Samsunspor.biz Genel Sohbet Odası

Başlatan berusa55, 09 Ağustos 2008, 14:50:52

« önceki - sonraki »

binikalamadım

11 Mayıs 2021, 12:00:44 #48570 Son düzenlenme: 11 Mayıs 2021, 19:02:09 binikalamadım
TRT SPOR kanalı Spor Manşet programında Samsunspor hakkında ileri geri konuşan Cem DİZDAR'ı esefle kınıyorum...

5trawberry

TRT'de planlı bir şekilde operasyon yürütülüyor. Samsunspor'u ağza almaktan imtina ediyorlar. Hedef Süper Lig programında Cüneyt Ersan özellikle Samsunspor düşmanlığı yapıyor. Deniz Kolgu dürüst konuşuyordu ona bile operasyon çekmişler. Hayri Ülgen, Deniz Kolgu ile birlikte Tuzlaspor'un kadro tercihlerinin mantıklı olduğunu maliyetlerin yüksek olduğu için kadro dışıların doğru olduğunu savundu.

Alayı benim gözümde beş paralık olmuştur.

Tiryakiler55

Alıntı yapılan: mehmet yılmaz - 11 Mayıs 2021, 01:19:36https://www.youtube.com/watch?v=bvNEo_tTxZU

Bu saatten sonra Yüksel Yıldırım başımızın tacı, Ertuğrul Sağlan gönlümüzün yıldızı, futbolcular ise ev halkından kardeşlerimiz gibi hissedip, davranmalıyız.

Aynen bekledigim bu. Agzina saglik. Hepimizin beklentisi büyük ama yinede her kayipta "bu baskanla, bu hocayla bu is yürümez" düsüncesine karsiyim. Bu baskani "küstürürsek" yine baslariz bitmeksizin "SAMSUNSPOR'DA KONGRE" haberlerini okumaya.

Elyesa

Simdiden herkezin RAMAZAN bayrami mubarek olsun!!! Hayirli bayramlar Arkadaslar

Furkan

Herkese hayırlı ramazanlar diliyorum. Bayramdan sonra play-off maçları bittiğinde camia olarak bir bayram daha yaşamak dileğiyle.

Sol Açık

Alıntı yapılan: binikalamadım - 11 Mayıs 2021, 12:00:44TRT SPOR kanalı Spor Manşet programında Samsunspor hakkında ileri geri konuşan Cem DİZDAR'ı esefle kınıyorum...

Tamamını izleyemedim, hem uzun program, hem de açıkçası bu programları izlemekten sıkılıyorum. Ama ne dediğini dinlemek için biraz izlemeye çalıştım, ters birşey dikkatimi çekmedi. Samsunlu olmasından ötürü Samsunspor ile ilgili genellikle olumlu konuşan birisidir. Ne demiş?

kaan

Altınordu dışında başka bir takım olsa 10. dakikadan itibaren yerden kalkmazdı. Tek bir yabancı oynatmadan ligi finale taşıdılar. Mücadelelerinin ve emeklerinin karşılığını umarım finalde alırlar.

Kendimizi dev aynasında görme gibi bir hastalığımız var.

Bir sezon "Giresun çıkamaz" konusu konuşuldu. Giresun'dan kötü takımsın.

Adanademir-siyaset ilişkisi konuşuldu. Adanademir'den kötü takımsın.

İstanbulspor ile papaz olundu. İstanbulspor'dan kötü takımsın.

Play-off'a kaldın. Keçiören gelmesin, Altınordu'yu rahat geçeriz dedin. Altınordu'dan zaten kötü takımsın.

Menemen'e 4 puan bıraktın. Menemen'den bile kötü takımsın.

Hüseyin Eroğlu, Hakan Keleş hatta Ümit Karan'dan bile kötü hocasın.

Egona ve sana yazıklar olsun.

defansif orta saha

Playoff'lar bitene kadar yazmayacağım demiştim. Şimdi sezon özeti yapmak gerekirse şunları ifade edebilirim. Ferhan Şensoy'un çok sevdiğim "Soyut Padişah" adlı bir oyunu var. Oyunda kısa bir bölümde Ferhan Şensoy (Padişah) ile Rahmetli Münir Özkul (Sadrazam) arasında bir diyalog geçer. Sadrazam görevi bırakmak üzeredir ve padişah ile konuşur:

