Samsunspor.Biz - Samsunspor Bağımsız Taraftar Platformu

Diğer Forumlar => Diğer => Konuyu başlatan: salihcakir - 25 Mayıs 2005, 06:51:46

Başlık: Fıkralar..
Gönderen: salihcakir - 25 Mayıs 2005, 06:51:46
Kadının biri, kendisine "Domuz" diyen adama dava açmış. Yargıç adamı suçlu bulmuş ve para cezasına çarptırmış. Mahkeme bittikten sonra adam hâkime sormuş: "Bundan sonra Bn. Johnson'a domuz diyemeyeceğim anlamına mı geliyor bu?" Yargıç "Evet, doğru" diye cevap vermiş. "Peki bir domuza Bn. Johnson şeklinde hitap edebilir miyim?" demiş adam. Yargıç, bunda sakınca olmadığını söylemiş. Adam dönüp doğrudan kadının suratına bakmış ve "İyi günler Bn. Johnson" demiş. .
Başlık: Re: fıkralar..
Gönderen: jean - 25 Mayıs 2005, 17:33:24
temel bir tane porche araba almis ben 3 saatlik trabzon samsun yolunu 1 saatte gidiyorum demis inanmamislar buna ve bahse girmisler neyse temel 1 saatte samsuna gelmis telefon etmis burdayim diye demisler tamam kazandin gel diye temel 3 gunde trabzona gitmis sormuslar nasil olur bu is diye temel arabayi icad eden 5 vites ileri 1 vites geri koymud demis yani 5 ile gitmis ve geri vitesle geri donmus
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Rentboy - 25 Mayıs 2005, 18:59:36
Temel Laz olduğu için kendinden nefret ediyormuş. Amerikaya gitmiş ve birçok ameliyattan sonra burnunu düzelttirmiş, iyi şekilde İngilizce öğrenmiş ve meşhur bir piyanist olmuş. Birgün büyük bir topluluğa konser verdikten sonra seyircileri selamlarken ön taraftan bir ses duymuş: -Helal sana hemşerum, çok iyi çalayusun da! Temel: - Benim Laz olduğumu nereden anladın yahu. Halbuki Lazlara benzememek için bir sürü ameliyat oldum. - Nasıl anlamayayım, demiş adam. Bütün piyanistler otururken sandalyeyi kendilerine çekerler, sen ise sandalyeye oturup piyanoyu kendine çekeyusun da!!!!!!
Başlık: bu günün fıkrasıda benden olsun
Gönderen: jurista - 26 Mayıs 2005, 10:00:44
>
> > Hidayet ölünce cennetin kapisinda kuyruga girer. Hemen önünde
bekleyen
> > adam bir papazdir. Kapida bir melek beklemektedir. Melek pedere
sorar;
> > - Hiç günahin var mi ? Peder ;
> > - Aziz melek ben rahiptim, Tüm hayatim boyunca tanrima dua ettim,
karima
> > ve çocuklarima sadik kaldim, insanlara ve hayvanlara hep yardim
ettim.
> > Melek;
> > - Çok iyi. Bunlari zaten biliyorduk.Al sana cennetin gümüs
anahtari...
>Der
> > ve sonra Hidayet 'e döner;
> > - Senin hiç günahin var mi Hidayet ? Hidayet;
> > - Ben de her zaman hayvanlara ve insanlara iyilik yapardim, tanriya
çok
> > dua etmedim açikçasi, inancim da zayifti ve bir de günahim vardi,
> > çok sert ve hizli otobüs kullanirdim. Melek Hidayet 'e döner ve;
> > - Bunu da biliyoruz Çok iyi. al sana cennetin altin anahtari...
peder bu
> > olaya sinirlenir;
> > - Ben hayatimi tanriya adamisim siz de gidip bu adami cennette
benden
> > üstün tutuyorsunuz, haksizlik degil mi? Melek gülerek ;
> > - Oglum, sen vaaz verirken herkes uyuyordu , ama Hidayet otobüs
> > kullanirken herkes dua ediyordu...
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 11 Haziran 2005, 20:29:40
Temel Afrika'ya safariye gitmis. Ilk günün sonunda gece otelin lobisindeavcilar konusuyormus. Ingiliz ben bugün 1 gergedan vurdum demis. Fransiz ben de 1 aslan vurdum demis. Temel de ben de 1 nosut vurdum demis. Ingilizle Fransiz anlamamis ama cehaletleri belli olmasin diye de sormamislar. Ertesi gün yine ava gidilmis gece yine toplanmislar. Ingiliz ben 2 kaplan vurdum demis. Fransiz ben de 1 fil vurdum demis. Temel ben 4 nosut vurdum demis.Ingiliz dayanamamis sormus:
"Kusura bakma ama nosut nasil birseydir? Bunca yillik avciyim hiç duymadim."
Temel de "Ben de ilk defa burda gördüm. Kara kara birseyler insana benziyorlar. ellerini kaldirip nosut nosut diye bagiriyorlar demis.
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 11 Haziran 2005, 20:32:24
Bir gün dagda gariban bir çoban zengin agasinin yüzlerce koyununu otlatirken yanina birisi yaklasmis. Temel:- Hey hemserim kolay gelsin. Sana burda kaç koyun oldugunu söylersem banabir koyun verirmisin. Gariban çoban biraz düsünmüs ve aklindan "Ulan ben bile burada kaç koyun oldugunu bazen sasiriyorum bu adam nerden bilecek demis" ve Çoban: - Tamam bilirsen al bir tane koyunu götür. Temel:
- Tam 548 koyun var. Çoban:
- Hemsehrim dogru bildin. Bir koyunu al götür.Tabi o adam gitmis koyunlarin arasina dalmis ve en irisini sirtlamis götürürkençoban seslenmis.Çoban:
- Hey...! dur bakalim bende senin nereli oldugunu bilirsem koyunu geri birakacak misin. Temel kabul edince coban:
- Sen Trabzon'lusun.
- Peki nereden anladin?
- 548 tane koyun içinden davar köpegini sirtlayip götüren Trabzonludan baskasi olmaz da ondan.
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 11 Haziran 2005, 20:35:36
Temel bir gün tren kullanirken treni devirmis, 400 kisi ölmüs. Amiri sormus "Oglum nasil oldu ?", demis. Temel "Tren rayina bir adam çikti, onun yüzünden oldu.",demis. Amiri "Oglum ezseydin o adami da 400 kisi ölmeseydi ,"demis. Temel de "Ben de öyle düsündüm , adam raydan çikinca onu ezmeye çalisirken tren devrildi ", demis.
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: samsunsevdalısı - 11 Haziran 2005, 22:10:49
temel bir gün deniz kıyısında giderken ayağına sihirli bir lamba çarpar...
lambayı eline alıp üzerindeki kumları temizlemeye çalışırken lambanın içinden bir cin çıkar ve
--dile benden ne dilersen ama sadece bir hakkın var der
temel hemen isteğini söyler
--trabzondan las vegasa 4 şeritli bir otoban istiyorum der
cin şaşırır birden
--istediğin imkansız gibi bir şey başka bişey iste benden der.--
temel de o zaman trabzonsporun şampiyon olmasını istiyorum der
bunu duyan cin
--las vegas yolu kaç şerit olacak tı? der...
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: curva55 - 11 Haziran 2005, 22:21:48
:lol:  :lol:
Başlık: amerikadan
Gönderen: kral55 - 13 Haziran 2005, 20:25:04
Davidin Babasi....
Ögretmen ögrencilere sirasiyla babalarinin ne is
yaptigini sormus.
Avukat, doktor, hakim, memur derken sira sessiz ve sikilgan bir çocuk
olan küçük David'e gelmis.  Ögretmen ona da babasinin ne is yaptigini
sormus.  David anlatmaya baslamis:
- Babam bir gay barda striptizci olarak çalisiyor.  Herkesin önünde
çirilçiplak soyunuyor.  Eger çok iyi bahsis veren birileri olursa
onlarla birlikte geceleri evlerine gidiyor.
Ögretmenin rengi atmis.  Diger çocuklara oyalanmalari için bir görev
verip David'i bir kenara çekmis:
- David, baban gerçekten bu isi mi yapiyor?
- Hayir ögretmenim, babam aslinda Bush için çalisiyor ama bütün sinifin
önünde söylemeye utandim.
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 16 Haziran 2005, 22:10:41
bu fikra gibi bir$ey, yani fikrali bilmece :) duyunca acayip ho$uma gitti...

Trabzon'da satılan su şişelerinin altında ne yazar?

bilin bakalim...
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: jurista - 17 Haziran 2005, 12:22:14
Buradan açılmaz.
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 17 Haziran 2005, 20:19:38
hadi ya, bilinmi$ sevindim buna...trabzonlular bu konuda baya ünlüymü$ megerse :) bilmeyen yok :D
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 19 Haziran 2005, 20:23:19
Mantıklı ve Yasal
>
>Üniversite son sınıf öğrencisi yazılı sınavından
>kalınca doğru hocasına gider.
>
>- Siz beni sınıfta bırakarak hayata atılmamı
>önlüyor ve beni cezalandırıyorsunuz.İşin bu yanını
>hiç düşündünüz mü?..
>
>- Tabi düşündüm. hocanın görevi bilgiyi ölçmek ve
>yeterli olmayanı sınıfta bırakmak değil mi?
>
>- İyi... O zaman size bir teklifim var.
>
>- Bir soru da ben size soracağım. Doğru cevabı
>verirseniz ben kötü notumu kabul edip sınıfta kalacağım.
>Bilemezseniz notumu düzeltecek ve sınıfı geçireceksiniz.
>
>Hocanın keyfi yerinde.. Teklifi kabul eder ve öğrenci sorar:
>
>- "Yasal olup mantıklı olmayan nedir? Mantıklı olup,
>yasal olmayan nedir? Ve de ne mantıklı ne de yasal
>olmayan nedir?
>
>Hoca uzun uzun düşünür ama cevabı bulamaz. İddaa
>gereği öğrencisine iyi not verip sınıfı geçirir...
>Ama aklı hala sorudadır. Sonunda sınıfın en iyi
>öğrencisini çağırır, olayı anlatır ve sorunun
>yanıtını bilip bilmediğini sorar. Öğrenci hemen cevap
>verir:
>
>- "Siz 65 yaşındasınız ve 25 yaşında bir kadınla
>evlisiniz Bu yasal ama mantıklı değil. Karınızın 25
>yaşında bir sevgilisi var. Bu mantıklı ama yasal değil.
>Siz karınızın sevgilisini, zayıf alıp sınıfta kalması
>gerekirken iyi not verip mezun ediyorsunuz.
>Bu ise ne mantıklı ne de yasal "
>
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 23 Haziran 2005, 00:46:28
> > Fikra bu ya, Tanri tavlaya oturmusken, bir melek
> > gelir ve dunyada durumun

> > cok gergin oldugunu ve bir savas cikmak uzere

> > oldugunu soyler, ancak, tavla

> > partisi cok heyecanli gitmektedir, Tanri bir bakar,

> > * Turkiye'ye bir sey oldu mu? diye sorar Melek;

> > * Hayir henuz Turkiye'ye bir sey olmadi

> > * Tavla partisi devam eder. Biraz sonra melek tekrar

> > gelir,

> > * Tanrim durum giderek gerginlesiyor, lutfen

> > mudahale edin! der. Tanri bir

> > bakar,

> > * Turkiye'ye bir sey oldu mu? diye sorar

> > * Henuz degil ama savas cikti cikacak diye yanitlar.

> > Tavla partisi devam

> > eder. Biraz sonra melek tekrar gelir,

> > * Tanrim savas cikti,Rusya Amerika birbirine

> > girdi,fuzeler ucusuyor der

> > Tanri;

> > * Tamam hemen geliyorum, bir dakika, Turkiye savasa

> > girdi mi? der Melek;

> > * Henuz girmedi ama girdi girecek diye yanitlar.

> > Melek tekrar gelir,

> > * Tanrim lutfen gelin, milyarlarca insan oluyor, hem

> > zaten Turkiye de savasa

> > girdi diye yakinir Tanri bitmek uzere olan oyuna

> > aldirmaz, tavlayi kapatir

> > ve ayaklanir.

