Teknik Direktör - Markus Gisdol

Başlatan Sadece Samsunspor, 10 Ekim 2023, 21:06:46

« önceki - sonraki »

Sadece Samsunspor

10 Ekim 2023, 21:06:46 Son düzenlenme: 10 Ekim 2023, 21:11:41 Sadece Samsunspor

Daha önce Hoffenheim, Hamburg, Köln ve son olarak L.Moskova yı çalıştırmış.

Disiplinli çalışkan hoca bu takımı adam eder diyordum. Bir alman hoca bu işi yapabilirdi.

Hayırlı olsun. Inşallah başarılı olur.

Raqua55

Alman olması dışında başka bir umudum yok.

_SoN_

Tipi tam bir disiplin abidesi gibi duruyor, onun dışında son çalıştırdığı takımlardaki puan ortalamasına bakarsak, paraşütsüz düştük demektir.

sunbeam

Hoffenheim'da başarılıydı ve çok da övülmüștü. Sonraki kulüplerde pek olmadı. Ben yinede bizi kurtarabileceğine inanıyorum. Bundan daha kötüsü olamaz zaten. Şu rezil durumda Mourinhonun gelecek hali yoktu. Çapa ile devam etmekten iyidir.

muzaffer4

Köln ve hamburgla düşme tehlikesi yaşamış ve ligde tutmuş ligde düşme korkusu yaşayan takım teknik direktör psikolojisini biliyor. Ben her ne kadar takımın teknik direktör dokunuşuyla seri galibiyetle üst sıralara çıkacağını düşünsem de olası bir düşme tehlikesi için güzel bir tercih. En azından Alman olması bile umut veriyor. Otoritesini kurup Fuat Çapaya rağmen başarılı olmasını bekleyeceğiz. 

jean

Maceraya atildik bakalim ne olacak

mehmet yılmaz

Hakkında hiç bir bilgim yoktu. Bizim için doğru isim olabilir diye düşündüm bu yazıdan sonra. İnşallah olur.

AlıntıRadyogol yorumcusu Berkcan Öğüşlü şahane bir Markus Gisdol analiz yazısı kaleme aldı.
Samsunspor sürpriz bir hamleyle teknik direktörlük koltuğuna Alman Gisdol'ü getirdi.


Şimdi internette bakıp bulabileceğiniz şeyleri anlatmayacağım burada. Nerde çalışmış napmış falan. Direkt konuya gireceğim.

12/13 Sezonu : Bundesliga'da ilk hocalık deneyimi. Sezonun 28. haftasında sondan 2. olan Hoffenheim'i alıyor. 7 maçta sadece 2 mağlubiyet alarak playout oynuyor ve takımı ligde tutuyor.

Bir sonraki sezonda da kalıyor ve takımı 9. yapıyor. ( 13/ 14 )

14/15'te de Hoffenheim'da devam ediyor ve takımı 8. yapıyor.

15/16'da ilk 11 haftada 1 galibiyet alınca yollar ayrılıyor.


16/17'de ilk 6 maçta 1 puan alan Hamburg'un başına geçiyor ve takımı ligde tutuyor.

17/18'de Hamburgla devam ediyor. Takım sondan 2. ve 20. haftada yollar ayrılıyor. Hamburg o sene küme düşüyor.

19/20'ye kadar takım çalıştırmıyor. 12. haftada sondan 2. sırada olan Köln'ün başına geçiyor. 24. haftaya kadar müthiş bir performansla takımı 12. yapıyor ve sonra pandemi patlak veriyor. Pandemi dönüşü hiç galibiyet alamasa da Köln sezonu 14. bitirerek kümede kalıyor.

20/21'de de devam ediyor ama korana falan derken kötü performansla yollar ayrılıyor.

Sonra L. Moskova dönemi var pek iyi değil.
---------
Bunları neden anlattım? EPL takip edenler varsa Big Sam'i bilir. Ya da bizim Yılmaz Vural. Küme potasında olan takımları alır kümede tutar. Gisdol de öyle bir adam. O açıdan Samsun için ideal. Ama uygun ortam yoksa, Hoffenheim gibi bir yapılanmanız yoksa bir sonraki sezonda devam etmemeniz gerekir. Transfer planlaması olarak başarısız kabul ediliyor. Hamburg, Köln gibi.

