Mete Adanır

Başlatan yönetici, 20 Ocak 2007, 16:05:33

« önceki - sonraki »

veis

bize işte böyle adamlar lazım tv de adam gibi konuşuyor dikkat edin tekrar izleyin.

mehmet yılmaz

Mete, İngiltere'de hem yüksek tahsil yapıp hem de profesyonel olarak futbol oynayacakken Rum Kesimi'nin ihbarı yüzünden futbol oynayamamıştır. KKTC vatandaşı olması onu gelebileceği çok önemli yerlerden alıkoymuştur. Ancak o Kıbrıslı bir Türk olduğu için bunun ceremesini çekmeye razı bir kişidir. 1988 yazında Kıbrıs'ta askerliğini yaparken "Samsun'u şimdiden özledim!" diye bir haber çıkmıştı gazetelerde.

Allah'ın rahmeti onunla olsun.

jean

parkin olup isimleri konmasi guzel olmus sehir diisndan gelen kisiler blgilenmi solur

**KaR6**

Alıntı yapılan: "samsuni"

Emin Kar'ın 1989'da aldığı araba


söylemesi garip ama o kapıdan cıkan cocuk benim.. o zamanda samsunsporluydum hala da ' sadece ' samsunsporluyum.. Bunun olusmasında kuskusuz tek pay babamdır.. Kendimi bildim bileli bana asıladıgı tek sey samsunspor sevgisidir.. öyle ki bi zaman samsunsporlu değil samsunspor oldugumu hissetmeye basladım.. takım tutmak değildi benim ki, takım olmaktı.. Hepimizin oldugu gibi benimde cevremde sadece samsunsporlu o kadar azdı ki ben samsunsporluyum dediğim zaman inanılmaz bir gurur duyardım, ne mutlu ki hala duyuyorum, durum ne olursa olsun.. Bunlara yazma sebebim zamanında kimilerinin Trabzonlu diye eleştirdiği babamın yetiştirdiği 'Samsunsporlu' cocugu hakkında bilgi sahibi olmanızdı.. Maalesef 2 yıldır içimde sakladıgım duygular su resimle acıga cıktı..

Tabii ki Mete Abimle ilgili söyliceklerimde var.. Evet, kaza oldugunda 1.5 yasındaydım belki ama bu yasıma kadar her gittiğim yerde bu olayla karsılastım.. suphesiz hepinizden daha farklı şekillendirdi bu kaza benim hayatımı.. Babam hep ne kadar iyi bir insan oldugundan bahsetmiştir.. Bir de tek hayalinden.. Futboldan sonra Kıbrıs Spor Bakanı olmak istiyomus kendisi, Allah nasip etmemiş ama umarım cennetine almıştır..

Gecenin bu saatinde estiler işte bana böyle.. Umarım can sıkmamısımdır.. Ayrıca o dönemle veye herhangi bi r konuda sormak istediğiniz bişey varsa tum samsunsporlu kardeşlerim ve abilerimle konusmaya ve sorularını cevaplamaya hazırım..

dr_ahmet

O maçı ve golü unutamam...
Babamla maça gittik, herkes,özellikle samsunlu
gs'liler samsunun 4-5 yiyeceğini söylüyordu ama ben
buna çocuk duygularımla inanmıyor karşı çıkıyordum.
Herzamanki gibi kapalıya gittik birde ne görelim yönetim kapalıyı gs'ye vermiş. Bize gs taraftarı yapmadığını bırakmadı (eskiden poşet balonlar vardı üzerinde takımın adı yazardı takımın renklerini taşırdı onu boğazıma doladılar gs diye bağır dediler ben küçüğüm bağırmadım samsun dedim babamı sözleriyle taciz ettiler)Ama Ruhu Şad Olsun Mete yanılmıyorsam 76'da o golü attı yine yanılmıyorsam Namık? kapalıya gelip yumruk gösterdi bütün cinconlular ellerinde ne varsa sahaya atmaya birbirlerinin üzerine sahaya doğru atlamaya başladılar babam beni elimden zor tuttu kalabalıkta ezilip gidecektim, zorlada olsa stad kapısının önüne doğru inebildik ve maçı oradan izlemeye devam ettik ama maç bitmek bilmedi orada bizim gibi kader kurbanı samsunlularla biraraya geldik ve maç boyunca ilk kez ağız tadıyla samsun diye tezahürat yaptık. Allah razı olsun mekanın cennet olsun mete seni unutmak mümkün mü?