- Biz vatandaş olarak ırakta, denizin ortasında bir gemi görmekteyiz. Dümeni bozulmuş, yelkenleri pare pare, dibi delinmiş su alıyor, battı batacak, çalkalanıyor. "Yahu bu geminin kaptanı yok mu? İçinde mürettebatı yok mu? Halin vehametini görmüyorlar mı? Niçin gemiyi kurtarmaya çabalamıyorlar?" diye koşuyoruz gemiyi kurtarmaya... Bir de bakıyoruz ki ooo. Gemi sakinleri ellerinde tef dümbelek, zil takmış göbek atmadalar. Yahu batıyoruz, diyoruz! "Sus, felaket tellallığı yapma" diyorlar. Ya onlarla hemhal olup zil takıp göbek atacaksın ya da atacaksın kendini suya! Ben kendimi suya atmaktan yanayım. Buyrun sadaret mührünü, beni af buyurun. Meğer devlet tamamen batmış da bizim haberimiz yok hünkarım!
- Bak bu "devlet battı batıyor" teranesi, ben kendimi bildim bileli sürer gider. Ben geldim, saçıma sakalıma ak düştü, devlete bir şey olduğu yok.
- Hünkarım, Oduncu Mehmet Ağa'nın cenazesi değil ki bu hemen kaldırıp teşrifatsız gömsünler. 500 senelik bir devletin cenazesi, 70-80 yılda anca kalkar.

Futbolda kötü planlamanın cezası da sezon sonunda, 34 maçta kesiliyor. Sezon boyunca biz yazdık, biz okuduk. Biz konuştuk, biz dinledik. İlk haftalarda uyardık "Bu kadroda iş yok" dedik, "Siz anlamazsınız, hele bir 7-8 hafta geçsin" dediler. "Hoca, hatalısın" dedik, "Bunlar gerçek Samsunsporlu değil" dedi. "Başkan, hatalısın" dedik, "Kaç para harcadınız? Para verin" dedi. İsmail başkanın istifa konuşmasındaki sözünü ısrarla tekrarlıyorum: "Biz buraya en iyi oyuncuları getiriyoruz fakat getirdiğimiz oyunculardan bir türlü tam kapasite faydalanamıyoruz. Bunun sebebinin ne olduğunu herkes kendi şapkasını önüne koyup düşünmeli".

Evet, kadromuz genel olarak yetersiz (gerçek bir golcümüz bile yok) lakin...
1)Neden büyük umutlarla gelen topçular, 2-3 hafta sonra halı saha topçusu kalitesine evriliyor?
2)Bu takımda alttan gelip de 11'e girebilecek Allah rızası için bir tane bile genç yok mu?
3)Kulüp olarak 18 takımlı ligde neredeyse 17 takıma da Samsunspor'a karşı cephe aldırmayı nasıl başarıyorsunuz?
4)Başkan, twitter'dan herkese laf yetiştirmek zorunda mı?
5)Bizim taraftar neden her sezon birileriyle (Sakarya, Manisa, ADS, Giresun, Tuzla, Menemen, TFF vs) didişiyor?

Şapkayı önümüze koyup da düşünme zamanı gelmedi mi? Erken bir tahminde bulunayım. Seneye üstten düşen Denizlispor bana göre iddiasız, Ankaragücü de borçlarından dolayı şüpheli ama Gençlerbirliği ve Erzurum mutlaka kafaya oynar. Alttan gelen Manisa da yine yatırım yaparsa çıkmayı ister, en azından playoff yapar. Gelecek yıl şenlik(!) var.

Ertuğrul Efendi derhal takımdan uzaklaştırılmalı. Tesislere bile girmemeli. Eşyalarını da kutuya doldurup kapının önüne bıraksınlar. Başkanım, sana da üzülemiyorum. Kafana göre takıldın, profesyonellerine güvendin; kendin ettin kendin buldun. Burası ne ingiltere ne de amerika başkan. Başarı istiyorsan bu ülkeye göre bir yapılanma getirmelisin. Yapmayacaksan da bizi umutlandırma, TFF 1.Lige zaten alışkınız.

Neyse, profesyonellerimizin keyfi yerindedir. Çok da yüklenmeyelim ki moralleri bozulmasın. Yazıklar olsun, ne diyeyim?

eprianu

Sonunun böyle olacağını geçen maçtan sonra anladığım için çok üzülsem de ağır tepkiler vermedim. Birçok taraftarımız öldük, bittik havasına girmiş. 15 yıldır her acıyı yaşayan ve bu sezonu da böyle dramatik bitiren bir camianın taraftarları ne yapsa haklıdır.

Bunda da vardır bir hayır diyelim. Belki yıllar sonra bu günler için daha farklı yorumlar yapacağız. Allah bilir, biz yaşarsak göreceğiz İnşallah.

Bunları konuşmak için erken ama kesinlikle politika değişikliğine gitmeliyiz.