3'lüden tutun 4'lünün tek forvetli veya 4-4-2 gibi çift forvetli yapılarına kadar her şeyi oynuyor. Taktiksel esnekliği maksimum. Maça göre, takımına göre değiştirir.

Antrenman metotları konusunda bir hayli meşhur diyebiliriz.

Kondisyonerliği iyi. Sezon başı kampı geçirmemesi olumsuz ama uzmanlık alanı sezon ortasında takım almak.

Gisdol'ü ve Samsun'u yan yana koyunca kadro, Gisdol'ün küme savaşları falan diyince mantıklı tercih gibi duruyor. Samsun bu kadar kötü bir takım değil. Gisdol, eğer maaşlar ödeniyorsa kümede tutar. Ve taktiksel olarak birkaç şölen yaşatır bize.

Berkcan Öğüşlü / Radyogol

diocid

Radyogol yorumcusu Berkcan Öğüşlü şahane bir Markus Gisdol analiz yazısı kaleme aldı.
Samsunspor sürpriz bir hamleyle teknik direktörlük koltuğuna Alman Gisdol'ü getirdi.


Şimdi internette bakıp bulabileceğiniz şeyleri anlatmayacağım burada. Nerde çalışmış napmış falan. Direkt konuya gireceğim.

12/13 Sezonu : Bundesliga'da ilk hocalık deneyimi. Sezonun 28. haftasında sondan 2. olan Hoffenheim'i alıyor. 7 maçta sadece 2 mağlubiyet alarak playout oynuyor ve takımı ligde tutuyor.

Bir sonraki sezonda da kalıyor ve takımı 9. yapıyor. ( 13/ 14 )

14/15'te de Hoffenheim'da devam ediyor ve takımı 8. yapıyor.

15/16'da ilk 11 haftada 1 galibiyet alınca yollar ayrılıyor.


16/17'de ilk 6 maçta 1 puan alan Hamburg'un başına geçiyor ve takımı ligde tutuyor.

17/18'de Hamburgla devam ediyor. Takım sondan 2. ve 20. haftada yollar ayrılıyor. Hamburg o sene küme düşüyor.

19/20'ye kadar takım çalıştırmıyor. 12. haftada sondan 2. sırada olan Köln'ün başına geçiyor. 24. haftaya kadar müthiş bir performansla takımı 12. yapıyor ve sonra pandemi patlak veriyor. Pandemi dönüşü hiç galibiyet alamasa da Köln sezonu 14. bitirerek kümede kalıyor.

20/21'de de devam ediyor ama korana falan derken kötü performansla yollar ayrılıyor.

Sonra L. Moskova dönemi var pek iyi değil.
---------
Bunları neden anlattım? EPL takip edenler varsa Big Sam'i bilir. Ya da bizim Yılmaz Vural. Küme potasında olan takımları alır kümede tutar. Gisdol de öyle bir adam. O açıdan Samsun için ideal. Ama uygun ortam yoksa, Hoffenheim gibi bir yapılanmanız yoksa bir sonraki sezonda devam etmemeniz gerekir. Transfer planlaması olarak başarısız kabul ediliyor. Hamburg, Köln gibi.

3'lüden tutun 4'lünün tek forvetli veya 4-4-2 gibi çift forvetli yapılarına kadar her şeyi oynuyor. Taktiksel esnekliği maksimum. Maça göre, takımına göre değiştirir.

Antrenman metotları konusunda bir hayli meşhur diyebiliriz.

Kondisyonerliği iyi. Sezon başı kampı geçirmemesi olumsuz ama uzmanlık alanı sezon ortasında takım almak.

Gisdol'ü ve Samsun'u yan yana koyunca kadro, Gisdol'ün küme savaşları falan diyince mantıklı tercih gibi duruyor. Samsun bu kadar kötü bir takım değil. Gisdol, eğer maaşlar ödeniyorsa kümede tutar. Ve taktiksel olarak birkaç şölen yaşatır bize.

Berkcan Öğüşlü / Radyogol

Bu yorum heycanlandırdı beni..

futbolcu

Alman forumlarda Hoffenheim taraftarı Gisdol hakkında çok pozitif yazıyorlar ve gitmesini de istememiştler.

