"Sözde 4 büyükler" olmasaydı ...

Başlatan timofte, 05 Mayıs 2005, 16:26:32

« önceki - sonraki »

timofte

sevgili tankut, ben izlememiştim gerçekten şaşkınlık ve bir o kadar da sinirle okudum programla ilgili izlenimlerini. bu kadar adilik bayağılık kendini beğenmişlik olamaz. anlaşılan iyice "gemi azıya almışlar"

"10 kişi ne yapmaya çalışıyorlarmış?" haşmet denilen bjk'den nemalanma peşindeki zavallıdan da, hıncal isimli aristokrat bozuntusundan da çok daha onurlu bir iş yapıyorlar 10 kişi. milyonlarca dolarlık bütçelere direnen şehirlerinin takımının golüne seviniyorlar.
güce tapmaya alışmış olanlar bunu anlayamazlar.

curva55

Bunların 7 nesil sonraki torunları şeref diye bir şey göremeyecek!!!!

Clint_Eastwood

Evet ne acıdır ki Samsunumuz 3 büyük denilen ve trabzon tarafından işgal edilmiş durumda... Ama unutmasında ki 19 Mayıs stadında tek bir Samsunlu kalana kadar bu şerefli mücedelemiz devam edecektir. Samsunlunu 2 takımı yoktur sadece Samsunspor'u tutar. İster yensin ister yenilsin ister küme düşsün... Hiç şampiyon olamasak da bizdeki şehir sevgisi renk sevgisi... Bu sevgiyi nasıl çıkaracaklar içimizden? Asla!

Hiç kimse unutmasın ki burası Samsun!

''Milyon dolarlara karşı bir avuç Samsun sevgisi yeter''

Rentboy

Samsunlunun iki takımı olabilir.yani diğer takımlarda şunlar olmalı:

çarşambaspor,termespor,ladikspor,kavakspor,vezirköprüspor,
ondukuzmayısspor,bafraspor,tekkeköyspor,havzaspor,asarcıkspor,
ayvacıkspor,salıpazarıspor,gazi belediyespor
ve bütün samsun il sınırındaki takımlar...

bunlar ikinci takımımız olabilir ama samsun dışına taşamaz bu olay...

babasamsunlu

Alıntı yapılan: timofte - 22 Ekim 2005, 00:39:40
evet konuyu gerçekten güzel izah etmişsin. bu olaylarda medyanın çok büyük rolü var. sabah akşam üç takım insanlara "büyük payesi ile" pompalanıyor.

sebebini reyting olarak açıklasalar da ortada bir art niyet var. çünkü bu bir kısır döngüye dönmüş durumda. bu yaklaşım devam ettikçe elbette bu üç takımın taraftarı daha çok olur. maçları geceyarısından sonra yayınlanabilen takımların taraftarı olmak kolay mı? sürekli şişirilen, pohpohlanan camialar dururken popülizmin tavan yaptığı bir ülkede bu akıntıya kapılmamak ne kadar mümkün?

Kaldı ki ayrımcılığın sadece "reyting aşkına bağlanması" dahi mümkün değil. Medyada sürekli olarak kasıtlı bir bakış açısının ortaya konulduğu,  en bariz haksız ve saldırgan oldukları durumlarda bile bu üç takıma karşı yeterli tavır konulamazken, Anadolu takımlarına dair yorunmlardaki özensizlik dikkatlerden kaçmıyor. Böylelikle de meselenin reyting avcılığı ile sınırlı olmadığı, "diğer takımların" hor görülerek ayrımcılığa uğradığı ortaya çıkmış oluyor.

Bu ülkenin Başbakanı bile Konyaspor-F.Bahçe maçında elle atılan bir golle ilgili olarak yorum yaparken, "hadi bir gol elle, diğerleri de mi elle atıldı?" diye yorum yapabiliyor. Çünkü günümüz Türkiyesinde bunlar prim yapıyor. Zira bu yorumdan haz duyan Konyalı bile var, işte görüyoruz İstanbula özenen Samsun'da yaşayan bazı kişilerin İstanbul takımlarının taraftar gruplarının şubelerini açmaya kalktıklarını..

Eski başkanımız İsmail Uyanık'ın gayet güzel ifade ettiği gibi bu "sürü psikolojisinden" başka bir şey değildir. Öyle bir hale gelinmiş ki, bu takımlardan birini desteklemeyene şaşırıyorlar. Kendi şehrinin takımını desteklemek normal olan iken, anormal bir şey gibi gösteriliyor. Taşralı bir kafa olarak görülüyor. Bugün sadece üç-dört takımdan birini tercih etmek insanlara adeta dayatılıyor.buna "renk aşkı" demeleri ise meseleyi daha da trajikomik hale getiriyor.

Bana göre asıl renk aşkı, deplasmana 50 kişiyle de olsa gidenlerin, sesi duyulmasa da bağıranların, inadına şehrimin takımı diyenlerin aşkıdır. Diğerlerininki olsa olsa özentidir. Basitliktir.


Hey büyük Samsunsporlu..Ruhun şad olsun..Allah şu mübarek günlerde bir kez daha taksiratını affetsin..