Samsun'un Gururu, Türk Güreş Efsanesi; Yaşar Doğu

Başlatan mehmet yılmaz, 11 Ekim 2006, 18:59:23

« önceki - sonraki »

berusa55

Yaşar Doğu'nun Heykeli Parka Dikildi

İlkadım Belediyesi tarafından yaptırılan, dünya ve olimpiyat şampiyonu efsanevi güreşçi Yaşar Doğu'nun heykeli, adını taşıyan parka dikildi.



İlkadım Belediyesi tarafından yaptırılan, dünya ve olimpiyat şampiyonu efsanevi güreşçi Yaşar Doğu'nun heykeli, adını taşıyan parka dikildi.

İlkadım ilçesi Yaşardoğa Mahallesi'ndeki Yaşardoğu Parkı'nda düzenlenen açılış törenine, İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş, Kavak Belediye Başkanı Şerif Ün, Yaşar Doğu'nun oğlu Prof. Dr. Gazanfer Doğu, Kavak Dernekler Federasyonu Başkanı Opr.Dr. Yılmaz Karagöz, Yaşardoğu Mahallesi Muhtarı Ahmet Kutlu, belediye meclis üyeleri, partililer ve vatandaşlar katıldı. Halk oyunları gösterisi düzenlendi. Açılış töreninde Yaşar Doğu'nun oğlu Prof. Dr. Gazanfer Doğu yaptığı konuşmada, "Bu millet ona sevgi besledi ve hak ettiği itibarı verdi. Bugün bu açılış bunun bir göstergesidir" dedi.

İlkadım Belediye Başkanı Necattin Demirtaş ise"Türk gibi kuvvetli sözünü dünyaya yayan, Türk'ü tanıtan Yaşar Doğu'nun adını taşıyan mahalle ve adını taşıyan parka heykelinin olmasının gerektiğine inanmıştık. Allah bunu bize nasip etti. Mahalle Yaşar Doğu Mahallesi, parkın adı Yaşar Doğu Parkı. Adını taşıyan mahalleye ve parka Yaşar Doğu'nun heykelini dikmekten son derece mutluyuz" diye konuştu.

Başkan Demirtaş, konuşmasında ilçede yaptığı hizmetleri ve bundan sonra yapmayı planladığı hizmetleri de anlattı. Açılışta Kavak Dernekler Federasyonu Başkanı Opr. Dr. Yılmaz Karagöz ve Yaşardoğu Mahallesi Muhtarı Ahmet Kutlu da birer konuşma yaptılar. Konuşmaların ardından dualarla Yaşar Doğu heykelinin açılışı yapıldı. - Samsun

Kaynak

YaşarDoğu

Bu Şerif Ün de ne yüz varmış arkadaş , Yaşar Doğu ile iligli Kavak'ta hiçbişey yapma , gel şehirde heykel açılışına katıl. Nasıl bi yüz var arkadaş sende  :x(( :(

Stoper

Alıntı yapılan: YaşarDoğu - 17 Mart 2014, 18:06:56
Bu Şerif Ün de ne yüz varmış arkadaş , Yaşar Doğu ile iligli Kavak'ta hiçbişey yapma , gel şehirde heykel açılışına katıl. Nasıl bi yüz var arkadaş sende  :x(( :(


Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmak sanırım bu. Sayın Ün , oturduğu koltuğun hakkını veren,çalışan,somut şeyler yapan bir başkan.

AlıntıYAŞAR DOĞU ANITI AÇILDI


18 Ocak 2014

Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu güreşçimiz Yaşar DOĞU'nun doğum yeri olan Kavak'ta Yaşar Doğu Parkı ve Yaşar Doğu Anıtı açıldı.



Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu güreşçimiz Yaşar DOĞU'nun doğum yeri olan Kavak'ta Yaşar Doğu Parkı ve Yaşar Doğu Anıtı açıldı
 
Anıt açılış töreni Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından açılış töreni öncesi bir konuşma yapan Kavak Belediye Başkanı Şerif ÜN, "Türkiye'nin adını dünyaya duyurmuş Avrupa, Dünya ve Olimpiyat Şampiyonu güreşçimiz Yaşar DOĞU, ilçemiz için son derece önemli bir kimliktir. Yaşar DOĞU'nun adını yaşatmak için her zaman çalıştık, bundan sonra da çalışmaya devam edeceğiz."dedi.