Köln deyken Schindleri nerdeyse hiç oynatmamış (3 maç, toplam 120 dakika bile yok sanırsam). Schindler bu yüzden Hannovere gitmiş.

Hamburg ta Van Drongelene ilk şansı o vermiş.

Sadece Samsunspor

Hoca diyor ki. İşimiz kolay değil. Çok çalışmamız lazım. Temel bir kadro bulmamız lazım. 6 haftada 26 tane topçu oynamış. Çok uzun bir süreç olacak belki de son maça kadar savaşmamız gerekecek. İyi veya kötü sonuçlar alabiliriz ama taraftar bizle bütünleşmeli ve oyuncularımız sahada %100 ünü vermeli. Bunu da 2 kere tecrübe etmiş ve hep son maçlarda kazanarak ligde kalmayı başarmış hamburg ve köln de. Yani kısaca çalışmak temel kadro ve %100ünü veren 11e girer ve taraftar son maça kadar takımı bırakmamalı diyor.

Sadece Samsunspor

Bugun basin toplantisi vardi. Yerel gazetecilerden biri sorusu yok galiba. Kumede birak bizi cehennem de yak bizi diyor. Taraftarmisin basin muhabirimi belli degil. Allah askina su yerel medya calisanlarina biri ders versin belli kriterleri sagliyanlar gazeticilik yapsin. Nerde sacmalik bizim yerel medyada. Hay Allahim sinirim bozuluyor boyle tipleri gorunce

binikalamadım

Yılmaz Vural'ın yabancı versiyonu...

_SoN_

Hoca sende mi fos çıktın, anladık takım yetersiz ama bu Ercan'a nasıl katlanıyorsun, bu emreyi nasıl ilk 11 başlatıyorsun, fofana için neden bu kadar gecikiyorsun, en fazla merak ettiğim, seni bu takıma hangi güç getirdi?

mehmet yılmaz

Tekzip, dilimize Arapçadan girmiş bir kelime olarak hukukta ve basında kullanılıyor. Kelimenin Türkçe karşılığı olarak "yalanlama" ya da "düzeltme" ifadelerini kullanabiliriz. Evet, Hatayspor galibiyetini Samsunspor'un dönüşü diye okuyabilirsek de, bence Gisdol'un kendi kendini tekzip etmesiydi bir bakıma.

Gisdol'a umut ve sempati beslediğimiz bir gerçek. Almanya'da üç takımda yaptığı işi bizde de yapacağına dair inanç taşıdık. Gelgelelim, Başakşehir neyse de Ankaragücü maçı, bu umutlarımızı bir parça da olsa eksiltmişti. Bu nedenle, Hatayspor maçına çıkartacağı kadro önemliydi. Ancak yine yanlış tercihler yaptı. .....

Özetle, Gisdol aynı şeyleri deneyerek farklı bir sonuç alabileceğini sandı. Ne zamanki başlaması gerektiği tertibe döndü, yani Laura'yı kanada alıp, Holse'yi daha geriye ve merkeze çekti. Kötü oynasa da esas mevkii sağ bek olan Schindler'i içeri attı. Tabii bir de kabul edelim, etmeyelim, eldeki en etkili hücum silahı olan Fofana'dan faydalanmayı akıl etti, işte o vakit işler değişti. Böylece takım üretmeye çalıştı ama daha önemlisi mücadele gücünü artırdı.


Bu anlamda Gisdol'un takımını daha iyi tanıması gerektiğini düşünüyorum. Başlangıç tertibi ne kadar hatalıysa, sonrasındaki dokunuşları da o kadar doğruydu. Maçı kulübeden gelenler çevirdi. Laura penaltı kazandırdı, Ercan attı. Fofana gol pasını verdi, Schindler kendisini de sevinç gözyaşlarına boğan golü attı.


Sol Açık

Hoca gereksiz gaz vermeye falan çalışmıyor, epey mütevazi ama kendinden emin ve sürekli pozitif mesajlar veriyor...

Geldiğindeki röportajlarda ilk mesajları hep "enerjik olacağız, savaşacağız" idi; takımı gerçekten de bu karakterde oynatıyor.

Pek çok karaktersiz, aşırı iddialı ama tesadüfi başarılar elde eden teknik adamdansa, açıkçası Gisdol'ün gelmesinden genel olarak memnunum.