CeLL-O


mehmet yılmaz



Mete, vefat ettiğinde nişanlı imiş ve nişanlısı yıllarca bu acıyla yaşamak zorunda kalmış. Mete'nin ailesi ile görüşmeye, aileden birisi olmaya devam etmiş. En sonunda Adanır ailesinin de telkinleri sonucunda evlenmiş ve şimdi de bir çocuğu olmuş. İnsan bunları duydukça daha da hüzünleniyor.

Mekanın cennet olsun Mete Adanır!

Kadir ÇELEBİ

hepiniz huzur içinde yatın. mekanınız cennet olsun..

mehmet yılmaz

İşte Mete'nin harika volesi ve Simoviç'in yıkıldığı an...
Samsunspor: 1 Galatasaray:0



Bu da Mete Adanır'ın çocukluktan kalma bir fotoğrafı; yer Kıbrıs





Kaya

allah rahmet eylesin allahım bizlere böyle yürekli gönülden samsunsporu seven futbolcular nasip etsin inşallah

Clint_Eastwood

Resimleri yazıları görüp duygulanmamak elde değil... İnsan bunları görünce Samsunsporlu olduğundan gurur duyuyor... Yüreğinde Samsun sevgisi olan oyuncuları sahada görmek bambaşka bir duygu... Mekanın cennet olsun, bu taraftar seni hiç unutmayacak...

mehmet yılmaz

20 Ocak 2010, 23:03:47 #26 Son düzenlenme: 20 Ocak 2010, 23:10:19 samsuni
Alıntı

Küçük Ada'nın Büyük Futbolcusu

Mehmet YILMAZ - samsunspor.biz


   Hayatta olsa idi 48 yaşında olacaktı. 1961'de doğmuş; bir Kıbrıs Türk'ü o. İsmi Mete Adanır... 28 yıllık hayatının sadece sonu değil başlangıcı da talihsiz olmuş bir bakıma. Çünkü Kıbrıs'ta bir Türk olmak demek zaten pek çok sıkıntıya doğuştan sahip olmak anlamına geliyor. Sadece bugün için mi? Hayır... Geçmişte de böyleymiş.

   Nasıl bugün Kıbrıslı gençler "Kıbrıs Türk'ü" kimliğiyle futbol oynamakta bile sınırlandırılıyorsa aynısını Mete de yaşamış. Eğitim için gittiği İngiltere'de üstün futbol yeteneğiyle keşfedilmiş ama profesyonel olarak bir İngiliz takımında oynamak üzere iken resmi olarak tanınan Kıbrıs Rum Kesimi federasyonundan gelen "bizde öyle bir futbolcu yok!" rezil cevabının ardından futbol oynama hakkı elinde alınmış.

   Ülkesi tanınmasa bile Mete kendisini tanıtmış işte... Mustafa İzzet, Colin Kazım, Ömer Rıza gibi isimlerden çok önce ve öncü bir isimdir Kıbrıs futbolu için Mete, öncü ve doğma büyüme oralı aynı zamanda... Yerli yani, içinden...

   İzmir'deki İslam Oyunlarında yıldızını parlatmış ve Altay'ın yolunu tutmuştur. Oradan da Konyaspor'a geçip, İkinci Ligde gol kralı olmayı başarmıştır. Hem iyi bir sporcu hem efendi bir insan hem de kültürlü bir gençtir Mete.

   Gelin görün ki biz Samsunsporlular için o ana dek yaşadıkları çok da fazla bir anlam içermiyordu. Ta ki takvimler 1987'nin yazını gösterene dek... O yaz Türk futbolunun en büyük golcüsü ve Samsunlu bir isim olan Tanju Çolak takımdan ayrılıp Galatasaray'ın yolunu tutacaktır. Son iki yılın lig 3.sü Samsunspor'un gol kralıdır Tanju. Üstelik sadece o değil başka önemli oyuncular da ayrılmıştır takımdan.
   Ben o zamanlar 8 yaşında idim. Gitmişti işte Tanju, bizi öylesi üzmüştü ki!.. Peki, yeri nasıl dolacaktı? Duyduk ki Kıbrıslı bir çocuk alınmış, golcüymüş, ismi de Mete imiş.

   İlk haftalarda hem Mete hem de takım kötü gidiyor. Mete'nin haftalar geçmesine rağmen golü yok; Samsunspor içinse "bu sene küme düşebilir" deniliyor. Ve o dönemeç haftası gelip çatıyor. 28 Kasım 1987'de evimizde G.Saray'ı ağırlıyoruz.