> > * Melek sorar; * kusura bakmayin ama, onca ulke

> > savasa girdi aldirmadiniz

> > da, neden Turkiye icin ayaklandiniz? Tanri basini

> > iki yana sallayarak yanit

> > verir;

> > * Sorma digerleri neyse ama bu Turkler herseylerini

> > bana emanet etmisler de

> > ondan der..

> >

> > Allaha emanet olun arkadaslar.... :))
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Bafralı - 24 Haziran 2005, 20:39:00
Trabzonlular ve kayserililer şavaşa tutuşmuşlar.Fakat trabzonlular çok iyi yer tutmuşlar. Savaşı kazandı kazanacaklar.Kayserililer düşünmüş ne yapsak diye.Sonra birinin aklına bişey gelmiş. Ertesi gün cephede:
-ula temeel
diye bağırmış.Bütün trabzonlular "ne var laa" diyip kafasını kaldırmış.Haliyle kayserililer de hepsini taramış.

2. versiyon için:
Yine trabzonlular ile kayserililer arasında savaş var fakat bu sefer kayserililer iyi yer tutmuş.Trabzonlular düşünüyor ne yapsak diye.sonunda birinin aklında ampul yanıyor. Cepheye çıktıklarında bağırıyor:
-Ula ha pu 5 milyon kimundur daa!
Bütün kayserililer "benim benim" diye kaldırıyor kafayı ve trabzonlular hepsini tarıyor.
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: jurista - 28 Haziran 2005, 12:40:17
Bir gazeteci, ülkenin en zenginlerinden, 65 yaşlarında bir işadamıyla röportaj yapmaktadır. Sorar:
-"Efendim, bize bugünlere nasıl geldiğinizi, bu serveti nasıl oluşturduğunuzu anlatır mısınız?"
-"Zevkle... 1920'lerin sonuydu. 1. Dünya Savaşı'nın etkileriyeni yeni siliniyordu, benimse cebimde birkaç sentten başka bir şey yoktu. Cebimdeki 5 sentimle, bir elma aldım. Akşama kadar onu parlatıp, 10 sente sattım. O gece sabahı zor ettim. Ertesi sabah, 10 sentimle 2 elma aldım ve onları da
sattım. Böyle çalışarak, bir ay sonunda, 10 dolardan fazla para kazanmış oldum. Ertesin ayın başında, karımın halası öldü ve bize 20 milyon dolar miras bıraktı..."
........................................

Bir devlet dairesinde memur olan Temel'in tayini çıkmış, ev eşyalarını bir kamyona yükleyip, yeni görev yerine doğru yola çıkmış. Ancak eşyaları o kadar çokmuş ki, kamyonun kasasındaki yüklerin boyu, 6-7 metreyi bulmuş. Yolda giderlerken bir köprüde durmuşlar, Temel bakmış ki köprünün üzerinde "Yükseklik 5 m." yazıyor, inmiş aşağı, sağa sola bakmış, kamyona geri binip şoföre bir göz atmış:
-"Gazla uşağum, polis molis yok!"
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 01 Temmuz 2005, 23:30:16
>>ERKEKLER MELEKTIR MELEEEEKKK !
>> >
>> >  ISTE ERKEKLERIN BIRER MELEK OLDUGUNUN KANITI...
>> >
>> > Birgün ormancinin biri dallari nehrin üzerine sarkan agacin  dallarini
>> > keserken baltasini suya düsürür.
>> > "Aman tanrim" diye bagirdiginda bir peri belirir ve "Ne diye  
>>bagiriyorsun
>> > ?" der.
>> > Ormanci baltasini suya düsürdügünü ve yasamini sürdürebilmek için  o
>>baltaya
>> > ihtiyaci oldugunu söyler.
>> > Peri suya dalar ve elinde bir altin balta ile tekrar belirir. "Baltan
>>bu
>> > muydu ?" diye sorar.
>> > Ormanci"hayir" diye cevaplar.
>> > Peri suya tekrar dalar ve bu sefer elinde gümüs bir balta ile  tekrar
>> > belirir ve yine sorar.
>> > "Baltan bu muydu ?
>> >  Ormanci yine "hayir" diye cevaplar.
>> > peri suya tekrar dalar ve bu sefer elinde demir bir balta ile tekrar
>>belirir
>> > ve yine sorar.
>> > "Baltan bu muydu ?"
>> > Ormanci "evet" der.
>> > Ormancinin dürüstlügü perinin çok hosuna gider ve baltalarin üçünü de
>> > kendisine verir. Ormanci mutlu bir sekilde  evine döner. Bir  zaman
>>sonra
>> > ormanci esiyle birlikte nehir boyunca yürürken karisi suya
>> > düser.Ormanci"aman tanrim" diye bagirir.
>> > Peri yine belirir ve sorar: "Ne diye bagiriyorsun ?"
>> > Ormanci" karim suya düstü der.
>> > Peri suya dalar ve Jennifer Lopez ile birlikte geri döner."Senin  karin
>>bu
>> > mu?" diye sorar.
>> > Ormanci "evet" der.
>> > Peri sinirlenmistir, "Yalan söylüyorsun, gerçek bu degil" der.
>> > Ormanci "özür dilerim peri, ortada bir yanlis anlasilma söz konusu.
>> > Eger Jennifer Lopez için hayir deseydim bu sefer Catherine Zeta-Jones
>>ile
>> > geri dönecektin, ona da hayir deseydim krimla dönecek ve her  üçünü de
>>bana
>> > verecektin. Ben fakir bir adamim v üç karimin sorumlulugunu
>>tasiyabilecek
>> > durumda degilim. Jennifer Lopez'e evet dememin sebebi budur...
>> > Bu hikayeden alinacak ders :
>> > Ne zaman bir erkek yalan söylüyorsa bunun iyi ve saygin bir nedeni  
>>vardir
>> > ve bu baskalarinin yarari içindir.
>> > Kendileri için birsey  istiyorlarsa ekmek çarpsindir-))
>> >
>> >
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: jurista - 11 Temmuz 2005, 11:36:56
Ekonomik kriz yüzünden büyük para problemi olan Temel,
çocuk kaçırıp fidye istemeye karar vermiş.
Şehrin büyük bir parkında çocuğun birini gözüne kestirmiş.
Önce bir not yazmış; "Çocuğunu kaçırdım.
Bunu yaptığım için üzgünüm ama kusura bakma
çünkü gerçekten paraya ihtiyacım var.
Yarın sabah saat 7'de falanca parktaki filanca ağacın altına
siyah bir çantada 5 milyar getir.
İmza: Laz."
Çocuğun yanına gitmiş, notu çocuğun ceketinin iç cebine koyup,
doğruca evine gitmesini ve notu babasına göstermesini söylemiş.
Ertesi sabah parka geldiğinde söylediği ağacın altında, söylediği
renkteki çantada içinde 5 milyar olan emaneti bulmuş.
Çantadan bir not çıkmış, şöyle yazıyormuş;

"Paran burada ama bir uşağın hemşehrisine böyle birşey yapmasına
inanamıyorum!"
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 14 Temmuz 2005, 17:56:37
>
> >   40 yaşlarındaki kadın kalp krizi nedeniyle hastaneye
> >   yatırılmıştı.Kendinden geçmis
> >   durumdaydı. Doktorlar kurtarmak için çilgınlar gibi
> >   uğraşıyordu..Tam bu
> >   sırada Tanrı
> >   kadına göründü.
> >   -"Yanına geliyorum Tanrım," diye inledi kadın.
> >   -"Hayır," diye cevap geldi yücelerden,"daha önünde 35
> >   yıl, 2 ay, 8 gün
> >   var..."
> >   Kadın nihayet kendine gelmişti. Doktorlar mutluydu.
> >   Kadın daha da
> >   mutluydu.
> >   Biraz iyileşince kesenin ağzını açtı.
> >   Yüzünü gerdirdi.Liposuction yaptırdı.Göğüserini
> >   silikonla
> >   dikleşirildi.Kadının
> >   ısrarlarına dayanamayan hastane yönetimi bir kuaförün
> >   gelip saçlarını
> >   platine boyamasına
> >   izin vermişti.Artık bomba gibiydi kadın. Kendini çok
> >   iyi hissediyordu.
> >   Hayatının kalan bölümünü mutlu bir biçimde geçirmeye
> >   hazırdı.Nihayet
> >   taburcu oldu.
> >   Dışarıya çıkıp temiz havayı içine çekti.
> >   Taksiye binmek üzere caddenin karşısına geçerken bir
> >   ambulans çarptı
> >   kadına.
> >   Vahimdi durumu. Derin karanlığa doğru kayarken sordu:
> >   -"Ulu Tanrım, sen her şeyi daha iyi bilirsin, ama hani
> >   önümde daha 35
> >   yıl vardı?"
> >   Tanrı'nin cevabı şöyle oldu:
> >   -"Tanıyamadım..."
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 19 Temmuz 2005, 19:44:43
>>>Anne ve yavru deve tembel tembel yemeklerini yerken birden yavru
>>>anneye
>>> >dönmüs ve :
>>> > > - Sana bir sey sorabilir miyim, anne?
>>> > > - Elbette yavrum sor.
>>> > >- Anne, bizim niye hörgücümüz var?
>>> > >Anne gururla:
>>> > > - Bu hörgüçlerde biz su biriktiririz yavrum ve bu sayede
>>>çölde herhangi
>>> >birisinden cok daha uzun süre susuz dayanabiliriz.
>>> > >- Peki Anne, bizim bacaklarimiz niye bu kadar uzun ve
>>>ayaklarimiz
>>> >yuvarlak?
>>> > >- Evladim der anne deve biraz daha gururlanarak;
>>> > >- Bu sayede biz çölün kumlarinda herkesten daha rahat ve daha
>>>hizli
>>> >hareket edebiliriz.
>>> > >- Bunu da anladim, peki, kirpiklerimiz niye böyle uzun, bazen
>>>görüsümü
>>> >bile bozuyorlar.
>>> > >- Hayatim onlar gözlerimizi çölün kumlarindan korur, gözümüze
>>>kum
>>> >kacmaz....
>>> > >
>>> > >- Anladim, hörgüçlerimiz çölde daha uzun dayanabilmemiz icin
>>>su depolar,
>>> >Bacaklarimiz uzun ve böylece çölde daha hizli ve rahat hareket
>>>edebiliriz,
>>> >kirpiklerimiz gozlerimizi çölün kumlarindan korur...
>>> > >
>>> > >Anlayamadigim sey o zaman bu allahin cezasi hayvanat
>>>bahçesinde ne isimiz
>>> >var?
>>> > >
>>> > >
>>> > >
>>> > >Hikayenin ana fikri:
>>> > >
>>> > >
>>> > >Becerileriniz, yetenekleriniz, özellikleriniz ve
>>>tecrübeleriniz sadece
>>> >dogru yerdeyseniz isinize yarar.. (Su anda siz neredesiniz?)
>>> >
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 26 Temmuz 2005, 19:09:08
Profesör, öğrencileri ile birlikte Karadenizli hastanın yatağının başına gitmiş..
Onlara yeni bir hastalığın belirtilerini öğretecek..

Yatakta bitkin, kendinden yarı geçmiş vaziyetteki hastayı göstererek konuşmaya başlamış:
"Bakın yüz rengi sarıya yakın.."
"Gözler içeriye doğru çökmüş, o yüzden burun daha sivri görünüyor.."
"En fazla değişik kas yüzümüzdedir.. Bakın kaslar tepki vermediğinden ifade anlamsız..

Çene aşağıya sarkmış duruyor.."
Hasta da öğrenciler gibi dikkat kesilmiş dinliyor..
Profesör bu bir batın sendromu belirtisidir diyecek, yerinden zorlukla dikilmeye çalışan hasta fırsat vermemiş..

Zor bela mırıldanmış:
"Sen sanki dünya güzelisun.."
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: jurista - 01 Ağustos 2005, 14:32:31
Çocuk 8 yaşına geldiği halde hala konuşmamıştır. Ailenin ve
doktorların tüm çabaları yetersiz kalmıştır. Aile tam bu
gerçekle yaşamaya alışırken, bir akşam sofradayken, çocuk
konuşur:
-"Çorba soğuk!"
Anne gözyaşları içinde çocuğuna sarılır ve sorar:
-"Oğlum, bunca yıldır tek kelime etmedin, bizi
endişelendirdin. Şimdi de konuştun ama söylediklerine bak.
Bunca yıldır neden konuşmadın?"
-"Bu akşama kadar her şey yolundaydı!"