Vali  Hüseyin AKSOY , "Saygıdeğer Kavaklılar; Türk Sporunun yetiştirdiği önemli isin Yaşar DOĞU'nun Anıtı'nın açılış töreninde sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Öncelikle hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Yaşar DOĞU, Türk Güreşi'nin efsane ismidir. Yaşar DOĞU milli mayoyla çıktığı 47 müsabakanın 46'sını kazanan bir sporcudur. Türkiye'de, Balkanlar'da, Avrupa'da, Dünya'da ve Olimpiyatlarda şampiyonluklar elde etmiş bir sporcudur. Onun sadece spordaki başarısı değil, yaşantısıyla ve sporcu kişiliğiyle  deörnek alınması gereken efsane isimlerimizden birisidir.

       Biz Samsun olarak, Kavaklılar olarak O'nunla gurur duymalıyız. Bu efsane ismi gençlerimize ve yeni sporcularımıza da anlatmalıyız. Bu anıtın yapılması da buna vesile olacaktır. Bu anıtın yapılmasında emeği olan Kavak Belediye Başkanımıza teşekkür ediyorum. Zaman zaman gündeme geldi, konuşuldu. Yaşar DOĞU'nun yaşadığı evin bir müzeye dönüştürülmesi, bir kültür evine dönüştürülmesi talebi vardı. Mülkiyeti aileye ait olduğu için, ailesi ile görüşüldü. Bu evin İl Özel İdaresi'ne bağışlanması durumunda restorasyonu yapılacağı ifade edilmişti. Yaşar DOĞU'nun oğlu Prof. Dr. Gazanfer DOĞU'nun ilgisiyle bu süreç tamamlandı ve bu evin İl Özel İdaresi'ne bağışı gerçekleştirildi.

       Bu gün ilk defa burada açıklıyorum. 27 Ocak 2014 Pazartesi günü bu evin restorasyon ihalesi gerçekleşecektir. Biz bu geçen süre içerisinde bütün çalışmaları tamamladık ve ihalesini yapacağız. Bu evi Yaşar DOĞU Kültür Evi haline getireceğiz. Burada da, Yaşar DOĞU'yu yaşatmış olacağız. Kavak ilçemiz bizim için önemlidir. Burada spor alt yapısının gelişmesi adına, suni çim saha yapıldı ve hizmete sunuldu. Kavak ilçemizde yeni güreşçilerin yetişmesi için önemli çalışmalar gerçekleştiriliyor. Kavak ilçemiz spor alt yapısı itibariyle yeni sporcular yetiştirebilecek bir potansiyelede sahiptir. Bu ihtiyaçtan dolayı Kavak ilçemizde yeni bir spor salonunun ihalesi yapıldı. En kısa zaman içerisinde inşaatına başlanacaktır. Kavak ilçemiz bir spor salonuna daha sahip olacaktır.

       Ben bu gün Yaşar DOĞU'yu tekrar rahmetle anıyorum. Onun bize bıraktığı başarıları gençlerimize anlatmak için bu günleri bir fırsat olarak değerlendirmeliyiz diye düşünüyorum. Bu Anıtın da onu yaşatma adına önemli olduğunu düşünüyorum. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum."ddiye konuştu.

       Konuşmaların ardından Vali AKSOY beraberinde protokol üyeleriyle birlikte Yaşar DOĞU Anıtı ve Yaşar DOĞU Parkı'nın açılışı gerçekleştirildi.

       Düzenlenen törene İlkadım Belediye Başkanı Necattin DEMİRTAŞ'da katıldı.

http://www.haber362.com/kultur/yasar-dogu-aniti-acildi-h1087.html

YaşarDoğu

Alıntı yapılan: Stoper - 18 Mart 2014, 00:52:30
Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmak sanırım bu. Sayın Ün , oturduğu koltuğun hakkını veren,çalışan,somut şeyler yapan bir başkan.



Anıt dikmekte çok büyük bi icraat gerçekten , bilemedim, kusura kalma..

Şerif Ün 2. dönem aynı partiden Belediye Başkanlığı yapan bir zat.Yani bu 10 yılını bitirecek demek oluyor.  Yaşar Doğu ile ilgili parkı geçtim -ki ben o işi icraat olarak görmüyorum - sayar mısın bana ben zorlanıyorum Kavak 'a ne kazandırmış.

Stoper

19 Mart 2014, 05:51:06 #64 Son düzenlenme: 19 Mart 2014, 05:57:35 Stoper
Alıntı yapılan: YaşarDoğu - 18 Mart 2014, 14:11:38
Anıt dikmekte çok büyük bi icraat gerçekten , bilemedim, kusura kalma..

