Ertuğrul Sağlam

Başlatan Sadece Samsunspor, 20 Şubat 2008, 10:24:32

« önceki - sonraki »

ali ihsan

Bursa grubunu tebrik ediyorum.Futbol kültürü adına örnek olacak bir davranışta bulunmuşlar.

Nuri Asan

Helal olsun Bursa Grubuna.
En yakışıklı Osman abim çıkmış yine.

Ertuğrul bile gördü bizim dinamikler göremedi!..

AlıntıŞu an sıkıntılı bir süreç yaşanıyor ama şehrin dinamikleri artık harekete geçmeli, Samsunspor'un yeri sadece Süper Lig değil Süper Lig'de de üst sıralardır!" şeklinde devam etti.

ahmet55

Tebrikler Bursa Grubu.Organizasyonlarda Başarılar.

kaptan 55

çok hoş bi görüntü emeği geçen bursa bengülülere SAMSUN'dan sonsuz sevgiler,saygılar

GençKozluklu

Bursa da yaşayan SAMSUNSPOR sevdalısı arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Çok güzel düşünülmüş. Bravo arkadaşlar

bengülü


kuzey55

evet yorumlar genel itibariyle olumlu..bu arada arkadaslar bursalılsrın forumunda bile yusuf ziyanın reklamı var.bugün birçok sitede de rastladım napmış bu adam.buralara harcadığı parayla süper lige çıkardık bu sene.

bengülü








son resimleri gönderdim dün gerçekten mükembel bir gündü çünkü ben sanki samsunsporumuz bursaya gelmiş kadar mutlu oldum ve çokda duygulandım

jean

umarim tekrar super lige cikinca ertugrul hocayla yollarimiz birlesir

mehmet yılmaz

AlıntıSAMSUNSPOR'UN YERİ SÜPER LİG



Samsunspor taraftarlarının ziyaret ettiği Samsunspor eski Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, "Şu an sıkıntılı bir süreç yaşanıyor ama şehrin dinamikleri artık harekete geçmeli, Samsunspor'un yeri sadece Süper Lig değil Süper Lig'de de üst sıralardır.

Bursa'da yaşayan Samsunsporluların taraftar Grubu Bengülüler, Bursaspor'da teknik direktörlük yapan Samsunspor'un eski futbolcusu ve teknik direktörü Ertuğrul Sağlam'ı ve Samsunlu antrenör Birol Berkem'i Özlüce Tesislerinde ziyaret etti. Ellerinde çiçekler ve atkılarla giden taraftarlarımızın ziyaretinden dolayı çok mutlu olan Sağlam, kendilerine çok yakın ilgi gösterdi. Bol bol hatıra fotoğrafı çekinen ve Samsunspor üzerine koyu bir sohbete dalan taraftarlar adına kısa bir açıklama yapan grup lideri Recep Çalışkan, kendilerinin ekmeklerini Bursa şehrinden kazandıklarını ve bu nedenle Bursaspor'un başarısından mutlu olacaklarını, üstelik Bursaspor'un başında Ertuğrul hocanın olmasının ayrı bir ilgilerini artırdığını ve gönüllerindeki tek takımın Samsunspor olduğunu söyledi. Çalışkan, "Samsunspor aşkıyla doğup, bu aşkla öleceğiz. Ertuğrul Hoca bize her zaman Samsunspor'u hatırlatıyor." dedi.
SAMSUNSPOR'UN YERİ SÜPER LİG
Ertuğrul Sağlam ise, Samsun'u memleketi olarak gördüğünü belirterek, "Samsunspor'un ise gönlümdeki yeri anlatılamaz. Samsunspor'da tarifsiz bir 10 yıl geçirdim. Samsunspor taraftarlarının ziyareti beni çok mutlu etti. İnanıyorum ki yolumuz Samsunspor ile ileride bir kez daha kesişecektir. Şu an sıkıntılı bir süreç yaşanıyor ama şehrin dinamikleri artık harekete geçmeli, Samsunspor'un yeri sadece Süper Lig değil Süper Lig'de de üst sıralardır!" diye konuştu. 