-----------------------------------
Temel işe girmek için sözlü sınava giriyor. Çok heyecanlı,
içeriden çıkan bir başka adaya ne sorduklarını soruyor, adam
yanıtlıyor: "Ayakkabı". Temel'in sırası geliyor,
içeridekilerin kanı Temel'e ısınıyor, bilsin diye kolay
soruyorlar:
-"Dört ayaklıdır, miyav miyav der."
Temel soruyor,
-"Bağcıkli midur?"
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: jurista - 02 Eylül 2005, 17:19:41
2. Dünya Savaşı arefesinde; bir Nazi subayı, bir yaşlı kadın,
bir delikanlı ve bir de genç kız bir tren kompartımanında
yolculuk etmektedirler. Tren bir yerde tünele girer.
Karanlıkta, bir öpücük sesi ve hemen ardından da bir tokat
sesi duyulur. Tren tekrar ışığa çıkarken, yaşlı kadın şöyle
düşünür:
-"Zamane gençleri işte. Oğlan kızı öptü ama tokadı da bir
güzel yedi."
Genç kız şöyle düşünür:
-"Salak oğlan, benim yerime yaşlı kadını öptü ama oh olsun,
tokadı da yedi."
Nazi subayı şöyle düşünür:
-"İşe bak yahu, kızı oğlan öptü, tokadı ben yedim."
Delikanlı ise şöyle düşünür:
"Oooh canıma değsin. Havaya bir öpücük, Nazi bozuntusuna
okkalı bir şamar!"
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 05 Eylül 2005, 15:07:23
HANIMINDAN KORKMAYAN VAR MI?

Adamın biri kahveye girer ve oyun oynayanlara hitaben:

"Hop abeler, bi dakka. Hanımından gorkanlar ayaga gaksın."

Ani bir gürültü, hayda herkes ayakta. Bir ki$i haric. Kahvenin tamamı hayretler icinde. Soruyu soran adam, oturan adama yaklasır ve:

"Abe helal olsun be, deliganlı adam mı$sın. Harbiden sen hanımından korkmaz mısın?"

Adam nefes nefesedir. Heyecanı biraz gecince:

"Yav garda$ım eyle bi laf ettin ki, dizlerim feri gitti, galkamadım." der
:lol:  :shock:  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 10 Eylül 2005, 14:33:59
Temel'e sormuşlar kaç tane dua biliyosun diye Temel de 4 demiş hangileri demişler 3 kulhuvalla 1 elham. :D  :D
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 19 Eylül 2005, 13:30:29
Mafya Babası

Mafya babası haraçlarını toplaması için yeni bir tetikci buldu. Seçtiği adam sağır ve dilsizdi. Çünkü baba, bu tetikci yakalanırsa polise fazla bir şey anlatması mümkün olamaz, diye düşünüyordu... Baba, bir gün ödemelerin geciktiğini fark etti ve tetikçiyi odasına aldırttı, bir de işaret dilini bilen tercüman buldular. Tercüman işaretle sordu:
- Para nerde?
Sağır dilsiz işaretle yanıt verdi:
- Ne parası? Benim paradan maradan haberim yok. Neyden bahsettiğinizi anlamıyorum.
Tercüman tercüme etti:
- Neyden bahsettiğinizi anlamıyormuş.
Baba 38'lik tabancayı koltuk altından çekip sağır dilsizin beynine dayadı:
- Simdi sor bakalım, para nerede.
Tercüman işaretle sordu:
- Para nerede?
Sağır-dilsiz kan ter içinde işaretle yanıt verdi:
- Şehir merkezindeki parkta, büyük heykelin olduğu kapıdan girince soldan 3. ağacın kovuğunda yüz bin dolar var.
- Ne dedi? dedi Baba.
Tercüman yanıtladı:
- Dedi ki, hala neyden bahsettiğinizi anlamıyormuş, ayrıca o tetiği çekmek de biraz sıkarmış.
8)  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 19 Eylül 2005, 13:32:25
Bak Şu Kayseriliye

Oğlu kayseriliden para istiyor:
"Baba 500 bin lira verirmisin"
Kayserili baba :
"400 bin mi dedin?...... naapçan lan 300 bini ......200 bin neyine yetmiyor..... al sana 100 bin yeter..."
ve çıkarıp kasadan bi 50 binlik verir....
Oğlu:
"eheh.. baba bana zaten 50 bin lazımdı..."
"Bak sen kerataya... demek sahte para vermesem kazıklayacaktın beni..."  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 19 Eylül 2005, 13:39:16
Ateist Adam

Ateist bir adam bir gün ormanda geziyor ve etrafindaki güzelliklere bakıyormuş.
"Evrim ne güzellikler yaratıyor!" diye düşünüp mest oluyormuş.  
Aniden arkasında kocaman bir ayı belirmiş ve onu kovalamaya baslamış. Adam, bütün gücüyle kaçıyormuş ama arkasina her baktığında ayının daha da yaklaşmış oldugunu görüyormuş. Dakikalarca süren bir kaçıştan sonra adamın ayağı yerdeki dala takılmış ve düşmüş. Ayı, adamın üzerine atlamış, pençesini kaldırmış, tam vurmaya hazırlanırken adam "TANRIM" diye bagırmış. Bir anda zaman durmuş, ayı donmuş, nehir bile akmaz olmuş. Bir anda orman kararmış ve gökyüzünden bir ışık hüzmesi adamın üzerine parlamış. Çok derinden gelen ilahi bir ses adama:
"Yıllarca bana inanmadın, yaratılışı kozmik bir kazaya bagladın, sana bu durumda yardım etmemi mi istiyorsun? Seni sevgili bir kulum mu saymalıyım?", demiş. Adam utanç içerisinde:
"Biliyorum, bunca yıldan sonra dindar biri olmayı istemem haksızlık, ama belki ayıyı dindar yapabilirsiniz.", demiş.
Ses:
"Peki", diye karşılık vermiş ve ışık kaybolmuş. Nehir tekrar akmaya başlamış. Herşey eski haline dönmüş. Ayı pençesini indirmis, iki pençesini de göge dogru çevirmiş, ve konuşmaya baslamis:
"Allah'im, senin rızkınla orucumu açıyorum, hamdolsun verdigin nimetlere"
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 21 Eylül 2005, 23:07:34
Amerika'da adamin biri isine giderken
birden anormal bir trafigi icine duser,
ama trafik bir milimetre bile kipirdamamaktadir.
Bir sure sonra arabsinin yan camina birisinin
tikladigini gorur ve camini acar.

-Ne var, ne olmus acaba ??

-Teroristler Bush'u yakaladilar...
Eger 1 milyar dolar verilmezse, ustune benzin dokup yakacaklarmis.

-Haa simdi anladim bu trafigi...

-Ya iste onun icin, herkesten biraz yardim topluyoruz

-Insanlar ne kadar veriyor ortalama olarak ?

-Valla yaklasik olarak 5 'er litre...!!
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 29 Eylül 2005, 13:35:30
Tilki ormanda gezmektedir. Bir agacin dalinda bir geyik budunun asili
oldugunu görür. Actir ama $üphelenir, kontrol edince tuzagi anlar.
Cünkü geyik budu iple bir bombaya baglidir. Epeyce uzaga gider ve ba$ini kollarinin üzerine koyarak yatar, biraz sonra kurt gelir, budu ve yatan tilkiyi görür. Tilkiye sorar :
" Napiyosun dostum ?"
Tilki cevap verir : "Hicc....yatiyorum."
- Burda bi but var.
- Evet var.
- Neden yemedin?
Tilki sakince cevap verir; "Bugün orucluyum."
Kurt kendinden emin : "Ben yiyeyim o zaman."
Tilki "Buyur afiyet olsun." der.
Kurt buta uzanir uzanmaz bir patlama ile ortalik toz duman olur. Kurt yarali, peri$an halde yatarken, tilki sakince budu yemeye baslar.
Bunu gören kurt : "Hani sen orucluydun ?" deyince
Tilki piskin piskin "Biraz önce top patladi, duymadinmi ? " der... :twisted:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 29 Eylül 2005, 13:37:02
Amerika´da yaşayan bir çocuğun 100 dolara ihtiyaci olur. Bu 100 dolara sahip olabilmek için günlerce dua eder. Sonunda paraya ulaşamayınca Tanrı'ya mektup yazmaya karar verir.Amerikan Posta İdaresi, üstünde yazılı adres olarak sadece "Tanrı-ABD" olan mektubu
Amerika başkanina vermeye karar verir.

Başkan mektubu alınca çok hoşlanır, çok duygulanır fakat 100 yerine 5 dolar koyar. 5 dolarin küçük bir çocuk için yeterli olacagını düşünür. Çocuk gerçekten 5 dolarla tatmin olur ve tanrıya teşekkür mektubu yazmaya koyulur.

Sevgli Tanrim parayi yolladigin için teşekkürler. Ama mektubu Beyaz Saray üzerinden yollamışsın ve tabi herzaman ki gibi oradaki .bne de
95 dolarini kesip silah almış olmalı, bana 5 dolar ulaştı ama yine de teşekkürler  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 05 Ekim 2005, 22:14:24
Kadinin biri kocasini 3 erkekle aldatiyormus, hergün
kocasi evden gidince 3 adam eve gelir ve kadinla
yatarmis. Kadin yine böyle bir günün sonunda
adamlardan birisine demis ki
- "Sen yarin gelirken bir tepsi dolma yaptirip getir";
digerine
- "Sen de bir büyük kap ayran getir." demis.
Diger adam çok fakir oldugu için ona
- "Sen de... Bosver, sen hiç bir sey getirme"demis.
Ertesi gün gelmis fakat kadin bugünün günlerden Pazar
oldugunu unutmus, etegi tutusmaya baslamis.
"Eyvaah" diyerek kocasinin yanina gitmis.
"Sen bugün kahveye filan gitmeyecek misin? Ben evde
temizlik yapacagim"deyip kocasini zar zor da olsa
evden
yollamis.Kocasi gittigi gibi 3 adam da eve gelmis.
Kadin demis ki
- "Siz hemen gidin. Kocam buralarda!"
Tam bunu söylerken zil çalmis. Kadin - "Eyvah" demis,
"geldi galiba!"
Adamlari saga sola saklamis ve kapiya bakmaya gitmis.
Kocasini karsisinda görünce "Ne oldu?" diye sormus.
Adam da
- "Yahu karnim çok acikti. Bana dolma yapsana, canim
çok istedi"demis.
Kadin
- "Allah'im bir tepsi dolma olsa da yesek!" demis.
Elinde dolma tepsisi olan adam çikip yanlarina gelmis.
Kadinin kocasi sasirmis.
- "Sen kimsin yahu?!" diye sormus. Adam sakin bir
sekilde
- "Ben Allah tarafindan geliyorum. Kariniz dolma
istedi." demis. Ve hemen çikip gitmis kadinin kocasi
olayin sokunu
atlatamadan..
- "Yaa tamam da.." demis bu sefer koca,
- "Bu ayransiz gitmez. Sen bari bi ayran yap"
Kadin büyük bir sevinçle
Allah'im bir damacana ayran olsa da içsek" demis.
Ayrani getiren adam çikip gelmis.Kocasi tabii çok
sasirmis.
- "Sen de kimsin?" demis.
Adam da digeri gibi
- "Ben Allah tarafindan gönderildim. Kariniz ayran
istedi" diyerek çikmis gitmis.
Kocasi hayretler içinde, kendi kendine "Bizim kari
ermis mi oldu ki?"diye söylenmis. Kadinla kocasi
yemekleri yemisler ama 3.adam hâlâ saklaniyormus.1
saat geçmis, 2 saat geçmis. 3 saat derken, adam
dayanamayip
çikmis yerinden. Kadinin kocasi bagirmis
"Ulan sen de kimsin?!!"
Adamin agzindan su laflar dökülmüs:
Ben Allah tarafindan geliyorum. Boslari alacam!"
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 10 Ekim 2005, 12:01:42
Cocuk dedesine sormu$:
- Dede ninem ile kac yildir evlisin?
- 40 yildir evlat.
- Peki ama dede, ben sizi hic kavga ederken görmedim bunun sirri nedir?
- Otur evlat anlatayim... Nikahimiz kiyildi. Benim at arabasina ninenin üc-be$ e$yasini attik ve bizim köyün yolunu tuttuk. Yolda atin ayagi tökezlendi. 'BU BiR' dedim. Yola devam ederken bir daha tökezlendi, ben yine 'BU iKi' dedim. Köye de epey yolumuz vardi. Bizim atin ayagi bir daha tökezleyince 'BU ÜC' dedim ve cektim pi$tovu, ati orada vurdum. Ben ati vurunca ba$ladi bana söylenmeye:
"Biz nasil gidecegiz. Niye durup dururken ati vurdun. Sende hic akil yok mu? Bu e$yalari nasil götürecegiz?
Ben de döndüm ninene:
"BU BiiiiR" dedim.
O gündür bu gündür, gül gibi gecinip gidiyoruz....
:lol:  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 10 Ekim 2005, 12:09:49
Fikra bu ya Ecevit bir gün emekli olmu$ ve inzivaya cekilmi$. Rah$an'la birlikte yalniz ya$amaya ba$lami$. Bir gün bir telefon gelmi$. Arayan ki$i:
-Ba$bakan Ecevit'le görü$ebilir miyim?
Ecevit cevap vermi$:
- ben Bülent Ecevit ama artik ba$bakan degilim.
Adam peki efendim deyip kapami$.
Ama ayni adam hergün ayni $ekilde aramaya devam etmi$. Ecevit artik adama yalvarmaya ba$lami$.
- Yahu her gün arayip ayni $eyi söylüyorsun yeter artik.
Adam:
-Ne yapayim artik ba$bakan olmadiginizi sizin agzinizdan duymak cok ho$uma gidiyor!