Şerif Ün 2. dönem aynı partiden Belediye Başkanlığı yapan bir zat.Yani bu 10 yılını bitirecek demek oluyor.  Yaşar Doğu ile ilgili parkı geçtim -ki ben o işi icraat olarak görmüyorum - sayar mısın bana ben zorlanıyorum Kavak 'a ne kazandırmış.


Yaşar Doğu ile ilgili hiç birşey yapmadı dedin.Yüzünü bile sorguladın.Park ve anıtı yaptığını paylaştım.Bir teşekkur edeceğine küçümser tavırlarda  konuşmayı tercih ediyorsun.

Sen Kavak'da eski pazar yerini gördün mü?
Ailecek gidilebilecek güven göletine gittin mi?
Kavak'da kahvehaneler dışında bir arkadaşını götürüp de iki el tavla oynamaya yer bile yoktu.Merkez de Atatürk parkını bilir misin?
460 konutluk hilal kent kooperatiflerinden haberin var mı?
Şuan Kavak'da kötü,bozuk yol yok denecek kadar az.

Şerif Ün, 9 bin nüfuslu kendi halinde küçük bir ilçenin başkanı.Samsun'un birçok mahallesinden küçük; gücü,geliri belli bir belediyenin başkanı elinden geldiğince birşeyler yapmaya çalıştı. Bugün de seçimin en güçlü adayı.At gözlüğünü takmayan herkes hakkını verir.Ben her sene 4-5 defa Kavak'a giderim.Değişimi görmemek için insanın art niyetli olması lazım.

Samsunsporla ilgili neler yaptı ;
Belediyenin yerini Kavaklı Şirinlere verdi.Dernek açıldı. http://www.samsunspor.org.tr/haber_detay.asp?id=1375

Gerek Samsun gerekse deplasman maçları için gençlere otobüs tahsis ediyor.Balıkesir,İstanbul bld vs.. deplasmanında  gençler tribünde ki yerlerini aldı.

Geçen sene sezon öncesi kombine desteğinde bulundu.


Bafralı

eksisozlukte Yaşar Doğu'nun da içinde olduğu bir yazı okudum. Hoşuma gitti. Yaşar Doğu'nun Türk Güreşi için ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.

Alıntıadem olimpiyatlardan gidiyoruz, türklerin içindeki olimpiyat ve spor ruhunun 1960 roma olimpiyatlarından bugüne gelen değişimi hakkında ufak detaylar...

1954 yılında isviçre'de yapılan dünya kupasında güney kore'ye 7 gol atmıştık desem pek çok kişi muhakkak hatırlayacaktır ama 1960 roma olimpiyatları nedense pek bilinmez ve hatırlanmaz. aslında ülke olarak en büyük başarılara imza attığımız ve en fazla madalya aldığımız olimpiyatlardan biridir. hatta o kadar ki toplam madalya sıralamasında dünyada 6ıncı sırada yer almış olmamız herhalde ufku iki katına çıkaracaktır.

fakat konumuz yine de bu değil.

1960 roma olimpiyatlarında 9 madalya kazanmıştık ve bunların 7si altın madalya idi. evet tam 7 branşta o sene dünyanın en iyileri türklerdi. güreş sporumuzun zirvede olduğu dönemlerdi ve 7 altın madalyanın tamamı güreş sporundan elde edilmişti. işin enteresan yanı, kalan 2 madalya gümüş madalya idi ve bunlar da güreş sporundan kazanılmıştı. yani 1960 olimpiyatlarında sadece güreşte şov yaparak dünyada 6ıncı sıraya yükselmiştik. muhtelemel olimpiyat tarihimizdeki en başarılı dönemdi bu.

fakat konumuz yine de bu değil.

yaşar doğu ve celal atik'in güreş sporunda damga vurduğu o olimpiyatların altın madalyalı atleti olan tevfik kış, yaşar doğu tarafından nasıl keşfedildiğini şöyle anlatır:

"o dönemlerde taşköprü'de büyük yağlı güreş panayırları düzenlenirdi. zaten minder güreşi pek yoktu. hepimiz bu işe önce, çayırlarda başladık. yanlış hatırlamıyorsam 1956 yılıydı, başpehlivan dilik mustafa biz genç pehlivanları alıp, panayırda güreşmemiz için çorum'dan kastamonu'ya götürdü. inanmazsınız ta kastamonu'ya yürüyerek gitmiştik ve tam iki gün sürmüştü bu yolculuk. ama sonrasında bu yorgunluğa değdi doğrusu... neden mi? çünkü yaptığım ilk müsabakayı yaşar doğu da izlemiş ve dilik mustafa'ya beni beğendiğini söylemişti. yaşar hoca beğendiği pehlivanların peşini bırakmazdı" .... işte o keşiften 4 sene sonra tevfik kış greko-romen güreşte olimpiyat şampiyonu olmuştu.