  Eklenme : 12.03.2009

gazete55.net


http://gazete55.net/read.asp?concept=haber&id=2582

merkez

 Samsunda yaşayan Trabzonlular gibi değil bizim hemşehrilerimiz,Ekmeğini yediği memlekete ihanet etmezler,kötü laf söylemezler.Samsunsluluğunu Samsunsporluluğunu yaşar ama aynı zamanda aynı saygıyla Bursaya olan vefalarını devam ettirirler.
İşte bu bizim farkımız
Tebrikler emeği geçen herkese

Ertuğrul Sağlam

birgün inşallah buluşuruz hocam samsun seni seviyor seninde samsunu sevdiğini biliyoruz allah yolunu açık etsin Bengülülere teşekürler

kýrmýzýbeyaz55

asgeri ücret 1.5 milyon tl iken 60 milyara transfer olmuştu Ertuğrul (bonservisi 50 -55 milyar dı hatırladığım) o dönemden 40 bin asgari ücrete bedel bir gazete başlığını net hatırlıyorum...
müthiş bir para girdisi çıktısı vardı o dönemlerde..
Taraftar üzülmüştü bu transfere Hasan alınmıştı g.antepten bir anda veliahtı olarak (bir hafta kampa katıldı gitti o da)İyi bir İNSAN dı herşeyden önce Ertuğrul ..

mehmet yılmaz

26 Haziran 2009, 21:43:34 #118 Son düzenlenme: 26 Haziran 2009, 21:45:50 samsuni


İsmiyle Müsemma Bir Adam; Ertuğrul Sağlam

Ertuğrul Sağlam, Gümüşhane'den Akçakoca'ya yerleşmiş olan bir ailenin evladı olarak 1969'da dünyaya gelmiştir. Fenerbahçe altyapısında yetişmiş ancak Fenerbahçe'nin o yıllardaki altyapıyı önemsememe durumunun bir uzantısı olarak bedelsiz ve kolay bir şekilde Gaziantepspor'da profesyonel olmuştur. Bir buçuk sene oynar Antep'te. Yaşı tutmadığı için devre arasında profesyonel olacaktır. İkinci senesinde iç sahada oynadıkları ve 4-4 biten Erzurumspor maçında 3 gol atar. Bu 3 gol onun Samsunspor macerasının kilometre taşıdır. O maçta Erzurumspor'un antrenörü Altan Tetik'tir. Aynı yıl Samsunspor futbol takımı elim bir trafik kazası geçirmiştir. Kulüp faaliyetlerini durdurmuş ve ligden çekilmiştir. O sezonun ikinci yarısında Samsunspor Başkanı Hakkı Tomaç, bir sonraki sezonun takımını oluşturmaya başlar. Tomaç, yakın arkadaşı Altan Tetik'ten yardım ister. İlerisi için umut vadeden bir forvet oyuncusu aradığını söyler. Tetik de sezon içinde kendilerine 3 gol atan Ertuğrul'un ismini verir. O dönem Anadolu'dan genç filizleri bulup Türk futboluna sunan Boluspor da Ertuğrul'a taliptir. Boluspor'la Samsunspor arasında bir ikilem yaşar genç Ertuğrul. Neticede Samsunspor'u tercih eder ve sezon sonunda bu takıma transfer olur.



1989 senesinde Samsunspor'a transfer olduğunda 20 yaşındadır. Kazadan sonra yeni kurulan takımın ilk dış transferidir aynı zamanda. Sezon boyunca 3 hoca değiştirirler. Ve maalesef takım küme düşer. Sonraki sezon tekrar çıkarlar. Sezon sonunda yine düşerler. Ertuğrul iyi futbolcudur ancak yine de tam anlamıyla bir patlama yapamamıştır henüz. Genç başkan İsmail Uyanık'ın takımı aldığı 1992-93 sezonunda 2. Lig'de tekrar şampiyon olurlar ve Ertuğrul Sağlam, Ercan Koloğlu, Kasım Çıkla, Bünyamin Kubat, rahmetli Müjdat Gürsu, İmdat Aslan, İsa Turan, Osman Akyol, Orhan Kaynak gibi üst düzey futbolcuların olduğu o takımın en büyük yıldızıdır. 1993 yazında, yani 1. Lig'e tekrar çıktıklarında Trabzonspor ve Beşiktaş'tan ciddi teklifler alır Ertuğrul. Trabzon'la prensipte de anlaşır: "Bordo-Mavili takımdan, ülkenin en değerli oyuncusu olacak kadar para alabilirdim. Ancak Samsunspor da çok büyük fedakârlık yaptı. Tek taraflı bir şey değildi bu. 4 milyar yerine 2,5 milyara kendi kulübümde kalmayı yeğledim. İyi ki de öyle yapmışız. "

O transfer öncesinde başkan İsmail Uyanık kendisine, "elbette gidebilirsin ancak Trabzonspor, bizim için özel bir rakip, oraya gitmeni istemem; karar senin..." demiştir. Ertuğrul da ciddi anlamda mali bir fedakarlık yapmıştır.

O sezon Ertuğrul'un bonservisi 900 milyon liraydı. 1 milyar bile değil. Prosedür gereği 900 milyonu kulübe verip istediği takıma gidebiliyordu. Ama o İsmail Uyanık'ın kulübün maddi şartlarına göre kendisi için yaptığı büyük fedakârlığa başka bir fedakârlıkla cevap verir ve Samsun'da kalır. Bir sezon sonra İsmail Uyanık bu iyi niyetinin karşılığını görür ve Ertuğrul'un bonservis bedeli olarak 57 milyar lirayı Samsunspor'un kasasına koyar.