Maç günü o yıllarda hep olduğu gibi stat kapıları yine erkenden kapandı. Samsunsporlu taraftarlar sabahın erken saatlerinde tribünleri doldurmuşlardı. Karşılaşmanın başından sonuna kadar adeta tek kale oynayan Samsunspor sağlı sollu ataklarla Galatasaray'ı bunaltıyordu. Ancak yıllardır Samsun'da hep böyle oluyordu. Galatasaray defans yapıyor ve bir şekilde beraberliği kurtarıyordu. Maçın son bölümleri yaklaşırken, Uğur Terzi sol kanattan bindirdi; İsmail'i geçtikten sonra ceza sahasına yerden kesti topu ve orada bitiveren golcü Mete, yarım vole bir vuruşla topu ağlara gönderdi. Mete golü atar atmaz, kapalı tribündeki Samsunsporlulara koştu; muazzam bir sevinç vardı ve her yer "Samsun, Samsun" sesleriyle inliyordu. Bitiş düdüğüyle birlikte Samsunspor, yıllarca hak ettiği ama bir türlü elde edemediği zaferi kutluyordu.

Maç sonunda TRT'nin genç muhabiri Ercan Taner'e konuşan Mete, tane tane ve efendice golünü anlatıyordu... "Bu benim ligdeki ilk golüm" derken mahcup oluyor ve "bu kadar geç kaldığım için Samsunsporlulardan özür dilerim" diyordu adeta.
   Takımımız o sezonu lig 4.sü ve kupa finalisti olarak bitirirken Mete Adanır'ın golleri de önemli katkı sağlıyordu. O, küçük Ada'nın büyük futbolcusu idi.
   Ertesi sezon ise az gol yiyip az atan ve ortanın altında yer alan bir Samsunspor vardı. Ben Mete'yi, Muzaffer'i, Emin'i, Fatih'i, Burhanettin'i ilk defa o sezon dünya gözüyle yalnızca bir maçta seyredebilmiştim; Adana Demirspor'u 3-0 yendiğimizde...
   Sonra o renklerin siyah olduğu gün gelip çattı; inanamadık... 10 yaşındaki bir çocuk için de çok ağır bir acı idi bu. Yüreğimizde mukaddes birer isimlermiş gibi taşıdık Mete'yi, Muzaffer'i, Tomiç'i, Asım Özkan'ı ve Nuri Asan Hocamızı. Kaç kişi çocuğuna Mete adını verdi bir bilseniz...  
Küçük bir yazıya sığmıyor Mete; tıpkı sevgisinin o küçük Ada'ya sığmadığı gibi...

ata55

cagdas, kulturlu ve kıbar bır ınsanmıs, ıyı futbolcuymusda tabı.

Dartagnan

Alıntı yapılan: 35ama55 - 20 Ocak 2010, 23:26:55
geçtiğimiz günlerde videosun izledim golden sonraki. böyle efendi akıcı konusma hiçbir futbolcuda görmedim.

Ertuğrul Sağlam

Ölümünün 19'ncu yılında ülkemizin yetiştirdiği, Türkiye 1'nci Liginde Tek Futbol Elçimiz Mete Adanır, 20 Ocak 2008 Pazar günü, saat 11.00'de Lefkoşa Kabristanlığında, kabri başında anılacaktır. Bilgilerinize arz eder, çalışmalarınızda başarılar dileriz.

Mete Adanır Vakfı (a)
Eralp Adanır


METE ADANIR
Mete Adanır; Samsun'dan Malatya deplasmanına giderken 20 Ocak 1989 tarihinde Havza yakınlarında Samsunspor kafilesini taşıyan otobüsün geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetmişti.
14 Kasım 1961 tarihinde Limasol'da doğan Mete, çocuk yaşlardan itibaren, eski futbolcularla dolu olan aileden gelen futbol sevgisi içinde büyümüş ve küçük yaşlardan itibaren Atletizim ve Futbol'la iç içe bir yaşam tarzını benimsemişti.
Mete futbolda ilk dikkatleri üzerine; İlkokul 5'inci sınıfta iken çekmişti. Limasol İngiliz Üsler Bölgesi'nin düzenlediği, İngiliz ve Türk İlkokul Futbol Müsabakaları'nda Mete, Sedat Simavi ilkokulu takım kaptanı unvanıyla, şampiyonada attığı gollerle İngilizlerin gönlünü kazanmış ve gol kıralı olmuştu. Sedat Simavi takımı ise Şampiyonluğu kazanmıştı.

Lise yaşamıyla birlikte lisanslı futbolcu olarak Mete Kıbrıs 1'inci Liginde flaş isim olmuştu. Doğan Türk Birliği'nde henüz yeni lisansiye oluşuyla birlikte direkt olarak A-Takıma alınan Mete, Doğan Türk Birliği'nin ilk kupa şampiyonluğuna sahip olmasını, Mete'nin, Akdoğan'da YAK-DTB arasında gerçekleşen Kupa Finali'nde, 3-2'lik skorun 3 golünü kendisi kaydederek gerçekleştirmişti.

