Bir Avuç Gözyaşı

Başlatan ali ihsan, 01 Aralık 2009, 10:02:31

« önceki - sonraki »

ali ihsan

Bir Avuç Gözyaşı

Öncelikle 23 Kasım günü vefat ederek ebedi aleme uğurladığım canım babaannem'e Cenab-ı Allah'tan rahmet diliyorum. Bu can bu bedende olduğu müddetçe dualarım onunla olacaktır.

Maça gelirsek bir hafta önce deplasmanda maçın büyük bölümünü 10 kişi oynamasına rağmen 5-1 gibi sansasyonel bir skor ile sahadan galip ayrılan Samsunspor'umuzun bu maçta göstereceği performansı merakla bekliyorduk. Haftalarca gol atamayan, deplasmanda senede bir kere galip gelebilen bir takıma ne olmuştu da bu skor ortaya çıkmıştı ? Yoksa bu bol gollü galibiyet güzel bir tesadüf müydü?

Maç başlayınca aslında değişen pek bir şey olmadığını anlamak zor olmadı. Gol yollarında zorlanan, final paslarında doğru tercihleri yapamayan, oyunu rakip sahaya yıkmakta ciddi manada sıkıntı çeken bir Samsunspor izledik. Takımı rakip sahaya taşıyabilen isimlerden Oktay'ın sakatlık sonrası henüz hazır olmaması, Volkan'ın ise kadro dışı kalmış olması hücum gücümüzün oldukça alt seviyede olmasına sebep oldu. Turgut attığı gole rağmen bir çok pozisyonun heba olmasında baş roldeydi. Yaptığımız tek organize atakta golü bulduk zaten. Çanakkale takımı ise bulduğu üç pozisyonun ikisini gole çevirdi. Yediğimiz iki golde de bariz defans hatalarımız mevcuttu. Kenan-Hakkı ikilisinin ağır oluşu, iki kanat bekimizin de kademeden bihaber olmaları, Okan'ın ise ikinci golde kalesini erken terk etmesinin bedelini iki gol ve kaçan puanla ödedik. İkinci golde sol bek Orhan'ın yaptığı hatayı görünce Can Ulun'u gönderen zihniyetin futbol bilgisini anlamak hiç zor olmadı .

İlk yarıda en az 15 puan toplayamamamız halinde ikinci yarının bizim için oldukça sancılı ve stresli geçeceği ortada.Dünkü maçta alınacak bir üç puan bize nefes aldırabilecekken, berabere bile kalmayı becerememiş olmamız içinde bulunduğumuz durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.

Taraftara gelirsek şayet, takımın durumuna bakmaksızın tribünleri doldurmuştu. Çoğu Süper Lig takımı maçlarını boş tribünlere oynarken, yönetimin "takıma sahip çıkmıyorlar" dediği taraftarımız ise ligin dibine demir atmış takımlarına sahip  çıkıyor, ilgililere de gerekli cevabı vermiş oluyorlardı. Senelerdir sportif başarının uzağında olan takımımıza böylesine sahip çıkan bir taraftar kitlesi aslında şehrimizin futbol kültürünü de ortaya koyması bakımından oldukça manidar olsa gerek. Olası bir başarı durumunda bu şehirde bilet kuyruklarını tekrar görebilmek mümkün demek ki.

Takımı yönettiklerini zannedenlerin bu tabloyu nasıl yorumladıkları merak konusu bence.Yaptıkları hataları üst üste koyunca bu takımı yönetme kabiliyetinde ve niyetinde olmadıklarını anlamak zor değil. Bu tablo karşısında halen daha yüzleri kızarmadan o koltuklarda oturmaları izaha muhtaç bir durumdur.

Yaptıkları transferler ortada, aldıkları kararlar ortada ve takımın bulunduğu sıra ortada iken acaba daha neyi bekliyorlar? İstifa için gereğinden fazla sebep varken bu ısrar niye?Takımın matematiksel olarak küme düşmeyi garantilemesini bekliyorlar ya da onları oraya getirenlerden direktif mi bekliyorlar? Taraftarın bu yönetimden tek beklentisi var o da her onur ve haysiyet sahibi insanın başarısızlık durumunda çalıştırdığı istifa mekanizmasıdır.

Çok kötü günler geçirdiğimiz ortada, bunun üstesinden gelmek için herkes üzerine düşeni yapmalıdır. Hem de bir an önce hiç vakit kaybetmeden.

Bu maçta elimizde kalan şey bir avuç gözyaşı oldu maalesef ...

celebi

maçın olduğu saatlerde ülkenin doğu taraflarındaydım. sürekli arkadaşları arıyordum.bunlardan biri Aliihsan hocamdı. ve sesinden zaten takımın nasıl oynadığı belli oluyordu. ama maçtan sonra bir arkadaşımla daha görüşmüştüm ki sinirinden ağlamaklı konuşamıyordu bile. adam nefes almakta zorluk çekiyordu. :(

babasamsunlu

sıkmayın canınızı hocam...bu zor günler ne kadar da zor olsa bile eninde sonunda geçecek...
her bir Samsunspor sevdalısının içindeki sızıdan bir roman yazılır bu aralar...Allah büyük yıka yıka da olsa geçecek bu günler....

Jnr.Serkan