koptummmmmmm :lol:  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Rentboy - 10 Ekim 2005, 16:25:10
fıkra gibi bir olay anlatayım.orta okul çağlarındaydık.arkadaşlarla toplandık rastgele bir numara çevirdik arkadaş sordu murat evde mi?
cevap murat diye biri yok.
bir kaç dakika sonra diğer arkadaş aradı aynı numarayı murat evdemi murat yok kardeşim
sonra diğer arkadaş aradı murat evde mi
ne kalın kafalı adamsın murat diye biri yok burda
en son arkadaş aradı ve dedi ki
alo ben murat beni arayan varmı?

artık gelen yanıtı siz düşünün :lol:  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 11 Ekim 2005, 23:40:13
85 yasinda bir adam dogum hanenin kapisinda beklemektedir.
> >>Dogum haneden çikan doktor söyle bir bakindiktan sonra yasli adama
> >>sorar:
> >>-"içerde
>dogum yapan bayan yakininiz mi?"
> >>-"Evet, esim."
> >>-"Ama bayan 25 yaslarinda..."
> >>-"Tamam iste, esim o. Niye sasirdiniz, baba olamaz miyim yani?"
> >>-"Yoo, aklima benim dedem geldi de."
> >>-"Nesi varmis dedenizin?"
> >>-"Kendisi av meraklisi idi. Sürekli ava çikardi. Ancak yaslaninca
> >>zorlanmaya basladi. Bir gün ava çikacakken kendisini uyardik, aman
> >>yapma dedecim, sen yaslandin, ava gidemezsin diye. Kendisi israr
> >>etti
> >>ve hazirlandi. E, tabi yaslilik, çikarken tüfek yerine baston aldi
> >>eline. Ben de kendisiyle gittim. Ormanda bayagi yol yürüdükten
> >>sonra
> >>bir geyik gördük. Dedim ya, dedem yasli. Bastonu omzuna koydu,
> >>dogrulttu ve
> >>geyige bastonla ates etti. Geyik o anda vurulup yere düstü..."
> >>Yasli adam:
> >>-"Olur mu,
>baskasi vurmustur onu."
> >>Doktor:
> >>-"Ben de onu demeye çalisiyorum iste."...
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Rentboy - 12 Ekim 2005, 22:00:41
güzelmiş :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Bafralı - 15 Ekim 2005, 16:22:25
Yeni çıkan "Fıkra gibi daa" isimli kitaptan. Fıkra gibi olan ama yaşanmış olaylar.

Trabzon'da Trabzon-Fenerbahçe maçı oynanıyor. O sıra stadda yapılan anons: İşitme engelli Ali kahraman, çıkış kapısına bekleniyorsunuz
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 16 Ekim 2005, 14:44:47
BİYOLOJİ SINAVI
Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki herkez acayip
çalışmış, notlar fotokopiler havada uçuşmuş. Daha sonra sınavın yapılacağı gün
gitmişler bir de bakmışlar, ortada kağıt kalem yok sadece sıra sıra
mikroskoplar.
Hocada başlarında bekliyorken demiş ki, "Bu mikroskaplarda lam'da bir
böceğin bacağı var, sınavınız bacağından böceği tanımak"
Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemiş, hoca dediği dedik. Öğrenciler
mikroskopların başına geçmiş. Ama bir şey yapamıyorlar. En sonunda biri
dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış.
Hoca arkasından seslenmiş "Kimsin ulan sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?"
Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış" Tanısana hadi lan tanısana
kim olduğumu"
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 18 Ekim 2005, 10:33:18
Adamin biri bir gün Ingiltere'ye gezmeye gitmek istemi$. Tabi ingilizce bilmediginden arkada$ina sormu$:
-Yav ben Ingiltere'ye gidince onlarla nasil anla$acagim? demi$.
Arkada$ida:
-Bak konu$tugun her cümlenin sonuna 'ing' koy , onlar senin ne demek istedigini anlarlar, demi$.
Ve adam Ingiltere'ye gitmi$ ve solugu bir cafede almi$. Arkada$inin taktigini uygulamaya ba$lami$ ve garsonu cagirmi$:
-Sen bana bir cay getirebiling? demi$ ve garson $a$kin $a$kin cay getirmeye gitmi$. Garson cayi hemen getirmi$. Adam demi$ ki:
-Bak, ben ne güzel ingilizce konusuyoring degiling? demi$.
Garson lafi yapi$tirmi$:
-Ben Türk olmaying, nah icerdin caying! :lol:  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 18 Ekim 2005, 10:35:11
Osmanli donanmasiyla Venedik donanmasi arasinda sava$ cikmi$. Venedik donanmasinin komutani Andrea Doria imi$. Gözcü Osmanli donanmasinin yakla$tigini fark edince hemen Andrea Doria'ya haber vermi$ :
-Osmanli yakla$iyor.
Andrea Doria sormu$:
-Kaç gemi var?
Gözcü:
-10-20 kadar.
Komutan hemen emir erini cagirmi$ :
-Oglum bana hemen kirmizi gömlegimi getir.
Emir eri $a$irmi$ :
-Nicin komutanim?
Andrea Doria :
-Sava$irken yaralanacagiz. Kan izi belli olmasin ve de askerlerin cesareti kirilmasin diye. Bu arada gözcüden yine ses gelmi$ :
-Efendim 50 kadar oldular. Andrea Doria heyecanlanmi$ ve emir erine tekrar seslenmi$:
-Gömlegi bo$ver. Sen bana kahverengi pantolonumu getir.

heyttt be Osmanlim, insani ne hale sokmu$ :lol:  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: curva55 - 18 Ekim 2005, 18:05:37
OTTOMAN RULEZZ :!:  :wink:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Fecr_55 - 01 Kasım 2005, 13:06:07
Amerikalılar yeni bir uçak geliştirmişler. Ve bu uçağı denemek için Arabistan'a götürürler. Bir Arap pilotunu uçağa bindirirler ve uçak havalanır. Arap pilotu uçağı kullanırken 4 motordan biri patlar.

Göstergelerde "Don't panic. This is American technology" yazısı görülür.

Pilot rahatlar. Daha sonra bir motor daha patlar ve göstergede aynı yazı görülür. Biraz sonra iki motor aynı anda patlar ve hiç motor kalmayınca Arap pilot panikler.

Tam bu esnada göstergelerde "Don't panic. This is American technology" yazısı görülür ve uçak kendi kendine rahat bir şekilde yere iner.

Araplar şaşırır ve kendileri de böyle bir uçak yapmaya karar verirler. Yaptıkları uçağı Amerikalılara denetlemek için bir Amerikan pilotunu uçağa bindirirler. Uçak kalktıktan bir kaç dakika sonra bir motor patlar.

Göstergelerde "Don't panic. This is Arabic technology" yazısı görülür. Bir kaç dakika sonra 2nci motorun patlamasıyla aynı yazı göstergede bir kez daha görünür. Durumu gören pilot:

-"Ulan bizim uçağın aynısını taklit etmişler. Ne taklitçi adam yav bunlar" dedikten sonra kalan 2 motor da patlayınca uçağın kendiliğinden yere ineceğini düşünürken; göstergede su yazıyı görür:

"Don't panic. This is Arabic technology. Please repeat after me; Eşhedu enla ilahe illallah, ve eşhedu..."

:lol:  :lol:
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 02 Kasım 2005, 02:29:57
CERİYAN
> > > > Neriman Hanıma gelen misafir, evin kızını ortalıkta göremeyince
> > > >sormuştu:
> > > > -Ayşe nerede, göremedim?
> > > > Ev sahibi hava akımını kastederek:
> > > > -Geçen gün sizin evde ceriyana kapılmış, hesde yatir içerde.
> > > > Bu söz üzerine misafir hanım öfkeyle:
> > > > -Viyh torpah başıma, bizim evde ceriyan ne arir? Sen de bülirsen
> > > >ki biz kaz
> > > >
> > >lambasi gullanirih!
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 02 Kasım 2005, 02:33:48
DUA
> > > > Erzurumspor yenilirse küme düşecek, berabere kalır ya da yenerse
> > > >ligde
> > > >kalacaktır. Hoca'dan dua etmesini isterler:
> > > > - Hocam bi dua et de takım yensin, heç
> > >degilse berabere galsın.
> > > > Hoca dua eder. Maçın 90 dakikası berabere biter ama Erzurumspor
> > > >uzatmalarda
> > > >bir gol yer ve küme düşer. Taraftarlar:
> > > > -Ne biçim dua ettin" diye Hoca'ya çıkışırlar. Hoca:
> > > > - Ula uşah ben 90 dekke için dua ettim. Ne bülim gavat uzadacah
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: kral55 - 04 Kasım 2005, 14:24:18
Ögretmen sinifta madenleri ve ne kadar degerli olduklarini
anlatiyormus.
Dersin bitiminde çocuklara sormus:
-"Kim hangi madene sahip olmak ister çocuklar?"
Önce David cevap vermis: "Platin, ögretmenim. Onunla kendime bir
Porsche alirdim."
Ardindan Mike cevaplamis: "Altin, ögretmenim. Altinlarimla kendime son
model bir Cadillac
alirdim."
En son Küçük Joe yanitlamis: "Silikon, ögretmenim. Ablamda iki tane
var, kapinin önündeki
arabalari hayal bile edemezsiniz!..."
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: piyanist - 22 Kasım 2006, 17:23:13
:D  :D  :D
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: erkan55 - 01 Ekim 2007, 14:02:33
Adam 80 yaşına merdiven dayamış durumda doktora gider. Doktor muayenesini yaparken bu arada sorar
- Nasılsınız.Hayatınızdan memnun musunuz?
adam
-"Ah doktor bilemezsiniz o kadar mutluyum ki. 20 yaşında bi karım var ve benden 3 aylık hamile."
doktor çok şaşırır ve böyle bi durumu aklı almaz. Adama dönüp derki.
-"size bir hikaye anlatacağım. Adamın biri geyik avına çıkmayı çok seviyormuş." Her gün tüfeğini alır ava gidermiş. Yine bir sabah kalkar ava gitmek için hazırlanır.Yalnız yanlışlıkla tüfeğini alacağına şemsiyesini alır.
Neyse bu adam ormanda ilerlerken aniden önüne bir geyik çıkar. Adam şemsiyesini doğrultur nişanını alır güm geyik yerde. Yaşlı adam tam bu arada
- "Hayır kesinlikle başka biri vurmuş olmalı."
doktorda
-Evet kesinlikle:))
Başlık: Fıkralar..
Gönderen: Tribün_ali - 01 Ekim 2007, 15:09:04
süper fıkra yaş 80 bitmiş iş daha yemez :D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: SaMsUnSpOr 55 - 15 Mart 2008, 21:54:54
Müslüman Erzurumlu

Erzurum'da ermenilerin olduğu dönemde, kurban bayramı. Erzurumlular kurban kesiyorlar, bunu gören ermeninin biri arkadaşına;

- Ben de kurban kesmek istiyorum, der.