1979 Eylül'ünde yüksek tahsil için İngiltere'ye gittiğinde, futbol'a olan tutkusu Londra'da da devam etmiş ve yüzlerce İngiliz junior'ün arasından tek Kıbrıslı Türk olarak, Orient takımının junior kadrosuna seçilmişti. 6 ay kadar bir süre junior takımında başarılı futbol oynayan Mete, ardından A Takım "Reserve" yedekler kadrosuna yükselmiş ve 1980 baharında Orient'le 2 yıllık profesyonellik anlaşması yaparak futboldaki kabiliyetini İngiltere'de de kanıtlamıştı. 4 Lig maçında özel izinli olarak yer almış ve başarılı oyunlar çıkarmıştı. İngiltere Futbol Federasyonu'nun Kıbrıslı Mete için Rum kesminden (Clearence) "temiz kağıdı" istemesi ve Rum tarafındaki Futbol Federasyonu'nun da "bizde böyle bir futbolcu yok, tanınmayan Türk tarafının futbolcusudur" demesi üzerine Mete'nin profesyonellik anlaşması iptal edilmiş oldu. Mete bu durumda tekrar İngiltere'deki okuluna bir süre daha devam etti.

1980'de İzmir'de yapılan 1'inci İslam Oyunları'nda KTFD A Milli Takımı kadrosunda yer alan Mete, İzmir'deki futbol karşılaşmalarında çok başarılı bir oyun sergilemiş ve attığı gollerle özellikle Altay takımı yetkililerinin dikkatini çekmişti. Mete, Altay Spor Kulübü'nden çok cazip teklifler almış ve 1981 Haziran'ında Altay'la 2 yıllığına ve ardından da 1983 yılında ise 2'inci kez yine Altay'la 2 yıllık yeni bir anlaşma daha yaparak, 4 yıl boyunca Altay'da top koşturdu.

Mete'nin tanınmamış bir ülkenin sporcusu olmasından dolayı İngiltere'de yaşadığı olumsuzluklar, bu kez de Türkiye'de yabancı statüsünde değerlendirilmesiyle yine zorluklar yaşamış, fakat yılmamış ve mücadelesine devam etmişti. Altay'daki döneminde golcülüğüyle sivrilen Mete, takımı için önemli bir yere sahipti.

Golcülüğüyle ün salan Mete, 1985 yılında Konya Spor'a transfer olmuş, 2'inci Küme Şampiyon'luğuna oynayan Konya Spor'da, hayatının en başarılı futbolunu oynamış ve 1985-1986 sezonu Türkiye 2'inci Liginde 25 gol atarak Gol Kralı olmuştu. Bu başarısıyla birlikte ayrıca Konya'da Yılın Sporcusu seçilmişti.

1987 yılında Tanju'nun Samsunspor'dan ayrılmasıyla birlikte golcü sıkıntısı içerisine giren Samsunspor, Mete'nin başarısını farketmiş ve antröner Metroviç'in de önemli girişimleriyle çok iyi bir transefer gerçekleştirmişti. Mete artık yeniden birinci ligde ve bu kez de Samsunspor'daydı.

Samsunspor'da başarılı 2 yıl geçiren Mete golcülüğünü sürdürmüş ve Samsunsporluların gönlünü fethetmişti. Özellikle Kasım 1987'de Galatasaray ile olan karşılaşmada 85'inci dakikada kaydettiği gol onu, sadece Samsun'da değil Türkiye'de de bir anda flaş isimler arasına sokmuştu. 1989-90 sezonu için büyük takımlarla ve özellikle Beşiktaş ve Galatasaray ile görüşmeler yapan Mete, ne yazık ki belki de kendisinin son transferi olacak bu takımlara gidemeden, talihsiz bir kaza sonucunda 27 yıllık hayatı son bulmuştu.

Mete bugün ülkemizde adına kurulan Mete Adanır Vakfı'nın çalışmalarıyla olduğu kadar, Girne'nin en işlek caddelerinden birine ve Karaoğlanoğlu ile K.T.Futbol Federasyonu'na bağlı Girne Antrenman sahalarına adı verilerek yaşatılmaktadır. Kıbrıs Türk Posta Dairesinin çıkarmış olduğu Mete Adanır pulu yanında, Samsun İlkadım Beldesi'nde yapımı süren Spor Kompleksi'ne büyük bir kadir şinaslık gösterilerek Mete Adanır Spor Kompleksi adı verilmiştir
2 sene önce böyle demiş Eralp Adanır nerden bilsin bazılarının bukadar vefasız olacağını  ''Uyuma İlkadım Belediyesi''