İlk olarak ligi bilen bir teknik direktör ile kısa vadeli(örneğin 1 yıllık) sözleşme imzalamalıyız. Burası Türkiye. Şenol Güneş, Fatih Terim gibi kalitesini kanıtlamış isimler dışında kimseyle 5 yıllık sözleşme yapılmaz. Biz bir hayale kapıldık, olmadı. Forumda @tactician hocam Ertuğrul Hoca ile devrim yapacağımıza inanmadığını söylemişti. Bu gerçeği görmüş olduk.

2. Transfer politikasını değiştirmeliyiz. Mümkün olduğunca üst liglerden uzak durmalıyız. Gökhan Alsan, Yasin, Gökhan Karadeniz... Bir maç oynayacaklar, üç maç sahada gezecekler, trip atacaklar falan. Kalsın abi, ben artık trip çekemiyorum. Bunun yerine alt liglerden yaşı 23-24'ü geçmeyen futbolculara yönelmeliyiz. Alt yapıdan da olabildiğince futbolcu çıkarma taraftarıyım. 3 İstanbul takımı bizim yerden yere vuracağımız futbolcuları oynatıyorlar. Bizim neyimiz eksik ya da neyimiz fazla?

3. "Yıldız" diye nitelendirilebilecek futbolcu sayısı bir elin parmaklarını geçmemeli. Klasik bir söz vardır: Sen ağa, ben ağa, bu inekleri kim sağa, diye. Herkesin albay olduğu bir ordu bir halta yaramaz. Er de lazım orduya. O yüzden dengeyi çok iyi kurmak lazım.

4. Sezonun ortasında yaşadığımız prim skandalını ve futbolcuların aleni bir şekilde sahada gezdiklerini hesaba katarsak takımda sigorta diyebileceğimiz, bu takımı benimseyen 5-6 futbolcuyu kadroda tutmalıyız. Mesela Ercan, kalitesi tartışılır ama en azından niyetini biliriz, en kötü zamanda içimiz rahat bir şekilde formayı teslim ederiz.

5. Dereyi geçerken at değiştirilmez masalını bir kenara bırakacağız. Burası Premier Lig değil. Giresun maçından sonra iyi bir hoca getirseydik hatta Play-Off'lara bile tecrübeli bir hoca ile başlasaydık çok farklı durumda olabilirdik.

6. Başkan ağzını tutmayı öğrenmeli. Her doğru her yerde söylenmez. Haklıyken antipatik duruma düşüyoruz.

7. Ayağımızı yere basmalıyız. Bu sezon gördük ki hiç öyle ligin üzerinde bir takım falan değiliz. Bu gerçeği anlamalıyız.

Aklıma gelenler bunlar. Liste uzar gider ama temel olarak yapılması gerekenler bana göre bunlar.

defansif orta saha

Alıntı yapılan: defansif orta saha - 23 Mayıs 2021, 00:08:31Playoff'lar bitene kadar yazmayacağım demiştim. Şimdi sezon özeti yapmak gerekirse şunları ifade edebilirim. Ferhan Şensoy'un çok sevdiğim "Soyut Padişah" adlı bir oyunu var. Oyunda kısa bir bölümde Ferhan Şensoy (Padişah) ile Rahmetli Münir Özkul (Sadrazam) arasında bir diyalog geçer. Sadrazam görevi bırakmak üzeredir ve padişah ile konuşur:

- Biz vatandaş olarak ırakta, denizin ortasında bir gemi görmekteyiz. Dümeni bozulmuş, yelkenleri pare pare, dibi delinmiş su alıyor, battı batacak, çalkalanıyor. "Yahu bu geminin kaptanı yok mu? İçinde mürettebatı yok mu? Halin vehametini görmüyorlar mı? Niçin gemiyi kurtarmaya çabalamıyorlar?" diye koşuyoruz gemiyi kurtarmaya... Bir de bakıyoruz ki ooo. Gemi sakinleri ellerinde tef dümbelek, zil takmış göbek atmadalar. Yahu batıyoruz, diyoruz! "Sus, felaket tellallığı yapma" diyorlar. Ya onlarla hemhal olup zil takıp göbek atacaksın ya da atacaksın kendini suya! Ben kendimi suya atmaktan yanayım. Buyrun sadaret mührünü, beni af buyurun. Meğer devlet tamamen batmış da bizim haberimiz yok hünkarım!
- Bak bu "devlet battı batıyor" teranesi, ben kendimi bildim bileli sürer gider. Ben geldim, saçıma sakalıma ak düştü, devlete bir şey olduğu yok.
- Hünkarım, Oduncu Mehmet Ağa'nın cenazesi değil ki bu hemen kaldırıp teşrifatsız gömsünler. 500 senelik bir devletin cenazesi, 70-80 yılda anca kalkar.