- Olur mu saçmalama. Sen müslüman değilsin, kurbanı niye keseceksin ki? diye karşı çıkar arkadaşı.

Tabi ermeni kararlı, gidip bir inek satın alır ve eline bıçağı alıp ineğin başına gelir. Elindeki bıçakla ineği ve kendini kan revan içinde bırakır ama bir türlü ineğin canı çıkmaz. Bunun üzerine ermeninin arkadaşı yanına gelip;

- Ya bu kadar işkence çekeceğine git şu karşıdaki müslüman kahvesine bir tanesinden rica et gelip kessin, der.

Ermeni elinde bıçak üstü başı kan içinde kahveye girer.

- Bir müslüman arıyorum, der.

Kahve halkından biri korkudan "Ca..ca..camiye gittiler, burada müslüman yok" der.

Adam camiye gelir ve içeri girip, " Müslümanlar buradaymış, öyle mi?" der. Cemaatte çıt yok. Sonunda dayanamayıp arkası dönük olan hocayı gösterirler. Ermeni hocanın karşısına dikilir; "Burada tek müslüman sensin heralde". Hoca kanlı bıçağa bakar ve "Çim? Ben?... Bana müslüman diyenin gelmişini geçmişini...."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 20 Mart 2008, 22:14:28
Bir Amerikalı,bir İngiliz ve bir Iraklı kahvede oturmuş çay içiyorlar.

Amerikalı çayını bitirince bardaği havaya firlatmış,silahını çıkarıp bardağa ateş edip parçalamış.

Bizde bardaklar o kadar ucuzdur'ki biz Amerika'da ayni,bardakla iki kere çay içmeyiz

İngilizde bunun üzerine çayını bitirip bardağı havaya fırlatmış ve ateş ederekbardaği parçalamış

Bizim ingiliz kumsallarinda bardak yapacak cam için o,kadar çok kumsal vardir'ki,ayni bardakla iki kere çay içmeyiz.

Bunun üzerine Iraklı da çayını bitirmiş,bardagi havaya firlatmış silahını çekip Amerikalı ve ingilizi vurup öldürmüş.

Bagdat'ta bu ingiliz ve Amerikalılardan o kadar çok varki, biz aynı adamlarla oturup iki kere çay içmeyiz...  ;D ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: esedullah - 05 Nisan 2008, 14:54:14
Napolyon'un Cevabı Napolyon'a esir düşen general şöyle konuştu:
-Siz para için biz ise şerefimiz için savaşıyoruz.
Napolyon'un cevabı hazırdı:
-Doğru herkes kendisinde olmayan şeyler için savaşır
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 11:17:46
Yaşlıca kadın kaldığı otelin merdivenlerinden hışımla inerek resepsiyon
memurunun karşısına dikilip;
-Bu ne rezalet!, diye bağırmaya baslar.
-Dün gece delikanlının biri geç saatlere kadar kapımı yumrukladı durdu ve
ben bütün gayretime rağmen kapıyı bir türlü açamadım...
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 11:18:58
Herşey bitmiş, sigaralar yakılmıştı.
Kız mırıldandı;
-Sevgilim! Artık evlenme zamanımız gelmedi mi?
Delikanlı içini çekti;
-Haklısın, haklısın ama bizi kim alır ki?
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 11:20:29
18 yaşındaki kız, annesine iki aydır hastalanamadığını söyler. Annesi, çok tedirgin olur ve eczaneye bir hamilelik testi almaya gider ve sonuçlar kızın hamile olduğunu gösterir. Anne çıldırmıştır, bağırır çağırır ve 'bunu yapan hangi domuz, bilmek istiyorum' der..

Kız telefon açar ve yarım saat içinde bir Ferrari evin önünde durur, içinden hafif kırlaşmış saçları ve çok pahalı bir elbisenin içinde manyak yakışıklı biri iner ve kapıdan içeri girer.

Anne baba ve kızla beraber otururlar. Adam, 'kızınız durumu anlattı. Kişisel durumumdan dolayı kızınızla evlenemem, ancak tüm sorumluluğu alıyorum' der.

'Eğer bir kız çocuğu doğarsa; annesine bir ev, bir yazlık villa ve 1 milyon dolarlık bir banka hesabı,
Eğer bir erkek çocuk olursa; birkaç fabrika ve bir milyon dolarlık bir hesap,
Eğer ikiz doğarsa; her ikisine de 500 bin dolarlık hesap ve birer fabrika vereceğim.' der.

'Ancak düşük olursa....'
O zamana kadar sessizce bekleyen baba elini dostça adamın omuzuna koyar ve
'O zaman tekrar denersiniz evladım' der...
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 11:21:35
Dünya feministler kongresinde, Amerikan Delegesi Hanımefendi kürsüye gelmiş:
- Geçen yılın kararlarını aynen uyguladım. Eve gider gitmez kocama 'Bundan sonra temiz çamaşır istersen kendi çamaşırını kendin yıka. Işte makine orda..' dedim. Ilk gün bir şey görmedim. Ikinci gün bir şey görmedim. Üçüncü gün bir baktım, makinenin başında sadece kendi çamaşırlarını değil, benimkileri de yıkıyor.

Alman Delegesi söz almış:
- Ben de kararımız gereğince kocama 'Bundan böyle temiz tabakta yemek istiyorsan kendi bulaşığını kendin yıka' dedim... Birinci gün birşey görmedim. Ikinci gün bir şey görmedim. Üçüncü gün baktım, makinenin başında sadece kendininkileri değil, benim bulaşıklarımı da yıkıyor.

Üçüncü konuşmacı bizden, feminist kardeşimiz:
- Türkiye'ye döner dönmez kararımız gereğince kocamla konuştum. Ona dedim ki 'Bundan böyle yemek yemek istiyorsan, kendin pişirmen gerekecek. Işte mutfak orada...' dedim. Birinci gün birşey görmedim. Ikinci gün birşey görmedim. Üçüncü gün sol gözüm biraz açılır gibi oldu, hafiften görmeye başladım ...
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 11:32:18
Kadın gece yarısı uyandıgında kocasının yatakta olmadıgını görür. Kalkıp mutfaga gittiginde kocasını yaslı gözlerle kahve icerken bulur,

-Ne oldu, neyin var; diye sorar.
Adam:
-40 yıl önceki ciktigimiz günleri hatırlıyormusun?; Kadın çok
duygulanır. Demekki kocası 40 yıl önceki yıllarını hatırlayıp, uyuyamamıştır.

-Evet; der duygulu bir sesle. Adam:

-Daha liseyi yeni bitirmiştik ve sen 18'ine girmek üzere idin.;

-Evet; der kadın o günleri hatirlayarak.

- Bir gün annen evde yoktu ben size gelmiştim.Hatirliyormusun?

-Evet!der kadın gulumseyerek.
Adam:
-Annen eve erken gelmişti ve bizi yakalamıştı,hatırlıyormusun?
Kadin;
-Evet; der buruk bir sevgiyle. Kocasının her detayı hatırlamasından memnun ve mutlu.
Adam:
-Annen odasına gitmiş bir silah ile gelip silahi başima dayamış ve ya kizimla evlenirsin yada seni 40 yil hapse gonderirim,daha 18'ine bile basmadı; demişti. Hatırlıyormusun?

-Evet;der kadin gulumseyerek.

Adam daha şiddetli ağlayarak:
-Bugün hapisten çıkıyor olacaktımm !!
;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 11:41:01
Evin hizmetçisi evin hanımından maaşına zam ister.Evin hanımı hoşnutsuz, sebebini sorar.
Hizmetçi:-"3 sebebim var: 1.cisi ben sizden daha iyi ütü yapıyorum."
Evin hanımı kızarak:-"Sana bunu kim söyledi?"
Hizmetçi-"Beyiniz."
Evin hanımı-"2. sebep ne?"
Hizmetçi-"Ben sizden daha iyi yemek pişiriyorum"
Evin hanimi daha da kızarak-"Olamaz senin benden daha iyi pişirdiğini kim söyleyebilir?"
Hizmetçi-"Beyiniz"
Evin hanimi patlarcasına sorar-
"3. sebep neymiş?'
Hizmetçi-"Ben sizden daha iyi sevişiyormuşum"
Evin hanimi köpürerek-"Bunu da mi kocam söyledi?"
Hizmetçi-"Hayır... Bunu bahçıvan söyledi."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 12:26:36
Kız, hayatında ilk defa bir partiye gidecekmiş, annesi o akşam kızına öğüt veriyormuş:
- Kızım bak sen bu partileri bilmezsin. Burada çapkın erkekler olur, seninle yatmak için her şeyi yaparlar. Eğer böyle bir şey olursa ona 'çocuğumuzun adı ne olsun?' diye sor, hemen telaşlanır ve senden uzaklaşır.
Neyse; kız partiye gitmiş. Biraz sonra bir genç, kızı dansa kaldırmış. Dans ederlerken genç, kızı okşamaya, sarkıntılık yapmaya başlamış. Kız hemen:
- Çocuğumuzun adı ne olsun? demiş.
Genç tırsmış ve gitmiş. Bir süre sonra başka bir genç gelmiş. Yine aynı sarkıntılıklar başlamış. Kız yine:
- Çocuğumuzun adı ne olsun? demiş.
Genç yine panik bir şekilde kaçmış. Biraz sonra bir genç daha gelmiş, dansetmeler falan derken yine aynı sarkıntılıklar başlamış. Kız yine:
- Çocuğumuzun adı ne olsun? demiş.
Ama degişen bir şey yok. Daha sonra dışarı çıkıp ıssız bir yer bulmuşlar. Kız yine:
- Çocuğumuzun adı ne olsun? demiş.
Gençte yine bir şey yok. Biraz sonra genç, kızın elbiselerini çıkarmış. Kız yine
- Çocuğumuzun adı ne olsun? demiş.
Gençte yine bir şey yok. Genç, kızla sevişmeye başlamış. Kız:
- Çocuğumuzun adı ne olsun? demiş.
Genç yine sessiz. Bir süre sonra genç işini bitirmiş. Kız yine:
- Çocuğumuzun adı ne olsun? demiş.
Genç kalkmış, prezervatifi çıkarıp bir düğüm atmış:
- Buradan çıkabilirse David Cooperfield olsun!
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 13:40:56
Bülent Ersoy, jüri üyeliği yaptığı Pop Star Alaturka'nın son çekiminde, sivil resmi, kalabalık bir polis ekibiyle korunmuş. Bülent Ersoy'un "Ben koruma talep etmedim" dediği gazeteciler, korumadan sorumlu polislerin şefini bulmuşlar.
Şef, demiş ki.. "Doğrudur, o talep etmedi. Biz kendiliğimizden harekete geçtik. Rahip Santoro vuruldu. Hepimiz Hıristiyan olduk. Hrant Dink vuruldu. Hepimiz Ermeni olduk. Şimdi Bülent Ersoy'u çok iyi korumak zorundayız. Allah ona uzun ömürler versin."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: s_uzunkaya - 10 Nisan 2008, 13:45:04
Tirnaklarini yiyen cocuga annesi yememesi icin karninin siseceni söyler,,ama cocuk dayanamaz yine yer. sonunda annesi cocugun eline lastik eldiven takar.birgün misafirlige giderler ev sahibi hamiledir.bunu gören cocuk dayanamaz gider kadina ben senin karninin neden sistini biliorum der,, kadin utanarak niye diye sorar. cocuk kendinden emin cevap verir: lastiksiz yedin demi? ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: yaman55 - 16 Nisan 2008, 13:42:59
 
BİSİKLET İSTEREM

Diyarbakır'da Şehmus okula gelir, tabii bizim Şehmus ilkokul talebesi, ama her tarafı yara bere içinde, hoca sorar, "Şehmus oğlum ne oldu sana", Şehmus der, "Babam dövmiştir". Hoca sorar, "Niye oğlum", "Valla bilmiyom hocam akşam evde yatıyık biraz sonra babamın sesini duyuyom, Ali uyudun mi ali den ses çıkmiy Veli uyudunmi e veliden de ses çıkmiy Mehmed uyudin mi Mehmedden de ses çıkmiy Şehmus uyudin mi diy, ben de yok buba uyumadım diyrem oda geliy beni doviy."


