruh haliyle sona erdi.

Sonuç Samsunspor için tam bir hayal kırıklığıydı.

Yerel yönetim destekli kulüplerle kora kor bir mücadelenin içerisinde olan Samsunspor yine yalnızlığıyla baş başa bırakıldı.

Samsunspor sayesinde makam ve mevki sahibi olanların, Samsunspor'un içinde bulunduğu ekonomik sıkıntıda pay sahibi olanların kulüpden nefret etmelerini, adını bile anmaktan, duymaktan midelerinin bulandığını hissetmelerinin ardında yatan gerçekleri mertçe, açık yüreklilikle ortaya çıkıp anlatması gerekmektedir.

Bu kin, bu öfke niye ?

Samsunspor düşmanlığı niye ?

Kime karşısınız ?

Samsunspor'a mı, yoksa onu yönetenlere mi ?
Bu soruların cevabını yaklaşan seçimler öncesi oy kaygısı içerisine düşmeden açıklayabilirmisiniz ?

Şehrin yönetiminde söz sahibi olanlar başınızı deve kuşu gibi kuma sokup saklandığınızı zannediyorsunuz sizin de bu konuda ki düşüncelerinizi bilmek,duymak istiyorum.

Konuşabilirmisiniz acaba !

Yüreğinde Samsun ve Samsunspor sevgisini hisseden sokaktaki insan şu sorunun yanıtını arıyor.

Samsun'u seven, Samsunspor'u da sever.

Sevmelidir de.

Samsunspor'u sevmiyorsanız, ne işiniz var o makamlarda ?


Resul AKÇAY
akcay55@mynet.com
http://www.haberexen.com/author_article_detail.php?id=550

guvener55

özellikle hakkı yeşilyurt'un yazılarını çok beğeniyorum ve yakındn takip ediyorum.kendisini de birebir tanıdığım için bir araya geldiğimizde illa ki konu samsunspordan açılıyor.kendisi de has bir samsunsporludur ve bana samsunspor sevgisini aşılayan kişidir.

Recep


Masada maç kazanma mevsimi başladı


Samsunspor'un yükselişini çekemeyenler düğmeye basmış olacak ki dün oynanan Güngören Belediyespor deplasmanı tam bir hakem faciasına sahne oldu. Daha maçın ilk dakikasından itiberen sahadaki görüntüsü ve verdiği yanlı kararlarla Samsunspor'un mağlup olmasını isteyen bir duruş sergileyen hakem Özgür Yankaya'ya rağmen Samsunsporlu futbolcular, inatla sahada dimdik durmayı başardı, hatta yenilmeyerek sahadan puanla ayrıldı. Böylesine ağır bir sahada onur mücadelesi veren başta futbolcu kardeşlerimi ve teknik ekibimizi gönülden tebrik ediyorum. Dün bir kez daha Samsunsporlu olmanın gururunu bizlere şaşattıkları için. Artık şunun iyi bilinmesi gerekiyor; Beyler masa oyunlarında maç kazanma mevsimi başlamıştır. Hiç bir zaman böyle çirkin yollara başvurmayan Samsunspor, dün sergilediği dik duruşla sanırım nasıl bir takım kimliğine sahip olduğunu bir kez daha tüm Türk kamuoyuna gösterdi. Bu işi yapanların hakkınıda vermek gerekiyor, işlerini gerçekten profesyonelce yapıyorlar. Bundan bir hafta önce oynanan Karşıyaka maçında hatırlayın takımın en iyi futbolcusunu. Hemen aklınıza gelmiştir o isim dünkü Güngören maçında haksız yere oyundan atılan Murat Yıldırım'dı. Neden bu kardeşimiz kurban seçilmişti? Çünkü son haftalarda performansını üst düzeye çıkarmış, hatta tek başına takımını galibiyete taşıyordu. Rakipler bunu engellemek için düğmeye basmış ve gizli güçlerini devreye sokmuştu. Tıpkı dün hakem Özgür Yankaya'nın yaptığı gibi haksız yere genç oyuncu hemde direkt olarak kırmızı kartla oyundan atıldı. Bu şu demek oluyor. Birileri Samsunspor'un çıkışından son derece rahatsız olmuş. Bana göre olmayada devam edecektir. Samsunspor, tüm engellemelere rağmen bu ligi belkide ilk 6 içinde bitirebilecek güçte.

Özgür Kalanbak
o.kkalanbak@dengegazetesi.com.tr

kuzey55

muratın söylediğine göre de fiili müdahalesi yokmuş.ortamı yatıştırmak için oradaydım dedi...amaçları gayet net ve açık.zaten taraftarı içeri almadılar.girenlerde kapıdaki eziyetten sonra bağıracak halde değildiler.herkese herşeye rağman bu çıkışımız devam edecek...