Futbolda kötü planlamanın cezası da sezon sonunda, 34 maçta kesiliyor. Sezon boyunca biz yazdık, biz okuduk. Biz konuştuk, biz dinledik. İlk haftalarda uyardık "Bu kadroda iş yok" dedik, "Siz anlamazsınız, hele bir 7-8 hafta geçsin" dediler. "Hoca, hatalısın" dedik, "Bunlar gerçek Samsunsporlu değil" dedi. "Başkan, hatalısın" dedik, "Kaç para harcadınız? Para verin" dedi. İsmail başkanın istifa konuşmasındaki sözünü ısrarla tekrarlıyorum: "Biz buraya en iyi oyuncuları getiriyoruz fakat getirdiğimiz oyunculardan bir türlü tam kapasite faydalanamıyoruz. Bunun sebebinin ne olduğunu herkes kendi şapkasını önüne koyup düşünmeli".

Evet, kadromuz genel olarak yetersiz (gerçek bir golcümüz bile yok) lakin...
1)Neden büyük umutlarla gelen topçular, 2-3 hafta sonra halı saha topçusu kalitesine evriliyor?
2)Bu takımda alttan gelip de 11'e girebilecek Allah rızası için bir tane bile genç yok mu?
3)Kulüp olarak 18 takımlı ligde neredeyse 17 takıma da Samsunspor'a karşı cephe aldırmayı nasıl başarıyorsunuz?
4)Başkan, twitter'dan herkese laf yetiştirmek zorunda mı?
5)Bizim taraftar neden her sezon birileriyle (Sakarya, Manisa, ADS, Giresun, Tuzla, Menemen, TFF vs) didişiyor?

(...)

Aklımdaydı ama yazmayı unutmuşum, ekleyeyim. Sayın başkan, seneye Süper Lig'e çıkmak istiyorsa "İstanbul Sözleşmesi'ni destekleme" işine hatta bence "kadına şiddeti protesto için pembe forma" olaylarına da hiç girmemeli. O mevzuları hiç karıştırmamalı, unutulsun kaynasın arada. Burası ne üniversite okuduğu ABD'nin MLS ligine ne de yönetimine özendiği Manchester United'ın oynadığı İngiltere Premier Ligine benzer. Gözünü seveyim başkan, ülkemizin futbol iklimi bambaşka.

ercan0655

23 Mayıs 2021, 03:13:06 #48580 Son düzenlenme: 23 Mayıs 2021, 03:18:18 ercan0655
Ertuğrul hoca ve Aztopal a bu kadar sorumluluk üç beden büyük geldi. Ne transferde başarılı olunabildi ne taktik ne oyun kurgusu kurulabildi.
1.5 sezondur sürekli geri ve yana oynayan bir takım izledik. Hiç bir oyuncu gelişmesi görmedik. İyi olabilecek bir kaleci varken sürekli geri gitti. İki metrelik bir adam nasıl çalıştırılır basket takımının antrenöründen azıcık tüyo alsa  hız çeviklik güç ve teknigi ile çok iyi bir kalecimiz olurdu.
Oyuncularına hiç birşey katnadığı gibi oyunu hiç okuyamadı. Kapalı defabskar için çözüm yolu bulamadı. Duran toplardaki rezaleti herkes gördü ama o göremedi çözüm üretenedi.
Ertuğrul hoca kendini TD olarak göremedi hala futbolculuk günlerinde kalmış. TD olarak oyunu okuyamadi. Taktiğe göre oyuncu transferi yapamadı, oyuncuya gire taktiği ise hiç beceremedi. Adının önündeki sıfatı hiç haketmedi.İstatistik hocalığı yaptı. İlk devre Bursa maçında yaşanan rezillikten sonra yönetimin verdiği cezayı takmadı oyuncularin önüne yattı ve iyi bir yönetici olmadığını göstermişti o haftadan sonra ne sevgim ne saygım kalmadı hocaya. Halbuki geldiginde çok sevinmiştim, aranan kan diye düşünmüştüm.
Geçmiş olsun.

jean

Saka gibi arkadas lige nerdeyse havlu atan ads ve altaydan biri sampiyon olarak digeride muhtemelen play off tan super lige cikacak biz ise nerdeyse cikmisken yerimizde sayiyoruz icim yaniyor ne olduda biranda hersey bitti

Sol Açık

Alıntı yapılan: defansif orta saha - 23 Mayıs 2021, 01:58:29Aklımdaydı ama yazmayı unutmuşum, ekleyeyim. Sayın başkan, seneye Süper Lig'e çıkmak istiyorsa "İstanbul Sözleşmesi'ni destekleme" işine hatta bence "kadına şiddeti protesto için pembe forma" olaylarına da hiç girmemeli. O mevzuları hiç karıştırmamalı, unutulsun kaynasın arada. Burası ne üniversite okuduğu ABD'nin MLS ligine ne de yönetimine özendiği Manchester United'ın oynadığı İngiltere Premier Ligine benzer. Gözünü seveyim başkan, ülkemizin futbol iklimi bambaşka.