Bunun üzerine hoca, bak Şehmus bu gibi durumlarda uyumasan da ses etmemek lazımdır der. Şehmus kafa sallar eve gider, ertesi gün okulda Şehmus daha fena dövülmüş olarak gelir. Bunu gören hoca merakla gider yanına ; "Şehmus ne oldi kim yapti" der. Şehmus der ki "Bubam yapmıştır." "Niye Şehmus ne oldi", Şehmus anlatır. "Hocam akşam evde yatıyık biraz sonra yine babam in sesini duyuyom, Ali uyudun mi ali den ses çıkmiy Veli uyudunmi e Veliden de ses çıkmiy Mehmed uyudin mi Mehmedden de ses çıkmiy Şehmus uyudin mi diy, ben de uyumadım ama hiç ses etmedim. Bunun üzerine anam ile bubam bir gıpraşmaya başladiler anlamadım ne oliy biraz sonra anam dedi ki, la ihsan ben geliyom, bubam da haticem ben de geliyom dedi ben de ula nereye gidiyonuz ben de Geliyom dedim... hoca derki; oğlum bunlar anne baba, gider gider gelirler. Sen hiç bozuntuya verme. Uyuyo gibi yap. peki demiş Şehmus. Ertesi gün bir bacak kırık. " Bu sefer ne oldu? " der hoca. Hocam, dediğin gibi yapmişem. Hiç ses çıkarmamişem. En son bubam anamın arkasına geçti, "ben çocuk isterem, ben çocuk isterem!" diye bağırmaya başlayınca; ben de fırsat bu fırsat demişem. Geçtim bubamın arkasına, " Ben de bisiklet isterem !!!! ""
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: US - 20 Nisan 2008, 12:25:20
Alıntı yapılan: slazenger - 10 Nisan 2008, 13:45:04
Tirnaklarini yiyen cocuga annesi yememesi icin karninin siseceni söyler,,ama cocuk dayanamaz yine yer. sonunda annesi cocugun eline lastik eldiven takar.birgün misafirlige giderler ev sahibi hamiledir.bunu gören cocuk dayanamaz gider kadina ben senin karninin neden sistini biliorum der,, kadin utanarak niye diye sorar. cocuk kendinden emin cevap verir: lastiksiz yedin demi? ;D


cok komıkkk yaaa ..
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: US - 02 Mayıs 2008, 16:10:07
beyler bildiginiz fıkralar varsa yazın gülelim biras..
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Recep - 02 Mayıs 2008, 23:20:05
Barda, içki bardağına dalgın dalgın bakan bir adam oturuyordu. Neredeyse yarim saattir bu durumu değişmemişti. Derken, kavgacı görünüşlü, azman bir kamyon sürücüsü bardan içeri girip adamın yanına tünedi, adamın elinden içki bardağını alıp bir dikişte dikleyiverdi.

Zavallı adam ne yapacağını bilemeyip birden ağlamaya başladı.

Bunu gören azman kamyon sürücüsü insafa gelip,

"Hey, kes sunu, Sadece saka yaptım, sana başka bir içki ısmarlayacağım, hiç böyle ağlayan bir erkek de görmedim" dedi.

Zavallı adam cevaben:

"Hayır, hiçte düşündüğün gibi değil. Bugün hayatimin en berbat günü galiba. İlkin uyuyakalmışım ve isime geç kaldım. Patronun ters günüymüş, kudurdu ve beni isten kovdu. Üzgün dargın binayı terk ederken, arabamı aradım ancak park ettiğim yerde değildi, çalınmıştı. Polise gidip durumu anlattım anacak bir şey yapamayacaklarını söylediler. Eve dönmek için bir taksi cevirdim, taksiden inip eve girmek üzereyken cüzdanımı ve tüm kredi kartlarımı takside düşürdüğümü fark ettim. Gözden kaybolmakta olan taksiye bakakaldım. Eve girdim, o ne?, karim yatakta bahçıvanımızla sevişmiyor mu ! Hırsla oradan ayrılıp bu bara geldim. Hayatıma son vermeyi intihar etmeyi düşünüyordum. Birden sen çıkageldin ve benim zehirimi içtin."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Recep - 02 Mayıs 2008, 23:27:24
Bir rahibe günah çıkartmak için rahibin yanına gidiyor. Rahibe:

-Benim hayatımda bir erkek var, ama o..... ******nun teki diyor.

Rahip soruyor:

-Neden ona o.... ****** diyorsun?

-Çünkü o benim yanağımı okşayıp, beni öpüyor.

Rahip, rahibenin yanağını okşamış ve öpmüş sonra sormuş:

-Böyle mi?

-Evet!

-Bu ona o..... ****** demeni gerektirmez kızım!

-Ama o benim elbiselerimi çıkartıp vücudumu da okşayıp öpüyor.

Rahip rahibenin elbiselerini çıkartmış ve bir süre sevişmişler. Sonra rahip yeniden sormuş: -Böyle mi?

-Evet!

-Ama bu da ona o..... ****** demeni gerektirmez.

-İyi de peder, sonra bir güzel beceriyor beni.

Rahip bunun üstüne rahibeyi beceriyor ve tabii ki soruyor;

-Böyle mi?

-Evet diyor yeniden rahibe.

Rahip:

-Bu da ona o..... ****** demen için yeterli sebep değil.

Rahibe bu sefer bağırıyor:

-Ama o AİDSliymiş.

-Vay o..... ******!
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: veis - 03 Mayıs 2008, 08:19:42
vay vay vay
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: US - 08 Mayıs 2008, 18:26:58
 ;D ;D ;D ;D ;D ;D ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Recep - 09 Mayıs 2008, 07:25:31
Uc bayan ve uc erkek is icabi trenle bir seyahate cikmalari gerekir. Tren garina giderler. Uc bayan 3 bilet aldigi halde erkekler
tek bilet alir. Bayanlar bunun sebebini sorduklarinda erkekler "bekleyin ve gorun" derler.
Trene binerler ve tren hareket ettikten bir sure sonra uc erkek kalkip hep beraber trenin tuvaletine girerler. Biraz sonra konduktor
gelir ve uc bayandan uc bileti alir. Tuvaletin onunden gecerken kapiyi tiklatip,
"bilet lutfen," der. Kapi acilir ve bir el bileti uzatir. Bayanlar bunu gorurler. Taktigi kapmislardir. Donus yolculugu icin yine gara
giderler. Bayanlar bu sefer tek bilet almislardir. Erkekler ise hic bilet almaz. Bayanlar yine sasirip sebebini sorduklarinda Erkekler
yine bekleyip gormelerini soylerler. Bir sure sonra yolculuk baslar. Once bayanlar kalkip tuvalete girer. Ardindan da erkekler
karsisindaki tuvalete. Konduktorun gelmesine yakin bir erkek cikip karsi kapiyi tiklar ve
"bilet lutfen," der.
Acilan kapidan bir el bileti uzatir. Bileti alan erkek diger tuvalete geri girer!..
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Recep - 09 Mayıs 2008, 07:27:34
Doktorlar
Bir İngiliz doktor diyor ki : Tıp bilimi bizde öyle ilerledi ki, biz bir adamın beynini alırız ve başkasına koyarız ve onu altı haftada iş arayacak hale getiririz.

Alman doktor diyor ki : Bu hiç birşey değil; biz bir adamın beynini çıkarırız ve başkasına koyarız ve onu dört haftada şavaşa hazır hale getiririz.

Amerikalı doktor da diyor ki ; Beyler siz çok geridesiniz. Biz Teksastan bir beyinsizi aldık ve beyazsaraya koyduk. Şimdi ülkenin yarısı iş arıyor, yarısı da savaşa hazırlanıyor.
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: US - 10 Mayıs 2008, 18:42:53
 ;D ;D ;D ;D ;D ;D ;D ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 16 SS 1965 - 01 Haziran 2008, 20:03:59
buda benden

                        Sosis Fabrikası

Babası çocuğuna güzel bir iş kurmak için paçaları sıvamış. Ancak oğlan salak olduğu için hiç bir işi beceremiyormuş.Babası ona ne is bulduysa hepsini elini yüzüne bulaştırmış berbat etmiş. En sonunda babası tam otomatik bir sosis fabrikası kurdurmuş. Çocuğunu elinden tutup, bari işi öğrensin diye hemen fabrikadaki bir sosis makinesinin başına götürmüş.
- "Bak oğlum" demiş. "Buradan böyle öküzü yolluyorsun... aha diğer taraftan sosis olarak çıkıyor, bu kadar basit anladın mı?". Çocuk dinlemeden başını sallamış, sallamış ta... sonra babasının yüzüne salak salak bakmış ve;
- "peki buba, buradan sosisi goysak, öteki taraftan öküz olarak çukar mu ?" diye merakla sormuş. Babası hemen cevaplamış:
- "Maalesef evladım, o teknoloji bir tek senin ananda var..."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 16 SS 1965 - 01 Haziran 2008, 20:05:03
                    43 Oyun Eksikti Hani


Becky ve Sam 50'nci evlilik yıldönümlerini kutluyorlardı. Sam birden soruverdi: "Sevgilim, bu elli yıl içinde beni hiç aldattın mı?.." "O da nereden çıktı?" diye sinirlendi Becky.. "Cevabı da öğrenmek istemezsin herhalde ?.." "İsterim" dedi Sam.. "Lütfen anlat, ne olur?.." "Madem öyle" dedi Becky, "Üç kez aldattım seni.." "Üç kez öyle mi?.. Kimlerdi onlar?.." "İlki" diye anlatmaya başladı Becky, "Hani sen 30 yaşındaydın ve kendi diş kliniğini kurmak istiyordun ama hiçbir banka sana kredi açmıyordu. Sonra bir banka yöneticisi eve geldi, hiçbir şey sormadan tüm kağıtları imzaladı ve sen en modern araçları getirebildin." "Ooo Becky.. Benim için kendini feda ettin ha.. Benim sevgili karım!.. Peki ikincisi.." "Hani 50 yaşında felaket bir kalp krizi geçirmiştin.. Çok kritik bir bye
-pass ameliyatı geçirmen gerekiyordu da, hiçbir doktor sana el süremiyordu.. Her an ölebilirdin. O sırada Dr. Bakey onca yoldan kalktı geldi. Ameliyatını yaptı, seni hayata döndürdü.." "Ah benim sevgili karım.. Hayatımı kurtarmak için kendini bir kez daha feda ettin öyle mi?.. Hiç kimsenin böyle harika bir eşi olamaz. Böyle bir şey yapman beni ne kadar sevdiğini gösterir. Üçüncü peki?.." "Hatırlıyor musun, yıllar önce Diş Hekimleri Odası Başkanı olmayı fena halde istiyordun ve 43 oyun eksikti hani ?.."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 34 SS 1965 - 02 Haziran 2008, 01:56:07
garıban asker bırlıkde agacın altında oturuken
allaha mektup yazmıs;
ey allahım hıç kımsem yok bana para yollayan halımı soran yok su garıban kuluna para yolla ne olursun demıs bu aralar 250 lıra cok ısıme yarar demıs carsıya cıkcam demıs ne olursun allahım demiş ve postaya vermıs,
mektubu okuyan komutan durumu dıger komutanlara ızah etmıs komutanlar kendı aralarında 200 lıra toplayıp askere yollamıslar ,
askere ılk defa mektup gelmıs mektubun ustunde allahdan sevgılıne kuluna yazıyormus mektubu acan asker 200 lırayı gormus tekrar allaha mektup yazmıs allahım benı cok mutlu ettın su garıban askerıne acıdın para yolladın ama ben sana baska adres vereyım sen parayı oraya yolla bu o.ç komtanlar mektubun ıcınden parayı yurutuyorlar demıs..
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 02 Haziran 2008, 12:06:31
Temel Cemal'e anlatıyormuş:
- Bi herif bana çok sempatiksiniz dedi.
- O ne demektir?
- Pek de pilmeyrum ama, her ihtimale karsi furdum oni. ;D ;D ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 02 Haziran 2008, 12:12:30
Bir gün 3 karadenizli haydarpaşa tren istasyonuna gelirler.
ilk trenin kaçta olduğunu öğrenmek için görevliye soru sorarlar.görevli ilk tren saat 5'te der.ve bu üç arkadaş bir cafeye gidip trenin gelmesini beklerler.
çaydı;muhabbetti derken muhabbet baya koyulaşır.temelin aklına birden bire tren gelir.