Kadir ÇELEBİ

Mustafa ÇAKIR
mustafacakir@haberexen.com

Samsunspor22 Şubat 2009 Pazar 00:30
Dün Samunspor'un olağan genel kurulundaydım.


Mevcut yönetimin "Biz artık yokuz" demesine rağmen, Samsunspor Kulübü'nün üyelerinin Kulübüne sahip çıkmak için Genel Kurula katılmaması dikkat çekiydi.


Genel Kurul'da geleceğe dönük iki hamle önemliydi.


Birincisi Samsun Valisi Sayın Hasan Basri Güzeloğlu'nun Valilik Makamının himayesinde başlatacağını duyurduğu yardım kampanyası, diğeri ise geçtiğimiz hafta yönetimi değişen Samsun Ticaret ve Sanayi Odası'nın kaynak oluşumunda aktif rol alacağının açıklanmasıydı.


Samsun Valisi Sayın Güzeloğlu'nun konuşmasından önce kürsüye çıkan Samsunspor'un karanlık gidişatında, borçları yapılandıran ve kötü gidişe fren yapılmasını sağlan Sayın Fuat Köktaş'ın konuşmasını iyi anlamak lazım.


Sayın Köktaş, geleceğin Samsunspor takımının iskeletinin nasıl oluştuğunu ve imkan sağlandığında neler yapılabileceğini anlatırken heyecanı yüzünden okunuyordu.


Sayın Köktaş'ın Samsunspor'un ekonomik darboğazını aşmak için aradıkları desteği bulamadıklarını ifade eden konuşmasını ise şu cümleler oluşturuyordu: "Samsunspor'u ayakta tutmak istiyorsak yerel yöneticiler elini taşın altına koymalıdır. Samsunspor'a sözde sahip çıkılıyor, özde değil. Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik ama kuyruk elimizde kaldı. .... Bu kongreler 'körler sağırlar birbirini ağırlar' mantığından kurtarılmalı. ... Samsunspor Kulübü bir marka. Bunu gittiğimiz deplasmanlarda o şehrin halkı bize hissettiriyor. Biz kendi malımızın değerini bilmiyoruz."


Ciğeri yanan bir insanın feryadından başka bir şey değildi aslında Sayın Köktaş'ın açıklamaları.


Samsun Milletvekili Sayın Suat Kılıç'ın fikir babası olduğu Bin Altın Adam kampanyasında, Samsunspor Kulübü 2. Başkanı Sayın İsmail Türedi tarafından geliştirilen Sevgi Noktaları çalışmasında, kombine bilet satışında ve Kulübün uzun bir aradan sonra yeniden canlandırdığı resmi yayın organı Samsunspor Dergisi'nin abonelik çalışmasında istenen sonuçlara ulaşılamadı.


Onca emek ve gayrete rağmen Samsunspor'un küçük destekleri dahi bulamaması ne ile izah edilebilir?


Dünkü kongreye damgasını vuran bir diğer gelişme ise, Samsun Valisi Sayın Hasan Basri Güzeloğlu'nun Samsunspor'a somut destek sağlanacağını müjdelemesiydi.


Samsunspor'a maddi yardım çağrısında bulanan Vali Güzeloğlu, kendisi adına bin TL'yi Pazartesi günü Samsunspor Kulübü'ne teslim ederek, ilkadımı atacağını duyurdu.


Vali Güzeloğlu, dünkü kongreye İl Özel İdare Genel Sekreteri Sayın Aslan Karanfil'in yanı sıra Sağlık Müdürü'nden Milli Eğitim Müdürü'ne, Bayındırlık İl Müdürü'nden Gençlik ve Spor İl Müdürü'ne kadar neredeyse Samsun'daki Kamu Kurumlarının yöneticilerinin tamamıyla katılmasına rağmen; Gazi Belediye Başkanı Süleyman Kaldırım dışında mevcut belediye başkanlarının katılmaması dikkat çekiciydi.


Samsun Bayan Basketbol Kulübü'ne sağladığı katkı ile neredeyse yarım kalacak bir hayale cansuyu vermeyi başaran Sayın Güzeloğlu'nun, Samsunspor Kulübü'nün yeniden canlanmasını sağlayacak organizasyonu da oluşturacağına inancım tam.


Samsunspor'un güçlenmesi şehrin güçlenmesi demektir.


Şehrin en popüler markasının ayağa kaldırılması, canlandırılması yürekten verilen desteklerle sağlanacaktır.

http://www.haberexen.com/author_article_detail.php?id=565