Elmalarla armutları karıştırmamak gerek. Süper lige bu açıklamalardan dolayı falan çıkamamış değiliz!

Hayatta "sadece işi" ile uğraşan bir takımın ne taraftarı, ne de tarihi, ne de kültürü olur. Armamızda Atatürk'ü taşıdığımızı, 19 Mayıs'ın şehri olduğumuzu falan da gizleyelim o zaman! Samsunspor yenilgilerin ve yenilgiler sonrası ayağa kalkışların takımıdır! Bu "sadece işi" ile uğraşanların yapamayacağı birşeydir.

Kadın cinayetleri, İstanbul sözleşmesi vb konularla kulübün ilgilenmesi, açıklama yapması doğrudur ve bu açıklamalardan dolayı Süper Lige çıkamadığımıza inanıyorsak; çözüm bu açıklamaları yapmamak değil, bu kirli oyunu bozmaktır!

yk55

Alıntı yapılan: Sol Açık - 23 Mayıs 2021, 11:01:21Elmalarla armutları karıştırmamak gerek. Süper lige bu açıklamalardan dolayı falan çıkamamış değiliz!

Hayatta "sadece işi" ile uğraşan bir takımın ne taraftarı, ne de tarihi, ne de kültürü olur. Armamızda Atatürk'ü taşıdığımızı, 19 Mayıs'ın şehri olduğumuzu falan da gizleyelim o zaman! Samsunspor yenilgilerin ve yenilgiler sonrası ayağa kalkışların takımıdır! Bu "sadece işi" ile uğraşanların yapamayacağı birşeydir.

Kadın cinayetleri, İstanbul sözleşmesi vb konularla kulübün ilgilenmesi, açıklama yapması doğrudur ve bu açıklamalardan dolayı Süper Lige çıkamadığımıza inanıyorsak; çözüm bu açıklamaları yapmamak değil, bu kirli oyunu bozmaktır!
Kesinlikle bende katılıyorum. Zaten ibnelik yapacaklardı, Başkan dile getirince biz kötü olduk. Varsın kötü olalım, iyi olunca da vur başına ekmeğini al pozisyonuna düşüyoruz.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

55__Gurbet__55

Alıntı yapılan: Sol Açık - 23 Mayıs 2021, 11:01:21Elmalarla armutları karıştırmamak gerek. Süper lige bu açıklamalardan dolayı falan çıkamamış değiliz!

Hayatta "sadece işi" ile uğraşan bir takımın ne taraftarı, ne de tarihi, ne de kültürü olur. Armamızda Atatürk'ü taşıdığımızı, 19 Mayıs'ın şehri olduğumuzu falan da gizleyelim o zaman! Samsunspor yenilgilerin ve yenilgiler sonrası ayağa kalkışların takımıdır! Bu "sadece işi" ile uğraşanların yapamayacağı birşeydir.

Kadın cinayetleri, İstanbul sözleşmesi vb konularla kulübün ilgilenmesi, açıklama yapması doğrudur ve bu açıklamalardan dolayı Süper Lige çıkamadığımıza inanıyorsak; çözüm bu açıklamaları yapmamak değil, bu kirli oyunu bozmaktır!

İkisi çok farklı konu. Kadın cinayetleri toplumsal, Istanbul Sözleşmesi siyasi konu. Ülkenin 99% olduğu gibi başkanda İstanbul Sözleşmesinin içeriğini bilmeden sadece siyasi görüşüyle bir safta yer alıyor.
Kadına karşı şiddet toplumuzun sorunu olduğu için gerek kulüp gere tribün bu konuda farkındalık yaratmak için çalışmalar yapabilir(mor forma vs.) ama İstanbul Sözleşmesi siyasetin işi bizim değil.

Çıkamamamızın sebebi Istanbul Sözleşmesi değil ama bu yüzden çok gereksiz bir siyasi tartışmanın içine düştük. Bu sene futbol hariç her şeyi konuştuk, her türlü saha dışı tartışmanın içinde bulunduk.