- "hey.garson hesabı getir" derken hep birlikte koşarlar.

bakarlar ki tren uzaklaşmış gidiyo.görevliye bi daha ki trenin kaçta kalkacağını sormuşlar.görevli 6 diyince yine aynı cafeye gidip muhabbet etmeye başlamışlar.ilk seferki gibi yine muhabbet baya koyulaşmış.dursun birde bakmışki saat 6 yı 1 geçiyor.hemen istasyona koşmuşlar.tren kaçmış.

bi daha ki tren 7 deymiş.yine aynı cafe ye gidip takılmışlar.yine konuşurken cemal saate bi bakmış saat7 ye 1 var.üçü birden koşarken tren tam harekete başlarken dursun ve cemal trene biner.temel ise koşarken düşer.temel yerde kahkahalar atarak gülmeye başlar.görevlide azda olsa temeli tanıdığı için:

- "oğlum aptalmısın arkadaşların gitti sen kaldın".temel ise bir ara gülmesini durdurup
- "onlar beni yolcu etmeye gelmişlerdi" der.

Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 16 SS 1965 - 03 Haziran 2008, 23:34:58
100 öpücük
Yurt dışınnda yaşayan adam karısına bir mail gonderiyor: Sevgili karıcığım, bu ay maaşımdan sana para gönderemiyorum, onun yerine 100 öpücük gönderiyorum. Sen benim bir tanemsin. Kocan Allen

Karisi da ona cevap veriyor,

Sevgili askim,
Gonderdigin 100 öpücük için tesekkür ederim. Masraflar söyle;
1- Sütçü bir aylik süt için 2 öpücügü kabul etti,
2- Elektrikçi 7 öpücükten sonra anlasmaya razi oldu,
3- Evsahibi kira için hergün 2-3 defa ugruyor,
4- Bakkal sadece öpücüge razi olmadi, ona ilave baska seyler de verdim,
5- Diger masraflar toplam 40 öpücük...

Beni lütfen merak etme, daha 35 öpücük bakiyem var ve bu ayi
çikarabilirim.
Gelecek ay için de ayni yönde mi plan yapmaliyim? Lütfen bilgi ver.

Sevgili karin Josephine
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 16 SS 1965 - 03 Haziran 2008, 23:37:17
                        Bavulunu Hazırla
Adam elindeki son parayla kumar oynamaya karar verip LasVegas`ın yolunu tutar ve inanılmaz bir talih: tam 3 milyon dolar kazanır.

Hemen otel yönetiminin kendisine açtığı kral dairesinden karısına telefon eder:

- "Evde misin?"

- "Evet kocacığım."

- İyi, hemen bavulunu hazırla. Kumarhanede tam 3 milyon dolar kazandım."

- Kadın sevinç dolu bir çığlık atar:

- "Ay harikasın!!

Hemen hazırlanıyorum..

- Peki ama nereye?

- Paris,

- Karayipler?

Adam cevap verir:

- "Umrumda değil. Sadece eve döndüğümde çoktan gitmiş ol."

Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 16 SS 1965 - 03 Haziran 2008, 23:41:05
                     Sınav Sorusu

Biyoloji dersinden yapılacak sınav için sınıftaki herkes acayip çalışmış, notlar fotokopiler havada uçuşmuş. Daha sonra sınavın yapılacağı gün gitmişler bir de bakmışlar, ortada kağıt kalem yok sadece sıra sıra mikroskoplar. Hocada başlarında bekliyorken demiş ki, "Bu mikroskoplarda lam'da bir böceğin bacağı var, sınavınız bacağından böceği tanımak" Tabi hemen itirazlar, ama fayda etmemiş, hoca dediği dedik. Öğrenciler mikroskopların başına geçmiş. Ama bir şey yapamıyorlar. En sonunda biri dayanamamış, kapıyı çarpıp çıkmış. Hoca arkasından seslenmiş :

''Kimsin ulan sen, kapıyı çarpıp çıkıyorsun?" Kapı hafifçe aralanmış ve bir bacak uzanmış :
"Tanısana hadi, tanısana kim olduğumu
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 16 SS 1965 - 03 Haziran 2008, 23:53:39
Mahvolurdum

Üçüncü köprü ihalesini Japon, Amerikan ve Kayseri'li Türklerden oluşan bir konsorsiyum almış. Köprüyü inşaa etmişler tam açılışın yapılıp kurdelanın kesileceği an köprü büyük bir gürültüyle çökmüş. Japon 'gitti tüm emeklerim mahvoldu kumlarım' diye yakarıp harakiri yapmış. Amerikalı 'gitti tüm çeliklerim, tonlarca çelik yıkıldı' diyerek çıkartmış tabancasını ve intihar etmiş. Tüm bunları izleyen Kayserili müteahhit de derin bir oh çekerek yanındakilere seslenmiş 'lan iyi ki hiç çimento koymamışım ha, mahvolurdum bunlar gibi.'
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: 34 SS 1965 - 04 Haziran 2008, 01:50:05
temel ıle durdun bırgun fransada opera ızleme gıtmısler
sahneye pıyanıst cıkmıs
temel-vay laz usagı nasulsun demıs
pıyanıstten ses cıkmaıs
temel-la laz usagı neden bakmaysun demıs
pıyanısten yıne ses cıkmamıs
temel-la dursun bu laz usagunun g.tu kalmıs baksana bızı tanımamazlıkdan geli demiş
piyanıs dayanamamıs
ula sız benım laz oldugummi nerden anladunuz o kadar burnima estetik yaptırdum demıs
temel-la laz usagu dunyanın neresınde gorulmus pıyanıstın pıyanoyu kendıne cektuğu
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 07 Haziran 2008, 01:32:59
Bir futbol fanatiği adam birgün arkadaşının yanına gider. Arkadaşı ise ölüm döşeğinde azraille boğuşuyor. Adam perişan arkadaşına der:
-Bana bir iyilik yap ve öbür tarafa gittiğinde orda da futbol var mı yok mu diye haber ver. Arkadaşı tamam der. Adam öldükten iki hafta sonra fanatik arkadaşını odasında ziyaret eder. Adam arkadaşının hayaletini görünce şaşkınlıkla kalkar. Ölü arkadaşı :
-Sana bir iyi bir de kötü haberim var, ilk önce hangisini söyleyim? der.
Arkadaşı :
-"İyi haberden başla".
-"İyi haber her Çarsamba arkadaşlarla maç yapıyoruz. Kötü haber ise, bu Çarşamba kalede sen varsın!"  ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 07 Haziran 2008, 01:40:42
SİZ ÇİNLİMİSİNİZ

Adamın biri yolda giden başka birine koşarak yetişir ve afedersiniz, size
birşey sorabilir miyim? der buyrun sorun
"Siz Çinli miydiniz? hayır afedersiniz der birkaç adım
sonra aynı adam yetişerek gene sorar:
afedersiniz, size birşey sorabilir miyim? der buyrun sorun
"Siz Çinli miydiniz? hayır, kardeşim nerden çıkarıyorsun?
afedersiniz der birkaç adım sonra aynı adam
yetişerek gene sorar: afedersiniz, size birşey
sorabilir miyim? der
buyrun sorun Siz Çinlimiydiniz?
Adam bu sefer sinirlenir, "Eee, yeter be, çinliyim, varmı diyeceğin?
       "Hiç benzemiyorsunuz da!!!! ;D ;D ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: yaman55 - 15 Haziran 2008, 11:18:51
Soguk bir kis aksami, MacDonalds'in kapisindan iceri yasli bir amcayla teyze girmisler, bir masaya oturmuslar. Derken amca, kasaya gidip 1 hamburger, 1 buyuk boy patates ve bir buyuk Cola almis. Elinde tepsiyle masaya dönmüs, hamburgeri ikiye bolerek yarisini teyzenin önüne koymus, sonra bütün patatesleri tek tek sayarak onlarin da yarisini teyzeye vermis, sonra Cola kutusunu da ortaya koymuş,

önce bir yudum kendisi iciyor sonra da teyze bir yudum aliyormus.
Herkes "ne tatlilar, iki tonton buraya gelmisler, bir kisilik yemegi ikisi yiyorlar zavalliciklar"  diye onlari izliyormus. Derken bir de bakmislar ki teyzenin onunde hamburgerle, patatesler oldugu gibi duruyor, kocasinin afiyetle yemek yiyisini seyrediyor, arada bir de Cola'dan bir yudum aliyormus. Sonunda orda calisanlardan biri dayanamamis, yanlarina gitmis;

-"affedersiniz, ben sizi izlemekten kendimi alamadim lutfen izin verin size bir menu kendim ismarlayayim."
Yasli amca;  "tesekkur ederiz ama biz halimizden memnunuz.
60 yildir evliyiz ve herseyimizi iste boyle paylasiriz" demis. Bunun uzerine genc adam teyzeye donmus; "peki ama teyzecigim, siz neden hamburgerinizi, patateslerinizi yemiyorsunuz, neyi bekliyorsunuz?.."

-Yasli teyze yanit vermis;

- "disleri!.."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: kumkoylu ahmet - 20 Haziran 2008, 13:07:15
adamin biri varmis SAMSUNa gidiyomus....

o gidis o gidis......
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: kumkoylu ahmet - 23 Haziran 2008, 12:44:59
Alıntı yapılan: slazenger - 10 Nisan 2008, 13:45:04
Tirnaklarini yiyen cocuga annesi yememesi icin karninin siseceni söyler,,ama cocuk dayanamaz yine yer. sonunda annesi cocugun eline lastik eldiven takar.birgün misafirlige giderler ev sahibi hamiledir.bunu gören cocuk dayanamaz gider kadina ben senin karninin neden sistini biliorum der,, kadin utanarak niye diye sorar. cocuk kendinden emin cevap verir: lastiksiz yedin demi? ;D