1993-94 sezonu ise Samsunspor'un ligde fırtınalar estirdiği sezondur. Ertuğrul da takımın yıldızıdır. Aynı sezon ilk kez Polonya'ya karşı A Millî Takım forması giyer. Ardından Norveç'e karşı oynadığı maçta 2 gol atar. Sonra 1 gol de Çek Cumhuriyeti'ne atar. Sezon sonu Ertuğrul rekor bir bonservis bedeliyle Beşiktaş'a transfer olur. Bonservisiyle birlikte fiyatı 70 milyardır. İlk sezonunda hem şampiyonluk yaşar hem de ligde 24 gole imza atar.



1994-95 sezonunda geldiği Siyah-Beyazlı takımın formasını 6 yıl giyer. 6 sezonda toplam 167 lig maçı oynar ve 103 gol atar. Forvette başarılı olan ve birçok önemli gole imza atan Ertuğrul, J.B.Toshack döneminde defansta da görev yapar. 2000-01 sezonu başlarken takımının yurtdışı hazırlık kampındayken Beşiktaş Başkanı Serdar Bilgili'nin garip kararı sonucu Samsunsporlu Erman Güraçar ile takas edilir. Kamptan apar topar ayrılan Ertuğrul, yeniden döndüğü yuvasında 3 sezon daha futbol oynar. 3. sezonun sonunda futbolu bırakma kararı alır: "Benim en büyük hayallerimden biri, futbolu Samsunspor'da bırakmaktı. Öyle de oldu. O zamanki başkanımız İsmail Uyanık'ın en büyük hayallerinden biri de beni o takımın başında antrenör olarak görmekti. Futbolu bıraktıktan sonra yardımcı antrenör olarak sezon ortasında Jovanovski ile çalışmaya başladım. Ondan sonra Sakıp Özberk geldi. 'Ben böyle bir şey istemiyorum' diyerek kendi ekibiyle çalışmak istediğini söyledi. Futbolun son dönemlerini böyle yaşadım. Ertesi sezon da Gigi Multescu ile göreve başladık. İsmail Uyanık, 2 sezon sonra Samsunspor'un başına geçmemi arzuladığı için antrenörü benim seçmemi istemişti. 'Senin inandığın, senin güvendiğin, bir şeyler öğrenebileceğin biri göreve gelsin' diyordu. O dönem benim eski hocam olan Multescu'da karar kıldık. Daha sonra çeşitli olumsuzluklar yaşandı ve 7. haftada Erdoğan Arıca göreve geldi. Yardımcı antrenör olarak onunla çalıştım."



Sezon sonu ise kulüpte antrenör arayışları başlar. Ekonomik açıdan çok da rahat değildir Samsunspor. Maliyeti düşük antrenörler arıyordur. Ertuğrul ise şöyle düşünür: 'Eğer bu takım vasat bir antrenör alacaksa, bu bana bir şey kazandırmayacak.' Hayatında ilk defa İsmail Uyanık'ın odasına giderek çok büyük konuşur ve 'Başkanım, ben bu işi yaparım.' der. İsmail Uyanık ise yönetim kurulu toplantısında "Ben Ertuğrul'u iyi tanırım. Hayatında ilk defa bu kadar iddialı konuştu." diyerek yönetici arkadaşlarının karşısına çıkar. Yöneticilerin "Çok genç ve tecrübesiz. Erken başlatıp da kaybetmeyelim." uyarılarına rağmen Uyanık görevi Ertuğrul'a verir.

Kötü bir fikstürü vardır Samsunspor'un. Daha mesleğe başlar başlamaz Türk futboluna ders olacak olaylar yaşar. İlk 5 haftada 2 puan alır takımı. Homurdanmalar kaçınılmazdır. Şehirde 'Bu hocayla gitmeyecek' diye düşünülürken Uyanık bu zor günlerde Ertuğrul'a sahip çıkar: "Bu kulüpte antrenör değişikliği kesinlikle gündemimizde değildir ve olmayacak da. Bu takım küme düşecekse de Ertuğrul Sağlam'la düşecektir." Bu açıklamadan sonra Samsun'da işler rayına girer. 5 maçta 2 puan toplayan takım sonraki 5 maçta 5 galibiyet alır ve ligde 6. sıraya yükselir.