fakat konumuz yine de bu değil. ne de olsa böyle keşifler her zaman birer başarı öyküsü sonuçta.

o sene 1960 olimpiyatlarında güreşçiler çok mücadele ediyorlardı. canla başla çalışıyorlar ve sürekli rakiplerini inceliyorlardı. özellikle de rusları, zira sscb ekolü de o senelerde tavan yapmaya başlamıştı. rus güreşçiler özellikle türkleri kısa sürede tuş ediyorlardı. o kadar ki, nafiz oturgan isimli bir gazeteci de yazılarında bu durumda dikkat çekmişti. yaşar doğu ekibinden rakiplerini yormalarını istiyordu, hatta tevfik kış rus rakibi ile eşleştiğinde bu durumun altını özellikle çizmişti, tevfik kış da o müsabakada rakibi yormaya programlanmıştı...tevfik kış bu durumu şöyle anlatır:

"bense kendimden o kadar emindim ki, 'üzülmeyin hocam yenilmeyeceğim' demiştim.gerçekten de mindere çıktım ve rakibi öyle bir yormuşum ki adamı minderden koluna girip de götürdüler. söz verdiğim gibi şampiyon olmuştum. yaşar hoca'nın o sevincini unutamıyorum. kollarını açıp kucağına atlamamı istedi ama kalbi vardı ve ben ona bir şey olacak diye korkumdan atlayamadım. sadece birbirimize sarıldık"

nihayet konumuza gelebildim. benim asıl anlatmak istediğim ise sporda motivasyonun ve mücadelenin önemi, ve 1960 yılında bir annenin binlerce kilometre ötede sokağa çıkıp sevinçten haykırması:

müzahir sille de 1960 roma olimpiyatları için roma'ya giden güreşçiler arasındaydı. müzahir müsabakalar başlamadan bir gün evvel hastalanmıştı. karnı ağrıyor ve kusuyordu. müzahir'i hastaneye götürdüler. doktorlar apandisit teşhisi koydular ve hemen ameliyata alınması gerektiğini söylediler. herkes sus pus olmuştu. nasıl olurdu. hem teşhis doğru muydu. hemen güreş ekibine haber verdiler. bunu duyan yaşar doğu doğruca hastaneye koştu, hasta yatağında ameliyat sırası bekleyen müzahir'e:

"müzahir yarın güreşler başlıyor. apandist ameliyatı olursan roma'da olimpiyat şampiyonluğunu kazanma şansını elinden kaçıracaksın. böylesine bir fırsatı yaşantın boyunca bir daha yakalayamazsın. bütün gece düşündüm. kararımı açıklıyorum? 'sana ameliyat yasak!' ölürsen türk bayrağına sarılı tabutunu ben taşıyacağım"

bu sözü söyleyen yaşar doğu'ydu. her hareketi, ağzından çıkan her sözü ölçülü her yerde kendisine saygı duyulan bir kişi. müzahir sille şöyle bir düşündü ve hemen yatakta doğruldu. tek cümle söyledi?

"haydi, gidelim hocam!"

finale gelinceye kadar yaptığı müsabakalarda 5 galibiyet elde eden ve hiç yenilmeyen macar güreşçi imre polyak'a herkes sikletinde 'şampiyon' gözüyle bakıyordu. ancak polyak, müzahir sille ile yaptığı karşılaşmada yenilginin acısını tatmış birincilik kürsüsüne çıkan müzahir sille olmuştu.

tam o sırada istanbul eyüp'te yalınayak bir kadın sokaklarda bağırarak koşuyordu. 'onu ben doğurdum! onu ben doğurdum. o benim oğlum!'

müzahir sille ise o sırada roma'da başantrenör yaşar doğu'nun omuzlarındaydı.

aradan 56 yıl geçti. müzahir sille hiç apandisit ameliyatı olmadı.

müzahir sille, bundan sadece 2 ay evvel, 17 mayıs 2016'da kalp yetmezliği sebebiyle hayatını kaybetti

kaynak: trt radyo arşivi 2004.


Bob Hite nikli birisi yazmış. İngiltere'de olsa BBC şu olaydan iki tane film yapardı.