Mukemmel yaaaaaaaaaaaa
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Recep - 29 Haziran 2008, 23:25:24
yasli ve zengin bir adamin hepsi birbirinden zeki 3 oglu varmis. birgün amansiz bir hastalikla yataga düşen yasli adam verasetini açiklamak için ogullarini yanina çagirmis.
- ogullarim benim vaktim geldi artik, ecel kapida. ben ölünce tabi ki mallarimin hepsi sizin ve siz çok zekisiniz ama siz mallarimi bölüseceksiniz diye birbirinize düsmemeniz için sehrin kadisina gidin. o kadiya benim selamimi söyleyin o size mirasinizi bölüstürür.
ve adam ölür ogullari da babasinin istegi üzerine kadiya gitmek için yola düserler. tabi yesillik yerlerden, gölden, yagmurdan, çamurdan felan geçerler.
derken önlerine bi adam çikar ve bizim 3 biradere sorar;
- efendiler ben devemi kaybettim siz yolda bir deve gördünüz mü? der.
büyük kardes sorar;
- tek gözü kör müydü
adam "evet" der.
ortanca kardes sorar;
- kuyrugu kesik miydi
adam "evet" der
küçük kardes sorar;
- bir ayagi topal miydi
adam ona da "evet" der.
bu sorulardan sonra 3 birader devesini kaybeden adama biz senin deveni görmedik derler. adam birden sinirlenir. "yaa nasil olur. hem bütün
özelliklerini bildiniz hem de görmedik diyorsunuz. bende sizinle beraber gidecem ve gittiginiz yerdeki kadiya sizi sikayet
edecegim" der.
biraderlerde "olur gel" derler.
ve sonunda kadinin yanina varirlar, huzuruna çikarlar. 3 birader der ki;
- efendim bizim babamiz vefat etmeden önce mirasi bölüsmemiz için size gelmemizi söylemisti. biz de bu yüzden geldik. kadi devesini kaybeden adama
döner ve; -sen niye geldin. der adam da : efendim ben devemi kaybettim. yolda bunlari gördüm. onlara devemi gördünüz mü dedim onlarda devemin bütün özelliklerini bildikleri halde görmedik dediler. ben bunlardan süpheliyim der.
kadi biraderlere döner ve sorar:
- sen nerden bildin tek gözünün kör oldugunu.
- efendim, yolda gelirken yesillik yerden getik. baktim ki yesilliklerin hep bi tarafindan yenilmis öbür tarafina yanasmamis bile. tek gözünün kör oldugunu oradan anladim.
- peki sen nerden bildin kuyrugunun kesik oldugunu.
- efendim, yolda gelirken deve pisligi gördüm. devenin pislikleri hep daginik düsmüs. halbuki kuyrugu olsaydi hep toplu düserdi. oradan bildim
kuyrugunun olmadigini.
- peki sen nerden bildin bi ayaginin topal oldugunu.
- efendim, gelirken gölden getik. baktim ki devenin 3 ayaginin tam izi bir de yarim ayak izi var. tek ayaginin topal oldugunu oradan anladim.
kadi devesini kaybeden adama döner ve "kardesim bunlar senin deveni görmemisler" der. kadi o adami gönderir ve düsünür "ulan bunlar benden zeki
ben bunlara nasil miras bölüstürecegim. neyse ben bunlara bi ziyafet vereyim sonrada kapi arkasindan dinleyeyim bakalim ne konusuyorlar" diye düsünür ve
bizim 3 biraderi evine götürür hanimina güzel bi ziyafet hazirlattirir yemek gelir ve kadi "siz yemeginizi yiyin ben bi yere varip gelecegim" der ve kapi
arkasina geçer.
büyük kardes der ki;
- yaa kuzu çok iyiymiste, keske köpek emmeseydi.
kadi sasirir.
ortanca kardes der ki;
- yaa sarap iyiymiste, keske mezar topragindan yapmasalardi.
kadi iyice sasirir.
küçük kardes de der ki;
yaa kadı; iyiymiste, keske **** olmasaydi.
kadi bu lafi duyar duymaz gelenlerin zeki oldugunu düsünerek hemen arastirmaya gider.
kuzuyu aldigi adama "bu kuzu ne emdi" diye sorar.
adamda "kuzunun annesi öldüydü ben de kapinin önünde yatan köpege emzirttim" der.
daha sonra sarabi aldigi adama gider ve "bu sarabin topragi nerden" diye sorar. adamda "valla bizim burada en güzel toprak mezarlikta var, ben de
mezar topragindan yaptim" der.
kadi "ulan bunlar ikisinide bildi" diye düsünerekten annesinin yanina gider ve "anne ben **** miyim " diye sorar. annesi de "oglum hatırlamzsın sen
küçükken ormanda sana oduncu tecavüz etmişti" der.
kadi bu saskinliklar içinde bizim 3 biraderin yanina gider ve baslar sormaya.
büyük kardese;
- söyle bakalim kuzunun köpek emdigini nerden bildin.
- nerden olacak. bak kuzunun budunun bu kenarinda yag olmaz. ama köpegi emdigi için burada yag var.
ortanca kardese;
- söyle bakalim sarabin mezar topragindan oldugunu nerden bildin.
-nerden olacak. içiyorum içiyorum zevk yerine keder veriyor.
ve küçük kardese sorar;
- söyle bakalim sen benim **** oldugumu nerden bildin.
- nerden olacak, **** olmasan evin girişe fener bayrağı asmazdın
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 10 Temmuz 2008, 15:19:19
Aydın'ın köylerinden birinde köylüler her zamanki gibi oturmuş TV seyrediyorlarmış. O sırada TV'de Ecevit çıkmış. Mustafa abi onu görünce az ekmeğimi yemedi zamanında şimdi bi hal hatır sorduğu yok demiş.
Köylüler atma Mustafa abi demişler.
Mustafa abi de inanmıyorsanız gidelim size göstereyim demiş. Köylüler atlamışlar bi otobüse tutmuşlar Ankara'nın yolunu. TBMM'nin önünde beklerlerken Ecevit çıkmış dışarı Mustafa abiyi görünce hemen gelmiş yanına elini öpmeye kalkışmış. Nasılsın abicim kusura bakma işler yoğun sana gelemiyoruz demiş. Köylüler şaşırıp kalmışlar.
Sonra bi gün yine kahvede TV seyrederlerken o zamanki cumhurbaşkanı Demirel çıkmış TV'ye Mustafa abi yine aynı şeyleri söylemiş. Köylüler Ecevit belki akrabasıdır bunu da tanıyacak değil herhalde diye yine tutmuşlar Ankara'nın yolunu. Yine Demirel mustafa abi'yi görünce elini öpmeye kalkmış. Köylüler mustafa abiye büyük saygı duymaya başlamışlar.
Derken bi gün TV'ye dönemin ABD başkanı Clinton çıkmış. Herkes susmuş Mustafa abiye bakmış. Mustafa abi yine elimde büyüdü diye başlamış konuşmaya. Köylüler yuh artık o kadarda olamaz demişler.
Toplanıp borç harç ABD'ye gitmişler. Beyaz Sarayın önüne geldiklerinde korumalar sadece mustafa abinin içeri girmesine izin vermişler. O da köylülere siz aşağıda bekleyin biz size balkondan el sallarız demiş. 10-15 dakika sonra balkonda iki kişi belirmiş. Köylüler suratları tam seçemiyorlarmış. O sırada oradan geçmekte olan Micheal jordan'a senin boyun uzun şu balkonda el sallayan kim bi bakıver demişler.
jordan bi süre bakmış sonra:
"valla el sallayanı bilmiyorum ama yanındaki bizim mustafa abi"  ;D ;D ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: adanademirspor - 10 Temmuz 2008, 15:55:19
Benzin

Ankara'da, adamin biri isine giderken birden
anormal bir
trafigin icine duser, ama trafik bir milimetre bile
kipirdamamaktadir. Bir sure sonra arabasinin yan
camina
birisinin
tikladigini gorur ve camini acar....
-Ne var, ne olmus acaba???
-Teroristler Tayyip Erdogan'i

yakaladilar....Eger 1 milyar YTL
verilmezse uzerine benzin dokup yakacaklarmis!
-Yaa

-iste onun icin herkesten biraz yardim
topluyoruz.

-Insanlar ne kadar veriyor ortalama olarak?
-Valla, yaklasik olarak 5′er litre...!!!

Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: adanademirspor - 10 Temmuz 2008, 15:56:00
trabzondan bir resimle veda ediyorum size :)))

http://byfiles.storage.live.com/y1pJf0eqKRdu2HJPB42Yar5OtYfvGgKsYQiAX4FpllsYqhaFTPYUsAGg4l7zyxzetoNaAOIFLYme4M
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: körfez55 - 10 Temmuz 2008, 16:14:38
Alıntı yapılan: adanademirspor - 10 Temmuz 2008, 15:56:00
trabzondan bir resimle veda ediyorum size :)))

http://byfiles.storage.live.com/y1pJf0eqKRdu2HJPB42Yar5OtYfvGgKsYQiAX4FpllsYqhaFTPYUsAGg4l7zyxzetoNaAOIFLYme4M


şaşırmadık kardeş.onların her zamanki hali :)
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 19 Temmuz 2008, 19:44:44
 1 DOLAR

Amerika'da bir fuar açılmıştı.Fuarda zencileri beyaza dönüştüren bir makine tanıtılıyordu.Denemek 10 dolardı.

İki zenci fuarı gezerken bu makinayi gördüler ve denemeye karar verdiler.Birinin 11 doları diğerinin ise 9 doları vardı.9 doları olan, arkadaşına dönüp:
_Sen 1 dolarını bana ver.Gidip birlikte beyaz olalım,dedi.
Arkadaşı ise:
_Dur! Önce ben gireyim, deneyeyim.Eğer memnun kalırsam sana 1 doları veririm,sende beyaz olursun,diye karşılık verdi.Anlaştılar.Zenci gidip makineye girdi ve bir süre sonra beyaz olarak çıktıDışarıda kalan zenci,duruma çok sevinmiş olarak arkadaşının yanına gidip:
_Hadi, dedi.1 doları ver , ben de beyaz olayım.
Diğer arkadaşı ise:
_Hadi ordan pis zenci!
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 19 Temmuz 2008, 19:52:52
Bir gün temel ve  karısı fadime uçakla yolculuk yapıyormuş
Uçak birden sallanınca fadime yan koltukta ki temeli dürtmüş
Ula temel uçak düşi demiş.
Temel; Düşerse düşsün babanın malimidur demiş  ;D
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: yaman55 - 11 Mart 2009, 20:44:16
Ateist bir adam bir gün ormanda geziyor ve etrafindaki güzelliklere
bakiyormus. "Evrim ne güzellikler yaratiyor!" diye düsünüp mest
oluyormus.
Birden arkasinda kocaman bir ayi belirmis ve onu kovalamaya
baslamis.Adam
bütün gücüyle kaçiyormus ama her arkasina bakista ayinin daha yaklasmis
oldugunu fark ediyormus. Dakikalarca süren bir kaçisin sonunda adamin
ayagi
yerdeki dala takilmis ve düsmüs; ayi adamin üzerine atlamis, pençesini
kaldirmis.
Tam vurmaya hazirlanirken adam "TANRIM!!!" diye bagirmis. Bir anda zaman
durmus, ayi donmus, ormandaki nehir bile akmaz olmus.
Bir anda orman kararmis ve gökyüzünden bir isik huzmesi adamin
üzerinesparlamis.
Çok derinden gelen ilahi bir ses adama: "Yillarca bana inanmadin, yaradilisi
kozmik bir kazaya bagladin, sana bu durumda yardim etmemi mi
istiyorsun?
Seni sevgili bir kulum mu saymaliyim?" demis. Adam utanç içinde:
"Biliyorum bunca yildan sonra dindar biri olmayi istemem haksizlik, ama
belki AYIYI dindar yapabilirsiniz." demis. Ses: "Peki." diye karsilik
vermis
ve isik kaybolmus. Nehir tekrar akmaya baslamis. Her sey eski haline dönmüs.
Ayi önce pençesini indirmis, sonra iki pençesini de göge dogru
çevirmis, ve
konusmaya baslamis:
"Tanrim, senin rizkinla orucumu açiyorum, hamdolsun verdigin
nimetlere."
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: Sempatik Bengülü - 15 Mart 2009, 00:29:05
Terk edilirsen iyi fikir :P


Deniz aşırı bir ülkede askerliğini yapmakta olan John bir gün sevgilisinden bir mektup alır.
Sevgilisi artık ondan ayrıldığını bildirmekte ve fotoğrafını geri
göndermesini istemektedir.
John çok kızar. Arkadaşlarından eski kız arkadaşlarının fotoğraflarını
toplar.
Hepsini paket yapar ve sevgilisine gönderir.
Pakete birde not iliştirir;
" Kusura bakma, hangisi olduğunu çıkaramadım. Lütfen kendi fotoğrafını al ve kalanını geri gönder!"
Başlık: Ynt: Fıkralar..
Gönderen: guvener55 - 16 Nisan 2009, 02:57:37
temel bigün kilisenin önünden geçiyormuş.içerde evlenme töreni varmış.kapıdaki adam sormuş;
- uşağuum! de bakayım bana kim evleneyi ha burda
adam yabancı olduğu için temelin dediklerini anlamaz;
-i dont know(bilmiyorum)
der.
ertesi gün temel yine aynı kilisenin önünden geçer.bu sefer cenaze töreni vardır.yine aynı adama sorar;
-la uşağum.kim öldi??
adam yine temele;
- i dont know der
temel bir iç çekerek;
-zavalli i dont know dün evlendi bugün öldi ;D ;D