İkinci yarıda da takımda yine büyük maddi sıkıntılar vardır. Futbolcularla bir konuşma yapar. Onlara kulübün içinde bulunduğu durumu anlatır. Belki de sezon sonuna kadar para alamayacaklarını söyler. Bu şartlarda kalmak isteyenlerle yoluna devam edeceğini, istemeyenlerin ise şimdiden ayrılmasını ister. Evren, Şenol, Tamer gibi oyuncularını sezon içinde satıp eldeki oyuncuların alacaklarını öderler. Sezon sonu kümede kalırlar.
Sezonun son haftasında içeride oynanan Diyarbakır maçı sonrasında ise çok sevdiği Samsunspor'dan istifa eder. İstifa olayının perde arkasını da Ertuğrul'dan dinliyoruz: "Bu maçın öncesinde biz Trabzonspor ile oynadık. O maçta 2 oyuncumuz sakatlandı, 2 oyuncumuz kırmızı kart gördü, 2 oyuncumuz da sarı kart cezalısı oldu. Diyarbakır karşısına genç takımdan 7 oyuncuyla çıktık. 1-0 kaybettik. Maalesef öyle bir ortamda taraftarımızın bizi avuçları patlarcasına alkışlamaları gerekirken; bir antrenörün, oyuncunun kabul etmeyeceği hakaretlerle karşılaştık. Bu kabul edilemezdi. Bu çocuklar sezon içinde çok büyük fedakârlıklar yapmışlardı. O maçta bize edilen küfürler çok ağırıma gitti ve istifa ettim. Küfürler olmasaydı, Samsun'da kalırdım."

İsmail Uyanık'ı çok seven ve saygı besleyen Ertuğrul Sağlam, bugünkü kariyerimi ona borçluyum diyor. "Bana göre pek çok sanayi şehrinin bile barınamadığı bu ligde uzun yıllardır bulunmak bile başlı başına bir kahramanlıktı... Digitürk'ten kasasına tek kuruş girmeyen tek kulüp belki de Samsunspor'du. Başkan İsmail Uyanık ve bazı kişilerin şahsi çabalarıyla ayakta duruyordu kulüp. Şehrin beklentilerinin ve desteğinin farkındaydık. Ancak biz de şehrin daha fazla sorumluluk almasını bekledik hep."

Ertuğrul, Samsunspor'u bıraktıktan sonra birçok kulüpten teklif alır. Kendi hedefleriyle örtüşen bir kulüpte olmak ister. Bunun için de Kayseri'nin teklifini kabul eder. 6 Mayıs 2005'te Sarı-Kırmızılı takıma imza atar. Oradaki başarısından sonra Beşiktaş'ı çalıştırır. 1.5 yılın ardından ise Bursaspor'un teknik direktörü olur.



Ertuğrul Sağlam da bir insan; dolayısıyla yanlış yaptığı şeyler olmuştur belki ama hiç kimseden fazla yanlış yapmamıştır diye düşünüyorum.

Özellikle 1992-94 arasındaki Ertuğrul bizler için uzaydan gelmiş bir futbolcu gibi idi. Muhteşemdi, dört dörtlüktü... Trabzonspor'a karşı hemen her maçında gol atmış olması da ayrı bir güzellikti.

Aslen Samsunlu olmamasına rağmen tüm Türkiye'de Samsunlu olarak tanınmış, o da bu durumu fazlasıyla kabullenmiş ve kendisini Samsunlu saymıştır.



Samsunspor taraftarlarınca Samsunspor tarihinin en iyi 11'inde yer bulan Ertuğrul Sağlam, her zaman beyefendiliğin timsali olmuş örnek bir sporcu olarak zihinlerde yer edinmiştir.

Futbolculuk dönemindeki pürüzsüz ve saygı duyulan Samsunspor yıllarına, teknik direktörlüğü sırasındaki kaotik ortam bir nebze zarar vermişse de, sarı saçları, güçlü fiziği ve unutulmaz golleriyle Samsunspor markasının oluşmasındaki en önemli aktörlerden birisidir hiç şüphesiz.

Ne zaman 19 Mayıs Stadyumuna gitsem, maraton tribündeyken o sahne gelir aklıma. Sene 93 ya da 94; takım çıkmış ısınıyor ve Samsunspor tribünleri hep bir ağızdan bağırıyor; "Ertuğrul buraya... Ertuğrul buraya!.." Ertuğrul koşarak geliyor ve alkışlıyor taraftarı; sonra binlerce kişi yan tarafta bulunan deplasman takımı taraftarına dönerek bağırıyor; "işte babanız, işte babanız..."

Ertuğrul ise çoktan sırtını dönmüş, mahcup bir eda ile ısınma alanına doğru gidiyor!
Oğlumun adını Ertuğrul koymuşsam, bir sebebi var elbet!



Mehmet Yılmaz ( Yorumlar )
Behram Kılıç ( Röportaj )

14.basamak



Samsun 19 Mayıs Stadyumunda A Milli Yıldızımız
10 Kasım 1993 Norveç maçından  sonra döndüğü Samsun'da..